Bağımlılığın psikolojik yönü, bağımlılık psikolojik açıdan değerlendirildiğinde başta keyif vermekle birlikte, bu anlık keyif giderek ruhsal bozukluğa sebep olmaktadır.
BAĞIMLILIĞIN PSİKOLOJİK TARAFI
Bağımlılığın psikolojik yönü, insanın sosyal bir canlı oluşundan yola çıkıp, insan psikolojisini de bilimsel olarak incelediğimizde kişilerin ruhsal yaşamını değişikliğe uğratan kimyasalların veya bağımlılık yaratan diğer unsurların, her insanın hayatında farklı sonuçlar ortaya çıkardığı kanısına varmaktayız.
Bağımlılık psikolojik açıdan değerlendirildiğinde başlangıçta kişilere keyif vermekle birlikte, bu anlık keyifler giderek ruhsal bozukluğa sebep olmakta, iradenin kontrolden çıkmasına ve aklın çalışamaz hale gelmesine neden olmaktadır.
Bu ruhsal bozukluk kendisini; kişinin olağan yaşamına ve davranışlarına sirayet ederek öz bakımın azalması sosyal yaşamda geriye çekilme şeklinde göstermektedir. İnsanın uyum gücünü zayıflatarak, iş ve okul hayatına devam edemeyen kişiyi başarısızlıklara sürüklemektedir.
Bağımlılığın tüm etkileri zincirleme bir şekilde birbirini etkileyerek, kişiden kişiye hayatlarının farklı alanlarında farklı sonuçlar doğursa da, aslında bağımlılığın psikoloji üzerindeki etkisi nedeniyle kişileri muhtemel tekbir yola sokmaktadır bu da başarısızlık yoludur.
Bahsettiğimiz iş okul ve sosyal hayattaki başarısızlıkların yanı sıra kişilerdeki öfke kontrol mekanizmasını bozarak gereksiz tartışmalara, bağımlı kişilerin toplumsal sorun çıkartmalarına, anksiyete ve ani öfke patlamalarına yol açarak kişilerin adli problemlerle de karşılaşmasına neden olmaktadır.
Açıklamış olduğumuz sebep sonuç ilişkileri değerlendirildiğinde, bağımlılığın davranışsal sosyal ve biyolojik olarak incelemesi yapılmasına rağmen her bireyde aslında "bağımlılığın psikolojik" tarafının kişileri en çok etkileyen ve kişilere en çok zarar veren taraflarından olduğunu görebiliyoruz.
Bağımlılığın psikolojik tarafı ile ilgili yapılan değerlendirmelerde: bağımlılık başlangıcı, bağımlı kalınan süre ve bağımlılığın tedavi süreci ile tedavi sonrası süreç topyekün birlikte gözden geçirilmeli ve bu şekilde genel bir sonuca ulaşılmalıdır. Bağımlılığın tedavi sürecinde hastanelere bağlı alkol ve madde bağımlılığı tedavi merkezlerinde (AMATEM) bağımlılık; hasta ile beraber yürütülen ilaç yardımı ve bireysel terapi ile çözüme kavuşturulması yanı sıra grup terapilerinin de uygulanmasıyla gerçek bir sonuca ulaşılabilmektedir. Yatarak tedavisi sonuçlandırılan kişilere ayaktan tedaviye devam edilerek doktor ve psikolog görüşmeleriyle bağımlılık tedavisi sürecinin devam etmesi gerekliliği bağımlılığın psikolojik tarafının ne denli hassasiyet gerektirdiğini göstermektedir.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan , Serdar Nurmedov
TİMAŞ YAYINLARI
Prof. Dr. Nevzat Tarhan ve Uzman Dr. Serdar Nurmedov’dan çağımızın en mühim problemlerinden biri olan bağımlılık konusunda en yeni bilimsel gelişmeler ışığında hazırlanmış bir kitap.
Bağımlılığı “tedavisi olan bir beyin hastalığı” olarak niteleyen Tarhan, konuyu sebepleri, koruyucu faktörleri ve her geçen gün gelişen tedavi yöntemleriyle etraflı bir biçimde inceliyor. Nurmedov’un katkısıyla sadece alkol ve madde bağımlılığı değil, gerçek veya sanal her türden bağımlılığın gelişim seyri ve tedavi aşaması detaylı olarak ele alınıyor. Kitabın sonuna eklenen anket ve ölçekler okuyucunun “bağımlılık”la kendisi arasındaki mesafe konusunda içgörü kazanmasını sağlıyor.
Bugün neredeyse hepimizin hayatının bir parçası haline gelen bilgisayar oyunları ve sanal paylaşım sitelerinin yanı sıra, alışveriş ve istifleme çılgınlığı ve kumar bağımlılığı da kitabın esaslı uyarılarda bulunduğu konular arasında yer alıyor.