Bipolar Bozukluk Nedir?

Bipolar Bozukluk Nedir?

Aşağıdaki başlıklara tıklayarak, Bipolar Bozukluk Nedir? alanındaki ilgili içeriklere kolayca ulaşabilirsiniz.

Bipolar bozukluk, beynin biyokimyasal fonksiyonun bozulmasıyla ilgili bir beyin hastalığı olarak tanımlanır. Yapılan araştırmalara göre bipolar bozukluğun toplumda görülme oranı ise yüzde 1 ile 5 arasındadır. Bipolar bozukluk tedavisinde özellikle ilaç tedavisinin düzenli olarak devam etmesi gerekir. İlaç tedavisinin kesilmesi durumunda hastalığın tekrarlama olasılığı oldukça yüksektir. Ayrıca bu hastalık çocuk ve ergenlerde de ortaya çıkmaktadır. Bu dönemde bipolar bozukluk, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ile karıştırılabilir.

Bipolar bozukluk, iki uçlu duygu durum bozukluğu yani çift ruh hali değişimi şeklinde tanımlanmaktadır. Diğer adıyla manik depresif bozukluk olarak ta bilinir. Bu ruh hali oynamaları arasında, bipolar bozukluğu olan kişinin normal ruh halinde olduğu dönemler olabilir. "Manik" terimi aşırı hareketli, enerjik, konuşkan, umursamaz, güçlü, öforik bir dönemi tanımlar. Hasta olmayan insanların ruh hallerinde ani iniş çıkışlar gözlemlenemez fakat bu hastalarının ruh hallerinde gündelik hayatı çok etkileyecek şekilde iniş çıkışlar, değişimler olduğu gözlemlenebilir.

Bipolar Bozukluk Belirtileri Nelerdir?

Bipolar bozukluğun belirtileri, mani, depresif ve karışık epizodlar olarak üç ana kategoride incelenebilir. Her bir epizodun belirtileri şunlardır:

Mani Dönem Belirtileri:

  • Aşırı yüksek duygudurum: Kişi olağanüstü mutlu, enerjik veya özgüvenli hissedebilir.
  • Azalmış uyku ihtiyacı: Kişi normalden daha az uyku gerektiğini hissedebilir ve enerjik ve uyanık hissedebilir.
  • Hızlı düşünme ve konuşma: Konuşmalar hızlanabilir ve düşünceler birbirine bağlı olmayabilir.
  • Artmış aktivite seviyeleri: Kişi daha fazla enerjiye sahip olabilir ve normalden daha fazla fiziksel aktivite veya proje başlatabilir.
  • Konsantrasyon güçlüğü: Hızlı düşünme ve artmış aktivite nedeniyle odaklanma güçlüğü yaşanabilir.
  • Risk alma davranışları: Para harcama, tehlikeli aktivitelere katılma veya sorumsuz cinsel davranışlar gibi riskli davranışlar sergileyebilir.

Depresif Dönem Belirtileri:

  • Çok düşük duygudurum: Kişi üzgün, umutsuz veya boş hissedebilir.
  • Enerji kaybı ve yorgunluk: Normal günlük aktiviteler için bile enerji seviyeleri düşük olabilir.
  • Uyku bozuklukları: Uykusuzluk veya aşırı uyuma gibi uyku düzeni bozuklukları olabilir.
  • İştah değişiklikleri: İştah artışı veya kaybı, kilo değişiklikleriyle birlikte görülebilir.
  • Düşük özsaygı ve değersizlik hissi: Kişi kendini değersiz veya suçlu hissedebilir.
  • Odaklanma ve karar verme yeteneğinde zorluklar: Konsantrasyon eksikliği ve karar verme güçlükleri yaşanabilir.
  • İntihar düşünceleri veya davranışları: Kişi intihar düşünceleri, planları veya intihar girişimleri hakkında düşünebilir veya bunları açıkça ifade edebilir.

Karışık Epizod Belirtileri:

  • Manik ve depresif belirtilerin aynı anda görünmesi: Örneğin, aşırı yüksek enerji seviyeleriyle birlikte üzgün veya sinirli olma.
  • Huzursuzluk ve endişe: Hareket etme ihtiyacı hissedebilir veya içsel gerginlik yaşayabilir.

Bipolar bozuklukta belirtiler, bireyden bireye değişebilir ve herhangi bir epizodun şiddeti ve süresi farklı olabilir. Tanı ve tedavi için bir psikiyatrist veya psikologa başvurmak önemlidir.

Bipolar Bozukluk Atakları Nedir?

Bipolar bozukluk, belirli dönemlerde tekrarlayan duygudurum atakları ile karakterizedir. Bu ataklar, manik, depresif veya karışık epizodlar olarak adlandırılır ve her biri farklı belirtilerle ilişkilidir.

Manik Ataklar: Manik ataklar, aşırı yüksek duygudurum, artmış enerji, hızlı düşünme ve konuşma, azalmış uyku ihtiyacı, artmış aktivite seviyeleri ve risk alma davranışları gibi belirtilerle karakterizedir. Bu dönemde kişi genellikle normalden daha fazla enerjik hisseder ve bazen kendini kontrol edemez, bu da riskli veya tehlikeli davranışlara neden olabilir.

Depresif Ataklar: Depresif ataklar, çok düşük duygudurum, umutsuzluk, enerji kaybı, uyku bozuklukları, iştah değişiklikleri, düşük özsaygı ve intihar düşünceleri gibi belirtilerle karakterizedir. Bu dönemde kişi normal günlük aktivitelerini yapmakta zorlanır ve yaşam kalitesi önemli ölçüde etkilenebilir.

Karışık Ataklar: Karışık ataklar, manik ve depresif belirtilerin aynı anda göründüğü bir durumu ifade eder. Bu durumda kişi aynı anda yüksek enerji seviyelerine sahip olabilirken aynı zamanda üzgün veya sinirli olabilir. Karışık ataklar genellikle karmaşık ve rahatsız edici bir deneyimdir ve tedaviye hemen müdahale gerektirebilir.

Bu ataklar arasındaki geçişler kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve bazen ataklar arasında belirli bir süre geçebilirken bazen bir ataktan diğerine hızlı bir şekilde geçiş yaşanabilir. Bipolar bozukluğun tedavisi genellikle belirtileri hafifletmeyi ve atakları önlemeyi amaçlayan bir yaklaşımı içerir. Bu genellikle psikoterapi ve ilaç tedavisi kombinasyonunu içerir. Tedavi edilmemiş bipolar bozukluk, işlevsellikte ciddi bozulmalara ve yaşam kalitesinde azalmaya neden olabilir. Bu nedenle, bipolar bozukluk semptomları gösteren bir kişi uygun tıbbi ve psikososyal desteği almalıdır.

Bipolar Bozukluk Nedenleri

Bipolar bozukluğun tam nedeni net olarak bilinmemekle birlikte, genetik, çevresel ve nörolojik faktörlerin karmaşık bir etkileşimi sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Bipolar bozukluğun olası nedenleri:

Genetik Faktörler: Bipolar bozukluk, aile geçmişinde bu bozukluğa sahip olan bireylerde daha sık görülür. Yapılan araştırmalar, bipolar bozukluğun genlerle ilişkili olduğunu ve birden fazla genin etkileşiminin hastalığın ortaya çıkmasına katkıda bulunduğunu öne sürmektedir.

Nörolojik Faktörler: Beyin kimyasındaki dengesizlikler, bipolar bozukluk gelişiminde rol oynayabilir. Özellikle serotonin, dopamin ve noradrenalin gibi nörotransmitterlerin seviyelerindeki değişikliklerin bu bozukluğun ortaya çıkmasında etkili olduğu düşünülmektedir.

Çevresel Faktörler: Travmatik olaylar, çocuklukta kötü muamele, stresli yaşam olayları, travmalar veya ani büyük değişiklikler gibi çevresel etkenler bipolar bozukluğun ortaya çıkma riskini artırabilir.

Beyin Yapısı ve Fonksiyonu: Bipolar bozukluğu olan bireylerde beyin yapısı ve işlevinde bazı değişiklikler gözlemlenmiştir. Özellikle ön beyin korteksinde (prefrontal korteks) ve limbik sistemin bazı bölgelerinde farklılıklar olabilir. Bu değişiklikler duyguların düzenlenmesi ve kontrolü ile ilişkilendirilir.

Biyo-psikososyal Etkileşim: Bipolar bozukluğun gelişimi, genetik yatkınlıkla birlikte çevresel faktörlerin etkileşimiyle tetiklenebilir. Örneğin, stresli bir yaşam olayı veya travmatik bir deneyim, genetik yatkınlığı olan bir kişide bipolar bozukluğun ortaya çıkmasına katkıda bulunabilir.

Bipolar bozukluğun tam nedenleri hala tam olarak anlaşılmamış olsa da, genetik, nörolojik ve çevresel faktörlerin karmaşık bir etkileşiminin bu bozukluğun ortaya çıkmasında rol oynadığı düşünülmektedir. Tanı ve tedavi için bir psikiyatriste danışmak önemlidir.

Bipolar Bozukluk Gelişiminde Rol Alan Risk Faktörleri Nelerdir?

Bipolar bozukluk gelişiminde etkili olan çeşitli risk faktörleri bulunmaktadır. Bu risk faktörleri bireyin hastalık geliştirme olasılığını artırabilir. Bipolar bozukluğun gelişiminde rol alan bazı risk faktörleri:

Genetik Yatkınlık: Bipolar bozukluğun aile geçmişinde olması, bireyin bu bozukluğu geliştirme riskini artırır. Aile üyelerinde bipolar bozukluk olan bireylerde, diğer aile üyelerinde de bu bozukluğun görülme olasılığı daha yüksektir.

Çocuklukta Yaşanan Stres veya Travma: Çocukluk döneminde yaşanan stresli olaylar, istismar, ihmal veya kayıplar, bipolar bozukluğun ortaya çıkma riskini artırabilir. Bu tür travmatik deneyimler, duygusal ve zihinsel sağlığı etkileyebilir.

Beyin Kimyasındaki Denge Değişiklikleri: Bipolar bozuklukla ilişkilendirilen nörotransmitterlerin (serotonin, dopamin, noradrenalin gibi) seviyelerindeki değişiklikler, hastalığın gelişiminde rol oynayabilir. Özellikle, beyindeki dopamin seviyelerindeki artışlar manik atakların ortaya çıkmasına neden olabilir.

Madde Kullanımı veya İstismarı: Uyuşturucu veya alkol kötüye kullanımı, bipolar bozukluğun ortaya çıkma riskini artırabilir. Madde kullanımı, duygudurum değişikliklerini tetikleyebilir veya mevcut belirtileri kötüleştirebilir.

Stresli Yaşam Olayları: Travmatik olaylar, ciddi stres, iş veya ilişki sorunları gibi stresli yaşam olayları, bipolar bozukluğun ataklarını tetikleyebilir veya şiddetini artırabilir.

Hormonal Değişiklikler: Hormonal değişiklikler, özellikle kadınlarda, hormonal dalgalanmaların olduğu dönemlerde (hamilelik, doğum sonrası, adet dönemi) bipolar belirtilerini etkileyebilir.

Tıbbi Durumlar ve İlaçlar: Bazı tıbbi durumlar (tiroid hastalıkları, hormonal bozukluklar) ve ilaçlar (antidepresanlar, kortikosteroidler) bipolar belirtileri tetikleyebilir veya kötüleştirebilir.

Bu risk faktörleri, bipolar bozukluğun gelişiminde rol oynayabilir ancak herkes bu faktörlerden bir veya birkaçına sahip olmasına rağmen bu bozukluğu geliştirmeyebilir. Tanı ve tedavi için bir psikiyatriste danışmak önemlidir.

Bipolar Bozukluk Tanısı Nasıl Konulur?

Bipolar bozukluk tanısı koymak için genellikle bir psikiyatrist veya bir ruh sağlığı uzmanı tarafından kapsamlı bir değerlendirme yapılır. Tanı süreci, hastanın semptomları hakkında detaylı bilgi sağlaması, tıbbi geçmişi ve aile öyküsünün incelenmesi, fiziksel muayene, zihinsel sağlık durumunun değerlendirilmesi ve belirli tanısal kriterlerin karşılanıp karşılanmadığının belirlenmesini içerir. Bipolar bozukluk tanısı koymada kullanılan bazı yaygın yöntemler:

Klinik Değerlendirme: Psikiyatrist veya ruh sağlığı uzmanı, hastanın semptomları ve yaşam öyküsü hakkında detaylı bir klinik değerlendirme yapar. Bu, semptomların süresi, şiddeti, sıklığı ve etkileri gibi bilgileri içerir.

DSM-5 Kriterlerine Göre Değerlendirme: Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından yayınlanan DSM-5 (Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı) gibi klinik kılavuzlar, bipolar bozukluğun tanısal kriterlerini tanımlar. Bu kriterlere göre, manik, hipomanik ve depresif epizodlar için belirli semptomlar belirtilir ve bu semptomların süresi ve şiddeti değerlendirilir.

Tıbbi ve Aile Geçmişinin Değerlendirilmesi: Tıbbi geçmiş ve aile öyküsü, bipolar bozukluk riskini belirlemede önemlidir. Özellikle aile geçmişinde bipolar bozukluk veya diğer ruhsal sağlık sorunlarının olup olmadığı dikkate alınır.

Laboratuvar Testleri: Bipolar bozukluğun tanısı için herhangi bir spesifik laboratuvar testi yoktur. Ancak, tıbbi durumların dışlanması veya tanı konmasına yardımcı olmak için bazı kan testleri veya görüntüleme testleri (örneğin, beyin manyetik rezonans görüntüleme) yapılabilir.

Diğer Tanısal Araçlar: Bazı ölçekler ve anketler, bipolar bozukluk semptomlarını değerlendirmek ve tanı koymak için kullanılabilir. 

Bipolar bozukluk tanısı, genellikle kapsamlı bir değerlendirme ve belirli tanısal kriterlerin karşılanmasına dayanır. Ancak, tanı koyma süreci her hasta için farklılık gösterebilir ve bir tanı konmadan önce birden fazla ziyaret gerekebilir. Bu nedenle, bir psikiyatrist veya ruh sağlığı uzmanına danışmak önemlidir.

Bipolar Bozukluk Nasıl Tedavi Edilir?

Bipolar bozukluk, psikiyatrik bir hastalık olup tedavisi uzman bir psikiyatrist tarafından yapılır. Bipolar bozukluğun tedavisi genellikle ilaçlar, psikoterapi ve destekleyici tedavi yöntemlerinin bir kombinasyonunu içerir. Bipolar bozukluğun tedavi edilmesinde kullanılan bazı yaygın yöntemler:

İlaç Tedavisi: Bipolar bozukluğun tedavisinde genellikle duygudurum dengeleyici ilaçlar kullanılır. Bu ilaçlar, manik veya depresif atakların şiddetini azaltmaya yardımcı olur ve belirtilerin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. 

Psikoterapi: Kognitif-davranışçı terapi (KDT), bilişsel-davranışçı terapi (BDT) gibi psikoterapi teknikleri, bipolar bozukluğun tedavisinde etkili olabilir. Psikoterapi, hastanın belirtilerle başa çıkma becerilerini geliştirmesine, düşünce kalıplarını değiştirmesine ve duygusal dengesini sağlamasına yardımcı olabilir.

Destekleyici Tedavi: Bipolar bozukluğu olan kişilere destekleyici bir tedavi yaklaşımı sunulabilir. Bu, destek gruplarına katılma, aile terapisi, sosyal destek ağına erişim ve günlük yaşam becerilerini geliştirme gibi yöntemleri içerebilir. Destekleyici tedavi, hastanın toplumsal uyumunu artırabilir ve kriz durumlarında destek sağlayabilir.

Eğitim ve Bilgilendirme: Bipolar bozukluğu olan kişi ve ailesi, hastalığın semptomları, tedavileri, ilaçlarının yan etkileri ve kriz durumları hakkında eğitim almalıdır. Bilgi ve eğitim, hastanın tedaviye uyumunu artırabilir ve belirtilerle başa çıkma becerilerini güçlendirebilir.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Sağlıklı bir yaşam tarzı, bipolar bozukluğun yönetiminde önemli bir rol oynar. Düzenli egzersiz yapma, sağlıklı beslenme, yeterli uyku ve stresten kaçınma gibi yaşam tarzı değişiklikleri, belirtilerin kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir.

Bipolar bozukluk tedavisi, her hastanın özel ihtiyaçlarına göre kişiselleştirilmiş bir yaklaşım gerektirir. Tedavi planı, hastanın semptomlarına, hastalığın şiddetine, tedaviye verdiği yanıta ve kişisel tercihlere göre belirlenir. Bu nedenle, bipolar bozukluk tedavisi için bir psikiyatriste danışmak önemlidir.

Bipolar Bozuklukta Hangi Hastalıklar Görülebilir?

Bipolar bozukluk, sıklıkla diğer psikiyatrik ve tıbbi durumlarla ilişkilendirilir ve çeşitli eşlik eden sağlık sorunlarına yol açabilir. Bipolar bozukluğa eşlik eden bazı hastalıklar şunlar olabilir:

Anksiyete Bozuklukları: Bipolar bozukluğu olan kişilerde genellikle anksiyete bozuklukları da görülür. Bu, genel anksiyete bozukluğu, panik bozukluk, sosyal anksiyete bozukluğu veya obsesif-kompulsif bozukluk gibi çeşitli anksiyete durumlarını içerebilir.

Alkol ve Madde Kötüye Kullanımı: Bipolar bozukluğu olan kişilerde alkol ve madde kötüye kullanımı sıklıkla görülür. Bazı kişiler, duygusal dengesizlikleri veya mani veya depresyon ataklarını hafifletmek için alkol veya uyuşturucu kullanabilirler.

Uyku Bozuklukları: Bipolar bozukluğu olan kişilerde uyku bozuklukları sık görülür. Bu, uykusuzluk, huzursuz bacak sendromu veya uyku apnesi gibi çeşitli uyku problemlerini içerebilir.

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB): Bipolar bozukluğu olan kişilerde DEHB belirtileri sıkça görülebilir. Bu, dikkat dağınıklığı, hiperaktivite ve dürtü kontrolü eksikliği gibi belirtileri içerebilir.

Tiroit Bozuklukları: Tiroid hormonlarının düzensizliği, bipolar bozukluğun belirtilerini tetikleyebilir veya kötüleştirebilir. Hem hipotiroidizm (tiroid bezinin az çalışması) hem de hipertiroidizm (tiroid bezinin aşırı çalışması) bipolar bozukluk ile ilişkilendirilebilir.

Diyabet ve Metabolik Sendrom: Bipolar bozukluk olan kişilerde diyabet ve metabolik sendrom riski artabilir. Bu, obezite, yüksek kan basıncı, yüksek kan şekeri seviyeleri ve kolesterol düzeylerindeki anormallikleri içerebilir.

Bu, bipolar bozuklukla ilişkilendirilen ancak bunlarla sınırlı olmayan bazı eşlik eden sağlık sorunlarıdır. Bu hastalıkların tanı ve tedavisi, bipolar bozukluğun yönetiminde önemlidir ve bireyin genel sağlığına olumlu bir etki yapabilir.

Bipolar Bozukluk Nasıl Önlenir?

Bipolar bozukluğun tam olarak önlenmesi mümkün olmasa da, belirtilerin kontrol altında tutulması ve risk faktörlerinin azaltılması için bazı adımlar atılabilir. Bipolar bozukluğun gelişimini önlemeye yardımcı olabilecek bazı stratejiler:

Düzenli Kontroller ve Takip: Bipolar bozukluk riski altında olan kişiler, duygudurum değişikliklerini takip etmek ve belirtileri tanımak için düzenli olarak bir sağlık uzmanına başvurmalıdır. Erken tanı ve tedavi, hastalığın yönetimini kolaylaştırabilir.

Sağlıklı Yaşam Tarzı: Dengeli bir diyet, düzenli egzersiz yapma, yeterli uyku ve stresten kaçınma gibi sağlıklı yaşam tarzı seçimleri bipolar belirtileri kontrol altında tutmaya yardımcı olabilir. Sağlıklı bir yaşam tarzı, genel zindelik seviyesini artırabilir ve duygusal dengesizliklerin şiddetini azaltabilir.

Stresi Yönetme Becerileri: Stres, bipolar belirtileri tetikleyebilir veya kötüleştirebilir. Stres yönetimi teknikleri, yoga, meditasyon, derin nefes egzersizleri gibi yöntemlerle stresle başa çıkma becerileri geliştirilebilir.

Madde Kullanımından Kaçınma: Alkol ve uyuşturucu madde kötüye kullanımı, bipolar belirtileri artırabilir ve atakların sıklığını ve şiddetini artırabilir. Bu nedenle, madde kullanımından kaçınmak önemlidir.

Sağlık Uygulamalarına Uygunluk: Bipolar bozukluğu olan kişilerin düzenli olarak reçeteli ilaçlarını alması ve sağlık uzmanlarının yönergelerine uyması önemlidir. İlaçları düzenli olarak almak ve düzenli kontroller yapmak, atakların kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir.

Düzenli Ruh Sağlığı Destekleri: Bipolar bozukluk belirtileri ile başa çıkmak için psikoterapi veya destek grupları gibi ruh sağlığı hizmetlerinden yararlanmak önemlidir. Bu tür destekler, duygusal destek sağlayabilir ve başa çıkma becerilerini güçlendirebilir.

Bipolar bozukluğun önlenmesi tam olarak mümkün olmasa da belirtilerin kontrol altında tutulması ve yaşam kalitesini artırmak için bu tür önleyici adımlar alınabilir.

Bipolar Bozukluğu Olanlara Nasıl Yaklaşılmalı?

Bipolar bozukluğu olan kişilere nasıl yaklaşılması gerektiği, onların duygusal ve zihinsel sağlığına saygı duyarak ve destekleyici bir şekilde iletişim kurarak önemlidir. Bipolar bozukluğu olan kişilere nasıl yaklaşılması gerektiğine dair bazı önemli noktalar:

Empati ve Anlayış: Bipolar bozukluğu olan bir kişiyle iletişim kurarken, onun duygusal ve zihinsel sağlığını anlamaya ve empati göstermeye önem verilmelidir. Onların yaşadığı duygusal zorlukları anlamak ve desteklemek, ilişkinin güvenliğini sağlar.

Destek ve Güvenlik Sağlama: Bipolar bozukluğu olan kişilere, yaşadıkları belirtilerle başa çıkmaları için destek ve güvenlik sağlanmalıdır. Onlara kendilerini güvende hissettirecek bir ortam sunulmalı ve ihtiyaç duydukları destek ve yardımı almaları teşvik edilmelidir.

Dinleme ve Anlama: Kişiye açık olup duygularını ve deneyimlerini paylaşmasına izin vermek, onunla empatik bir şekilde iletişim kurmak önemlidir. Bipolar bozukluk belirtilerinin nasıl yaşandığı hakkında anlayışlı olmak, kişinin kendini daha desteklenmiş hissetmesine yardımcı olabilir.

Sınırların Belirlenmesi: Bipolar bozukluğu olan kişiyle ilişkide sağlıklı sınırlar belirlemek önemlidir. Bu, kişinin ihtiyaçlarına destek olurken kendi sınırlarını korumayı sağlar.

Profesyonel Yardım ve Tedavi İçin Teşvik: Bipolar bozukluğu olan kişiyi profesyonel yardım alması için teşvik etmek ve desteklemek önemlidir. Psikiyatrist veya psikoterapist gibi uzmanlardan yardım almak, belirtilerin yönetilmesine ve yaşam kalitesinin artırılmasına yardımcı olabilir.

Zaman ve Sabır: Bipolar bozukluğu olan kişinin iyileşme süreci zaman alabilir ve belirtiler değişkenlik gösterebilir. Bu süreçte sabırlı olmak ve kişiye destek olmak önemlidir.

Kendi Bakımınızı Unutmayın: Bipolar bozukluğu olan birinin bakımını üstlenmek, zorlayıcı olabilir. Bu nedenle, kendi fiziksel ve duygusal sağlığınıza dikkat etmeyi unutmamak önemlidir. Kendi ihtiyaçlarınızı karşılamak ve destek almak, size yardımcı olmanın en etkili yollarından biridir.

Sonuç olarak, bipolar bozukluğu olan kişilere anlayışlı, destekleyici ve empatik bir şekilde yaklaşmak önemlidir. Onların duygusal ve zihinsel sağlığına saygı göstermek ve profesyonel yardım almaları için teşvik etmek, ilişkinin güvenliğini sağlayabilir ve yaşam kalitesini artırabilir.

Paylaş
Güncellenme Tarihi17 Temmuz 2024
Oluşturulma Tarihi19 Mart 2024
Sizi Arayalım
Phone
İlgili Tıbbi Birimler