Depresyon Nedir?

Depresyon Nedir?

Aşağıdaki başlıklara tıklayarak, Depresyon Nedir? alanındaki ilgili içeriklere kolayca ulaşabilirsiniz.

Depresyon, beyni etkileyen bir hastalıktır. Beynin belirli alanlarında ortaya çıkan kimyasal dengesizlik hastalığa neden olabilmektedir. Depresyon aynı zamanda majör depresfif bozukluk ve aynı zamanda klinik depresyon olarak da bilinmektedir.

Depresyon, bir kişilik özelliği ya da “şımarıklık” değildir.

Depresyon belirtileri kişide zamanla ortaya çıkmaktadır. Belirtiler genellikle karamsar ruh hali ve uyku bozuklukları ile belirir ve zaanla kişinin hayatını olumsuz etkiler. Depresyon belirtileri olan kişiye uzman tarafından depresyon tedavisi uygulandığı zaman kişi ilk bir ay içerisinde olumlu yönde değişir.

Depresyon çeşitleri diğer bir adıyla depresyon türleri kendi içinde sınıflandırılmaktadır.

  • Maskeli depresyon
  • Gülümseyen ve atipik depresyon
  • Yaşlılarda ve menopoz sonrası depresyon
  • Distimik depresyon 
  • Doğum sonrası depresyon
  • Çocuklarda ve gençlerde depresyon
  • Postpsikotik depresyon
  • Organik nedenlere bağlı depresyon

Depresyon Nedir?

Depresyon, kişinin “kendisinin halletmesi gereken” basit bir durum değildir.
Depresyon tedavi edilebilir bir rahatsızlık. Depresyon kısa zamanlı keyifsizlik hali değildir. Depresyon olabilmesi için uzun süreli duygu durumlarında bir problem yaşanması gerekmektedir. Depresyon tedavisi uzman psikiyatrist tarafından yapılır ve genellikle büyük oranda başarı elde edilir.

Depresyon teşhisi genellikle orta yaşta konulur. Bu da genel dilime bakıldığında 30 lu 40 yaşlara denk gelmektedir. Depresyon teşhisi kadın ve erkek oranına bakıldığında kadınlara depresyon teşhisi daha fazla konulmaktadır.

Depresyonun Belirtileri
Bir beyin hastalığı olarak Majör Depresyon, beynin işlevlerinde bozulma ve düzensizliklerin yansıması olarak duygu, düşünce, davranış ve bedensel işlevlerde bozulmanın ortaya çıktığı belirtiler kümesidir. Her hastada tüm belirtiler bir arada olmayabilir.

Depresyonun temel belirtileri

  • Karamsar ve kederli duygu-durumu
  • Kötümser düşünce içeriği
  • Umutsuzluk
  • Çaresizlik hisleri.
  • Hayattan zevk alamama
  • Günlük hayatta her konuda ilgi kaybı yer alır.
  • Kişi günün çoğunda, özellikle sabahları depresiftir. Beraberinde boşluk hissi olur ve her şey anlamsız gelebilir.
  • Motivasyon kaybı nedeniyle gelecekle ilgili hedef belirleyebilmek ve hedefe odaklanabilmek güçleşir.
  • Kaygı ve korkular da bulunabilir. İç huzursuzluğu ve gerginlik hisleri olabilir. Hüzünlü duygu duruma eşlik eden ağlama olabileceği gibi bazı hastalar ağlayamamaktan şikâyetçidir.
  • Geçmişte yaşanmış olumsuz olaylar sık sık akla gelmeye başlar, pişmanlık hissi yoğunlaşabilir.
  • Şimdiki zamanda ise hasta kendini sürekli değersiz, yetersiz, ya da suçlu hisseder kendine ve çevreye güvenmekte zorlanır.
  • Alınganlık artar.
  • Yalnızlık hissedilebilir.
  • Gelecekle ilgili olumsuz düşünceler olabilir.
  • Düşünce yavaşlayarak konuşmanın da yavaşlamasına ve azalmasına neden olur.
  • Unutkanlık olur. Dikkat bozulabilir.
  • Yeni bir şeyler öğrenmek güçleşir. Enerji düşer, kişi çabuk yorulur.
  • Uykuya dalmak zorlaşabilir. Gece boyunca uykuda bölünmeler ya da sabaha karşı yorgun bir şekilde uyanma ve tekrar dalamama görülebilir. Tersine, uykuya meyil ve uyku süresinde uzama da olabilir.
  • İştah azalması ve kilo kaybı olabileceği gibi aşırı yemek yeme ihtiyacı da olabilir.
  • Ağır durumlarda kişi kendine zarar verme planları yapabilir ya da zarar verebilir. İntihar düşüncesi /planı / girişimi olabilir.

Depresyon ön tanısı psikiyatrik muayene ile konur. Bazı bedensel hastalıklar da depresyondakine benzer belirtiler gösterir. Doğru tanı ve tedavi planlanabilmesi için bu tabloların depresyondan ayırt edilmesi gerekir. Psikiyatrist, depresyonun kesin ve ayırıcı tanısını yapabilmek ve hastalığın şiddeti hakkında bilgi sahibi olabilmek için bazı tetkiklerden faydalanır. Kan tahlilleri, QEEG (Kantitatif EEG), Beyin MR'ı, psikometrik testler bunlar arasındadır.

Depresyon Testi

Depresyon testi kişinin mevcut durumunu, ruh halini puantaj sistemine sokan bir testtir. Depresyon testinin yapılma amacı kişinin duygu durumunu, düşüncelerini, yaşadığı olaylara bakış açısını verir. Depresyon testi yapılırken kişi ile ilk önce bir detaylı görüşme sağlanır sonrasında ise depresyon testi yapılır. Yapılan depresyon testi, klinik muayene ve çeşitli tanı yöntemleri ile kişiye depresyon tanısı konur ve tedavisine başlanır.
Online depresyon testi için tıklayınız:

https://npistanbul.com/beck-depresyon-testi

Psikometrik Testler
Psikometri, genel olarak kişinin bireysel olarak kendi özelliklerini ve genel niteliklerini ölçen bilim dalı olarak karşımıza çıkmaktadır.

Kişilere işe girişte uygulanan psikometrik testlerde, kişilerin o iş için yeterli olup olmadığına ruhsal olarak, karakter olarak bakarak değerlendirmeyi amaçlar.

Psikometrik testin esas amacı; bireyin genel yeteneklerini, bu yetenekleriyle olşuan becerilerini ve niteliklerini ölçmek için kullanılır ve amacı bu değerlendirmeleri yapabilmektedir. Psikometrik testin hedefi, kişiyi genel yeteneklerine ve niteliklerine uygun pozisyonda değerlendirebilmektedir.

Depresyon Çeşitleri

Depresyon çeşitleri, depresyon şiddet derecesine göre belirtilerinde farklılık gösteren bir ruhsal bozukluktur ve tedavi edilmesi gerekir.

Klinik depresyon (majör depresif bozukluk)

Depresyon çeşitleri içeresinde en şiddetli olan depresyondur. Tüm olumsuz duyguların yoğun olarak hissedilmesi söz konusudur. Bu duygular üzüntü, kendini değersiz hissetme, inat, ümitsizlik, umutsuzluk, kaygı ve karamsarlık gibi duygulardır. Klinik depresyon hastalarının tedavi edilmeden düzelme ihtimalleri çok düşüktür. Bu yüzden mutlaka bir uzman tarafından tanıdı konulup tedavi edilmesi gereklidir.

Atipik özellikli majör depresif bozukluk

Depresyon çeşitlerinde ikinci depresyon çeşidi de atipik özellikli majör depresyon bozukluktur. Bu depresyon çeşidinde birey belirli davranış kalıplarıyla kendini gösterir. Duygu durumları dış etkenlere göre çok hızlı değişim göstermektedir. Genellikle genç ve yetişkin bireylerde görülür.

Doğum sonrası depresyonu

Depresyon çeşitlerinden biri de doğum sonrası depresyonudur. Hamilelik süresince ve doğumdan sonra yaklaşık bir ayı kapsayan bir süre zarfında doğum sonrası depresyonu görülebilir.

Mevsimsel duygudurum bozukluğu

Mevsimsel duygudurum bozukluğu depresyon çeşitleri arasında yer alan bir diğer bozukluktur. Bu durum genelde kış ve sonbahar aylarında güneşin azalması ve bulutların oluşmasıyla oluşan ve hissedilen bir durumdur. Mevsimsel olduğu için sürekli hissedilen bir durum değildir. Mevsimsel duygudurum bozukluğu genellikle genç kızlarda ve kadınlarda görülür. Mevsimsel duygudurum bozukluğu görülen bireylerde kış ve sonbahar aylarında ilkbahar ve yaz aylarında olduklarından çok farklı oldukları görülür. Kış aylarında hüzünlü, üzüntülü, içe kapanık, sessiz ve sakin oldukları görülürken yaz aylarında mutlu, heyecanlı, enerjik, konuşkan, hareketli, sevecen ve neşeli oldukları görülür.

Melankolik özellikli majör depresyon

Depresyon çeşitlerinden bir diğeri ise melankolik özellikli majör depresyondur. Bu depresyon türünde bireyler zevk alma duygularını kaybederler, önceden yapmaktan çok keyif aldıkları şeyleri yapmaktan kaçınırlar. Bu depresyon türünde genellikle bireyler uykusuzluk sorunu yaşarlar. Sürekli hissettikleri duygular ise üzüntü, mutsuzluk, kaygı ve enerji düşüklüğüdür.

Psikotik özellikli majör depresif bozukluk

Depresyon çeşitlerinin arasında yer alan bu depresyonda birey halüsinasyonlar ve sanrılar görmeye başlar. Gaipten sesler duyarlar. Bu seslerin kendilerine olumsuz şeyler söylediğini söylerler. Mutlaka bir uzman tarafından muayene edilip, tanısı konulup tedavi edilmesi gereken bir depresyon türüdür.

Katatonik özellikli majör depresif bozukluk

Katatonik özellikli majör depresif bozukluk depresyon çeşitlerinden biridir. Bu depresyonu yaşayan bireylerin psikomotor hareketlerinde önemli ölçüde bozulmalar görülür. Bu bozulmalar hiç konuşmamak, başka bireylerin seslerini ve davranışlarını tekrar etmek ve gereksiz kas hareketleri şeklinde olabilir.

Dismitik bozukluk

Depresyon çeşitlerinden biri olan dismitik bozukluk kronik bir bozukluktur. Dismitik bozukluk belirtileri birkaç yıl boyunca devam eder. Belirtiler yıllarca sürdüğü için diğer depresyon türlerine göre bireyin hayatını daha çok etkilemektedir. Dismitik bozukluk görülen bireylerde umutsuzluk, ümitsizlik, keyif almama, ilgi duymama gibi belirtiler görülür.

Depresyon Tedavisi

Depresyon tedavisi, kişinin ruh halini ve duygu durumunu olumsuz etkileyen faktörleri gidermeyi amaçlar. Bu tedavi planı, psikoterapi, ilaçlar ve beyin uyarımı tekniklerini içerir. Etkin tedaviyle birkaç hafta içinde kısmi düzelme, 2-4 ay içinde ise tam iyileşme sağlanabilir. Depresyon tedavi yöntemleri şu şekildedir:

Hafif Depresyon: Genellikle psikoterapi, tek başına yeterli olabilir. Özellikle majör stresörler ortadan kalktığında bu tedavi tercih edilir.

Orta Şiddette Depresyon: Psikoterapiye ek olarak ilaç tedavisi veya mevsimsel depresyonda fototerapi uygulanır. Gerekirse, Manyetik Uyarım Tedavisi (TMU) gibi beyin uyarım teknikleri de devreye alınabilir.

Ağır Depresyon: İntihar riski taşıyan hastalar için hastaneye yatış gereklidir. Bu süreçte yoğun bireysel psikoterapi, gerekirse aile terapisi ve biyolojik tedaviler uygulanır.

Tedavi Süresi ve İlerlemesi

İlk kez depresyon geçiren bireylerde tedavi en az altı ay sürdürülmelidir. Daha önce depresyon geçiren kişilerde ise tedavi, koruyucu amaçlı olarak yıllarca devam edebilir. Standart tedavilere yanıt vermeyen hastalarda Ketamin Infuzyon tedavisi de uygulanabilir.

Yoğun yaşam şartları nedeniyle zaman zaman herkes üzgün ya da depresif hissedebilir. Ancak aşırı mutsuzluk, umutsuzluk ve kendini değersiz hissetme duyguları günlerce sürüyorsa, bu durum tıbbi bir rahatsızlıktır ve tedavi gerektirir.

Depresyon tedavisinin süresi ve ilerlemesi, multidisipliner bir yaklaşımla ve bireysel ihtiyaçlara göre düzenlenir. Tedavinin her aşaması, hastanın durumuna göre dikkatle yönetilir ve gerektiğinde ayarlamalar yapılır.

Depresyonun Bireysel Tedavi Gereksinimi

Her birey depresyondan aynı şekilde etkilenmez; bu nedenle depresyon tedavisi kişiye özel planlanmalıdır. Tedavi sürecinin kişiye özel olarak uyarlanması, en iyi sonuçları elde etmek için önemlidir.

Kişisel ve Tıbbi Geçmişin Değerlendirilmesi

Her bireyin depresyon yaşama şekli, tıbbi geçmişine, genetik yatkınlıklarına, çevresel faktörlere ve yaşam koşullarına bağlı olarak değişir. Bu nedenle, tedaviye başlamadan önce hastanın kişisel ve tıbbi geçmişi detaylı bir şekilde değerlendirilir. Ailede depresyon veya diğer ruh sağlığı sorunlarının varlığı, bireyin tedaviye yanıtını etkileyebileceğinden, aile öyküsü de dikkate alınır.

Semptomların Özelleştirilmesi

Depresyonun semptomları bireyden bireye farklılık gösterebilir. Kimisi ağırlıklı olarak umutsuzluk ve düşük enerji hissederken, kimisi anksiyete veya uyku bozuklukları yaşayabilir. Bu semptomların doğru bir şekilde belirlenmesi, tedavi planının özelleştirilmesinde önemli bir rol oynar.

Tedavi Yöntemlerinin Uyarlanması

Bir tedavi yöntemi bir hasta için etkili olabilirken, aynı yöntem başka bir hasta için yeterli olmayabilir. Bu nedenle, tedavi sürecinde ilaçlar, psikoterapi yöntemleri ve beyin uyarım teknikleri gibi farklı tedavi seçenekleri, hastanın ihtiyaçlarına göre ayarlanır. Tedaviye verilen yanıt izlenir ve gerektiğinde tedavi planında değişiklikler yapılır.

Tedaviye Yanıtın İzlenmesi

Tedavi sürecinde, hastanın depresyon belirtilerine nasıl yanıt verdiği düzenli olarak izlenir. Eğer tedaviye beklenen yanıt alınamazsa, ek tedavi yöntemleri veya destekleyici terapiler eklenir. Tedaviye verilen yanıt, hastanın yaşam kalitesinde, günlük işlevselliğinde ve genel ruh halinde görülen iyileşmelerle değerlendirilir.

Uzun Vadeli Yönetim ve İzleme

Depresyon, bazen kronik bir seyir izleyebilir ve tekrar edebilir. Bu nedenle, tedavi sürecinin sonunda da hastanın durumu izlenir ve gerektiğinde uzun vadeli koruyucu tedavi planları yapılır. Depresyonun tekrarını önlemek için, stres yönetimi, yaşam tarzı değişiklikleri ve düzenli psikolojik destek gibi önleyici tedbirler alınabilir.

Uygulanan Tedavi Yöntemleri

Tedavi süreci, hastanın depresyonun şiddeti, tıbbi geçmişi ve kişisel özelliklerine göre şekillendirilir. Uygulanan tedavi yöntemleri, hastanın depresyonla başa çıkmasına yardımcı olmak amacıyla psikoterapi, ilaç tedavisi, beyin uyarım teknikleri ve gerektiğinde Elektrokonvülsif Tedavi (ECT) gibi çeşitli müdahaleleri içerir. Bu çok yönlü yaklaşımla, her hastanın en iyi şekilde iyileşmesi ve yaşam kalitesinin artırılması hedeflenir. Uygulanan tedavi yöntemleri şu şekildedir:

Antidepresanlar ve Psikoterapi

Antidepresan ilaçların etkisi genellikle iki veya üç ay sonra belirginleşir. Psikoterapi, depresyonun şiddetine bağlı olarak birkaç hafta veya daha uzun sürebilir. Ortalama 10-15 seans sonrasında önemli ilerlemeler sağlanabilir.

Elektrokonvülsif Tedavi (ECT)

Diğer tedavilere yanıt vermeyen şiddetli majör depresyon veya bipolar bozukluğu olan hastalarda ECT uygulanabilir. Bu tedavi, eğitimli tıbbi profesyonellerden oluşan bir ekip tarafından gerçekleştirilir.

Fototerapi

Fototerapi diğer adıyla parlak ışık tedavisi, kişinin depresyon tanısını tedavi edebilmek için kullanılan bir tedavi yöntemidir. Fototerapi, kişide uygulanarak gün ışığının olumlu etkileriyle kişiyi tedavi edebilmeyi amaçlamaktadır. Fototerapi kişide; duygu durumunu düzenlemeye, depresif ruh halinden arınmaya yardımcı olmaktadır. Fototerapi ile depresyon hastalarında duygu durumunu düzenlemeye yardımcı olduğu, daha pozitif ruh haline ve genel uyku kalitesine destek olduğu klinik çalışmalarla birlikte gözlemlenmiştir.

Manyetik Uyarım Tedavisi (TMU)

Manyetik uyarım tedavisi özellikle dirençli depresyonun tedavisinde kullanılan bir tedavi yöntemidir. Bu tedavi yönteminin uygulanmasına doktor onayıyla karar verilir. Manyetik uyarım tedavisi ile kişinin beynindeki belirli bir alana tamamen zararsız ve acısız bir şekilde manyetik dalgalar verilir ve hastalığın tedavisi amaçlanır. Dünyada sıkça uygulanan ve başarısı kanıtlanmış bir tedavi yöntemidir.

İlaç ve Beyin Uyarım Teknikleri (TMU, Elektrokonvülsif Tedavi-EKT)

İlaç ve beyin uyarım teknikleri dirençli depresyonda kullanılan tedavi yöntemleri arasında yer almaktadır.

Ketamin İnfüzyon Tedavisi

Ketamin infüzyon tedavisi (KİT), özellikle depresyon tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Tedavi için kullanılan antidepresanlar tedavi için önemli bir yere sahiptir fakat bazı durumlarda ilaç yetersiz kalabilir. Bu durumda hekim onayıyla birlikte ketamin infüzyon tedavisi uygulanabilir.

Depresyon İyileşme Belirtileri

Depresyondaki iyileşme belirtileri, kişideki duygu durumların düzelmesi, hayata bakış açısının olumlu olarak değişmesi gibi belirtilerden bahsedilebilir.

  • Uyku düzeni sağlanır
  • Daha çok mutlu olduğu ve sevdiği işlere yönelir
  • Motivasyonu artar
  • Kişi daha fazla sosyalleşmek ister
  • Sağlıklı beslenemeye daha çok özen gösterir
  • Bakış açısı eskisine oranla çok daha fazla olumludur.

Paylaş
OluşturanNP İstanbul Hastanesi Yayın Kurulu
Güncellenme Tarihi03 Eylül 2024
Oluşturulma Tarihi31 Temmuz 2023
Sizi Arayalım
Phone