0216 633 0 633 Gönder

Bağımlılık Tedavisi

Bağımlılık Tedavisi; Hastanın psikiyatrik değerlendirilmesi sonrası, tanıyı netleştirmek için nöropsikiyatrik ve psikolojik testleri yapılmaktadır. 

Bağımlılık tedavisinde tanı netleşmesi sonrasında kişi psikososyal açıdan değerlendirilerek aile görüşmesi yapılır. Yapılan değerlendirmeler sonrasında ayaktan tedavi planına karar verilirse ayaktan tedavi programına alınır.

Bağımlılık tedavi edilebilir bir beyin hastalığıdır, bağımlığın tedavi edilebilir olduğu unutulmamalıdır.


Etkili bir bağımlılık tedavisi için aranan özellikler aşağıda yer almaktadır.

  • Tanı veya eştanıları ortaya koymak
  • Tedavi için uygunluğu belirlemek
  • Başlangıç tedavi önerilerini ve planını yapmak
  • Psikososyal tedavi için planlamayı yapmak
  • Önerilen tedaviler için riskleri ve kontraendikasyonları değerlendirmek
  • Eştanılar düşünülüyorsa ilgili bölümden konsültasyon istemek.
  • Tam bir hikaye
  • Fizik muayene
  • Mental durum muayenesi
  • İlgili laboratuvar testleri
  • Psikiyatrik değerlendirme

Bağımlılık Tedavisi ve Madde Tarama


Bağımlılık tedavisi , klinisyenlerin  periyodik ve düzenli olarak  bütün hastaları madde ve alkol kullanım bozukluğu açısından taraması önemlidir. Bağımlılık tedavisinde tıbbi yaklaşımında tarama çok önemlidir. Erken tanı ve müdahale tedaviyi kolaylaştırır. Ayrıca bağımlılık tedavisinde ağrı için kullanılan opioid içeren ilaçların reçetelenmesi sırasında bağımlılık, kötüye kullanım veya olası yan etkiler için tarama önemlidir.

İlk tarama objektif tarama enstrümanları, laboratuar değerlendirmesi ve görüşmeden oluşmalıdır. İlk değerlendirme sonucu bağımlılık (kullanım bozukluğu) düşünülüyorsa daha ileri değerlendirmeye geçilmelidir.
Amatem kliniğinde tedavi; hastaya özel bireyselleştirilmelidir.

Ayrıca; bağımlı olunan madde veya davranışa özel farmakolojik ve psikososyol girişimler farklılaşmakta yanı aynı tedavi uygulanmamaktadır. Bağımlılık tedavisi tıpkı diğer kronik hastalıklarda olduğu gibi bağımlılıkta da tamamen iyileşme yani hastalığın hiç olmamış gibi ortadan kalkması mümkün değildir. İyileşme yerine düzelme ya da değişim demek daha doğru olacaktır. 

Bağımlılık tedavisinde, değişimden kastedilen kişinin kullanımını durdurmasının yanı sıra kullandığı maddeye karşı duyduğu isteği kontrol altına alabilmesi, düzenli bir hayata devam edebilmesi, yaşadığı olumsuz olaylarla alkol ya da madde olmadan baş edebilmesi, stresle baş etme gücünün ve olumsuz duyguları kontrol etme becerisinin gelişmiş olması olarak tanımlanabilir.

Bağımlılık Tedavisinde Kişinin Dönemleri

Bağımlılık tedavisi, kişinin tedavisinde kullanıma sebep olabilecek faktörlerin saptanması ve bu ihtiyaçların alkol ve madde olmadan karşılanabilecek düzeye gelmiş olması hedeflenmektedir. Ancak bağımlılık tedavisinde bu noktalar eksik bırakıldığında ve kişinin tekrar kullanım olması durumunda hastalığın alevlenmesi ve kısa süre içerisinde sorunlu kullanım haline dönmesi beklenen bir durumdur.
Bağımlılık tedavisinde iyileşme kişiden kişiye bir takım farklılıklar gösterse de genellikle her dönemin kendine ait belli özellikleri vardır.

  • Yoksunluk Dönemi (0-1 ay): Alkol ya da maddeyi bırakan bağımlı kişi için en zor dönem ilk dönemlerdir. Bu dönem kişinin yoksunluk diye tanımladığımız fiziksel ve ruhsal sıkıntılarının olduğu bir dönemdir. Kişi bu dönemde olumlu ve olumsuz ani duygusal iniş çıkışlar yaşayabilir. 
     
  • Coşku dönemi (1-3 ay):  İlk ayın sonlarına doğru, yoksunluk bulgularının kalkması ve alkol ya da madde kullanma isteğinin azalmasıyla kişi iyileştiğini, bağımlılık sorununun tamamen ortadan kalktığını düşünür. Bu dönemde hayatında birçok şey değişmiştir. Düzenli bir işi, düzenli bir hayatı, sürekliliği olan ilişkileri kişiye çok iyi gelmektedir.
     
  • Sıkılma dönemi (3-6 ay): 3 ayın sonlarına doğru kişide sıkılma, yorgunluk, halsizlik, depresyon gözlenebilir. Kişi var olan değişim coşkusunu kaybedebilir. Düzenli hayat kişiyi sıkmış, eskiye özlem başlamış olabilir. Bu sebeple özellikle bu dönemde kişinin yaşadığı zorluğu anlamak ve destek olmak önemlidir. 
     
  • Yeni hayat dönemi (6 ay ve sonrası): İlk 6 ay duygusal iniş çıkışların olması daha sık gözlense de 6 aydan sonrası yeni bir yaşam tarzı oluşturma, yeni arkadaşlar edinme, yeni keyif arayışlarının olması açısından görece daha rahat geçmektedir.

Bağımlılıkta Tedavi Programı için tıklayınız.

H. Nesrin DİLBAZ
Psikiyatri Uzmanı
Prof.Dr. H. Nesrin DİLBAZ
Yayınlama Tarihi:
06 Eylül 2018
Güncelleme Tarihi:
11 Ekim 2021