Neurobiofeedback (Nöroterapi)

Neurobiofeedback (Nöroterapi)

Aşağıdaki başlıklara tıklayarak, Neurobiofeedback (Nöroterapi) alanındaki ilgili içeriklere kolayca ulaşabilirsiniz.

FEEDBACK (GERİ BİLDİRİM) NEDİR?

İnsan yaşamını sürdürmek için kendisini bir takım dengeleyici mekanizmalarla korur. Dengeyi sürdürmek için kullandığı temel mekanizmalardan biri,  “feedback kontrolü”dür. 

Beyin tıpkı bir ana kumanda merkezi gibi, insanın hayatta kalmasını sağlayan tüm işlevlerin düzenlenmesini sağlar. Beynin görevini yapabilmesi ve bedendeki bir tepkiyi ya da davranışı kontrol edebilmesi için, o davranışla ilgili beyine giden “bilgi-iletim” olmalıdır. 

Bu bilgiler beyine bir veya birçok duyum yoluyla gelir. Basit bir örnek verecek olursak; elimizi uzatıp bardağı elimize alabilmemiz için görsel duyumlar ve bardak ile el arasındaki mesafenin bilgisi gibi bilgilerin sinir iletileri ile bildirimi olmalıdır. Bu sürece feedback (geribildirim) döngüsü denir.

Feedback (geri bildirim) yöntemi tedavide etkili bir yöntemdir.

BİOFEEDBACK (BİYOLOJİK GERİBİLDİRİM) NEDİR?

Biofeedback kişinin kendi biyolojik durumu hakkında bilgi edindiği bir süreçtir. İnsan genellikle fizyolojik fonksiyonlarının farkında değildir. Özellikle de kalp ritmi, damar genişleme ve daralmaları, ter bezlerinin işleyişine bağlı deri elektrik direnci gibi otonom sinir sistemi tarafından kontrol edilenlerin. 

Biofeedback cihazları kişinin fizyolojik durumlarındaki anlık değişimleri izleyebilmesini sağlar. Bir benzetme yapacak olursak, biofeedback psikofizyolojik bir ayna olarak düşünülebilir.

Nasıl üzerimizi düzeltmek için aynadaki görüntüye ihtiyacımız varsa, iç yaşantıda ve fizyolojimizde olan bitenin düzeltilebilmesi için de bunların bildirimine ihtiyacımız vardır. İnsanın biyolojik süreçlerindeki anlık değişimler bir takım algılayıcı aletler aracılığı ile bilgisayara aktarılır ve görsel-işitsel sinyallerin yardımı ile normal koşullarda farkında olunamayan bu değişimlerle ilgili bilgi edinmek mümkün olur.

Bu bilgi ne işe yarar?

Biyolojik süreçlerle ilgili bu geribildirimler sayesinde; kişi iç yaşantısında algıladığı değişimler ile bedenindeki fizyolojik tepkiler arasındaki bağı fark eder ve çeşitli deneme- yanılma stratejileri ile bu fonksiyonlarının denetimini kazanma olanağı bulur.

Stres yönetiminde kullanımı:

Biofeedback’in en sık kullanıldığı alanlar gevşeme ve stres yönetimidir. Stres sırasında otonom sinir sisteminde sempatik sistem aktivasyonu söz konusudur. İnsanın bedeni fizyolojik bir uyarılmışlık içindedir. 

Stresle ortaya çıkan çarpıntı, nefes darlığı, kas gerginliği ve ilerleyen dönemde bunlara eklenen unutkanlık ve dikkat dağınıklığı gibi yakınmalar, özellikle çok şiddetli olduğunda, kişinin yaşamını aksatan bir boyuta ulaşabilir. Bunların ruhsal kökenli olduğunun bilinmemesi kişiyi gereksiz tetkik ve tedavi arayışlarına yöneltebilir. Bu belirtilerin kaybolması ancak stresin kontrol edilmesiyle mümkündür.

Biofeedback, stresin bedensel belirtilerine yönelik farkındalığı artırarak kişinin bu belirtileri kontrol etmesine, bir anlamda da psikolojik olarak gevşeyip rahatlamayı öğrenmesine yardımcı bir tekniktir. Kalp ritmi, kan basıncı, solunum, vücut ısısı, deri elektrik direnci, kas tonusu veya beyin dalgalarındaki anlık değişimler ölçülerek bilgisayara aktarılır. Bilgisayar bunu görsel ve işitsel sinyaller ile ekrana getirir. Kişi biofeedback yöntemi sayesinde ekrandan bu anlık değişimleri takip ederek istenen seviyeye çekmeyi ve kendini rahatlık durumuna getirebilmeyi öğrenir.

Biyofeedback sadece psikolojik sorunlarda ve stres yönetimi için değil aynı zamanda hipertansiyon tedavisi, kardiyak aritmiler, migren, reyno sendromu, mide asiditesi, inkontinans(dışkı kaçırma), vaginismus gibi durumlarda da kullanılmaktadır.

NeuroBioFeedback'in Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB – PTSD) Alanında Kullanımı (Video)

NÖROFEEDBACK/ Nöroterapi NEDİR?

Beynin stres düzeyi ölçülebiliyor. Amerika’da beyin araştırmalarına büyük bütçeler ayrıldıktan sonra yeni yöntemler bulunmaya başlandı. Nature Neuroscience dergisinde yayınlanan bir makaleye göre, Kronik Stresin beynin öğrenme ile ilgili bölümlerini küçülttüğü kanıtlandı. Montreal’de McGill Üniversitesi uzmanlarının yaptıkları bir araştırmada 70 yaşında 50 kişi 5 yıl izlenerek bu sonuca varıldı. Bunun üzerine stresin beyne etkisinin azaltılmasının yolları araştırıldı. Çocuklar için özel olarak tasarlanmış programlar var. Oyun şeklindeki programlarda çocuk beyin gücü ile uçak uçurabiliyor, yarış arabası sürebiliyor. Türkiye’de de uygulanmaya başlayan bu yöntem tıp teknolojisinin yeniliklerinden biri olarak kabul ediliyor. Özellikle stresi, depresyonu yenmekte güçlük çeken insanlarda, öğrenme güçlüğü, dikkat eksikliği ve hiperaktivite gösteren çocuklarda başarı ile uygulanıyor.

Nörofeedback/ Nöroterapi (Sinir geribildirimi), biofeedback yönteminin bir türüdür.

Teknolojideki hızlı gelişmeler sonucunda bu gün artık bilgisayar teknolojisi kullanılarak beynin bioelektriksel aktivitesiyle ilgili detaylı ölçümler yapılabiliyor. Nörofeedback eğitiminde kişinin o andaki EEG’sinden gelen beyin dalgalarıyla ilgili bilgiler kişiye görsel ve/veya işitsel sinyallerle bildirilir ve kişiden bunun belli yönlerini kontrol altına alması istenir. Kişinin yaşadığı soruna veya ihtiyacına göre beynin hangi bölgesinde hangi frekanstaki dalgayı arttırmak/azaltmak gerekiyorsa ona göre bir tedavi protokolü düzenlenerek öğrenme ortamı yaratılır. Kişi o andaki düşüncesi ile beyin dalgaları arasındaki bağı görür ve istediği yönde kontrol edebilmeyi öğrenir.
Beynin temel bioelektriksel aktivitesi alfa, beta, teta ve delta dalgalarıdır. Yavaş delta dalgaları daha çok derin uykunun 3.-4. evrelerinde ortaya çıkar. Teta dalgası genel olarak söyleyecek olursak hayal görme ile ilişkilidir. Alfa aktivitesi ise uyanık, dikkatli ama gevşemiş bir durumda görülür. Görme-duyma ve dikkat yoğunlaşmasında, yani tam uyanık düşünme durumunda beta görülür. Yayınların karışımında alfa dalgası çoksa uyanık bir huzur durumu yaşanır. Anksiyete kontrolünü öğretirken alfa dalgaları feedback aletiyle monitorize edilerek kişiye görsel ve işitsel sinyallerle bildirilir. Bu sayede kişi alfa düzeyindeki iniş çıkışları ve bunun yaşadığı anksiyete ile ilişkisini objektif olarak gözlemleyebilir. Böyle bir çalışmayla kişi anksiyetesini kontrol altına alarak daha fazla alfa üretebilmeyi öğrenebilmektedir.
Nörofeedback metodu klinik kullanımda anksiyete kontrolü dışında zihinsel performansı arttırmada ve özellikle de dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun tedavisinde yaygın olarak kullanılmakta ve etkili sonuçlar alınmaktadır.

Çocuklarda Kullanımı:

Nöroterapi / Neuro-Biofeedback çocuklarda da özellikle Dikkat Eksikliği Hiperaktivite (DEHB) bozukluğunun tedavisinde, çocuğa dikkatini yoğunlaştırma ve sürdürebilme becerisi kazandırmak amacıyla kullanılmaktadır. Bu teknik DEHB bozukluğu olan çocukların aceleci, sabırsız, dikkatsiz davranışlarının farkına varıp, bunlar üzerinde kendi kendilerine denetim kurmalarını sağlamaktadır.

Beynin yaydığı dalgaları bilgisayar ortamında görmek ve dikkatini yoğunlaştırarak buna müdahale edebilmek (çocuklarda bu amaçla uçak uçurma, yarış yaptırma vb. gibi hedefler içeren programlar kullanılmaktadır), çocuğun kendisine güvenini arttırmaktadır.

Bu teknik, bireylere stresli ortamda soğukkanlı kalabilme becerisini kazandırmada ilaçsız bir yöntem olarak önem taşır. Vücuda elekrik vb. hiçbir sinyal verilmediği için hiçbir yan etkisi yoktur.

Paylaş
OluşturanNP Yayın Kurulu
Güncellenme Tarihi04 Kasım 2024
Oluşturulma Tarihi25 Ekim 2022
Sizi Arayalım
Phone