Uyku Laboratuvarı

Uyku Laboratuvarı

Aşağıdaki başlıklara tıklayarak, Uyku Laboratuvarı alanındaki ilgili içeriklere kolayca ulaşabilirsiniz.

İçerik Özeti

Uyku laboratuvarı, uyku bozukluklarının teşhisi ve tedavisi için çok yönlü bir yaklaşım gerektiren bir merkezdir. Polisomnografi yöntemi ile EEG, EOG, EMG, solunum kayıtları ve EKG gibi veriler toplanarak uyku evreleri belirlenir ve detaylı bir uyku çalışması yapılır. Uykuya dalmada zorluk, aşırı uyuma, gece uyanmaları, gündüz aşırı uyuklama, horlama, nefes almada duraklamalar, kabuslar, bacak hareketleri gibi belirtiler yaşayan kişiler uyku laboratuvarına başvurmalıdır. Yaygın uyku bozuklukları arasında tıkayıcı uyku apnesi (OSAS), huzursuz bacak sendromu (RLS), insomnia, hipersomnia, narkolepsi, parasomniler (uyurgezerlik, gece terörü, kabuslar), sirkadiyen ritim bozuklukları, REM uyku davranış bozukluğu, bruksizm (diş gıcırdatma) ve gece yeme bozukluğu yer alır. Bu bozuklukların tedavisi, yaşam tarzı değişiklikleri, ilaçlar, terapi ve cerrahi müdahaleler gibi farklı yöntemleri içerebilir. Uyku bozukluklarının erken teşhis ve tedavisi, yaşam kalitesini iyileştirmek ve diğer sağlık sorunlarının riskini azaltmak için önemlidir.

PDF

Uyku Laboratuvarı

Uyku laboratuvarı, nöroloji, KBB (Kulak Burun Boğaz), göğüs hastalıkları ve psikiyatri uzmanlarının multidisipliner yaklaşımını gerektiren bir faaliyettir. Bu sorumluluk, bu bilinçle yürütülmektedir.

Uyku laboratuvarında, hasta doğal uykuya alınarak gerekli kayıtlar yapılır. Hasta uyandıktan sonra, bu kayıtlar değerlendirilir. Uyku hastalıklarının kesin tanısı, yalnızca bu iş için özel donanımlı uyku laboratuvarlarında konulabilmektedir. Ancak kötü uyku şikayeti olan herkesin sorunu laboratuvar ortamında doğrulanamayabilir. Bunun yanında, belirgin bir yakınması olmayan bazı kişilerde yapılan tetkiklerle patolojik bulgular ortaya çıkabilir.

Uyku laboratuvarımız; iki uyku odası, bir fototerapi odası, bir uyku deprivasyon odası ve merkezi dijital tetkik sistemi ile donatılmıştır.

Uyku Laboratuvarlarında Yapılan Tetkikler

Uyku laboratuvarlarında polisomnografi yöntemiyle şu kayıtlar yapılır:

  • EEG (Elektroensefalografi)
  • Göz hareketleri (EOG=Elektrookülografi)
  • Çene EMG'si (Elektromyografi)
  • Solunumsal kayıtlar (Airflow, göğüs ve karın kas hareketleri, oksimetre)
  • EKG (Elektrokardiyografi)
  • Bacak EMG'si

Bu kayıtlar sonucunda uyku evreleri belirlenir ve detaylı bir uyku çalışması gerçekleştirilir.

Tedavinin bütününde multidisipliner yaklaşım dikkate alınmazsa, gerçekçi bir tedaviden bahsedilmesi zorlaşır; çünkü bu duruma neden olan problemin temeline inebilmek için birden fazla branşın dikkatli incelemesi ve çalışma planlaması gerekmektedir. Bütün bunların dışında da tedavide psikiyatrik yaklaşım çoğu defa gerekir.

Uyku Laboratuvarına Ne Zaman Başvurmalısınız?

Uyku laboratuvarına başvurmayı düşünüyorsanız, artık kronikleşen uykusuzluk problemleri yaşıyor veya uyku nöbetleri geçiriyor olabilirsiniz.

Aşağıdaki durumlarda uyku laboratuvarına başvurmanız gerekmektedir:

  • Hiç uyuyamıyorsanız,
  • Aşırı uyuyorsanız ve uyanmakta zorluk çekip sosyal hayatınızı olumsuz etkiliyorsa,
  • Gece sürekli uyanıyorsanız,
  • Otururken bile uyuyorsanız,
  • Çok uyusanız bile dinlenemiyor ve kendinizi hala yorgun hissediyorsanız,
  • Yataktan sıçrayarak uyanıyorsanız,
  • Çok kötü kabuslar veya rahatsız edici rüyalar görüyorsanız.

Bu belirtiler, tedavi edilmedikçe yaşam kalitenizi daha fazla zorlaştırabilir. Bu nedenle, uyku ile ilgili bu tür sorunları yaşadığınızda bir uyku laboratuvarından destek almanız önemlidir.

Uyku Problemi Olduğu Nasıl Anlaşılır?

Uyku problemleri, günlük yaşam kalitesini olumsuz etkileyen ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Uyku ile ilgili sorunlar şu şekilde ortaya çıkmaktadır:

  • Gece yattığınızda 20 dakikadan uzun süre uykuya dalamıyorsanız,
  • Hemen uykuya dalıyor ancak çok sık uyanıyorsanız,
  • Çok erken saatte uyanıyor ve bir daha uyuyamıyorsanız,
  • Tüm bu belirtiler iki haftadan uzun sürüyorsa,
  • Uykuda nefes alırken duraklama oluyorsa,
  • Uyandığınızda nefes almakta zorlanıyor veya nefes nefese kalıyorsanız,
  • Yüksek sesli ve düzensiz horluyorsanız,
  • Yüksek tansiyonunuz varsa,
  • Konjestif kalp yetmezliğiniz varsa,
  • Gün içerisinde aşırı uykuluk hali yaşıyorsanız,
  • Aşırı kilo veya obezite problemi yaşıyorsanız,
  • Uygunsuz saatlerde uyuma (örneğin araba kullanırken, konuşurken vb.),
  • Sabah baş ağrılarınız oluyorsa,
  • Sürekli sinirlilik hali yaşıyorsanız,
  • Zayıf muhakeme, dikkatsizlik veya hafıza kaybı problemleri yaşıyorsanız,
  • Depresyonda hissediyorsanız,
  • Kabuslar veya rahatsız edici rüyalar görüyorsanız,
  • Uykunuzda yürüyorsanız veya konuşuyorsanız,
  • Uyurken tekrarlayan bacak hareketleriniz oluyorsa,
  • Heyecan, öfke veya güçlü duygular sırasında geçici vücut veya konuşma adalelerinde zayıflık hissediyorsanız.

Tüm bu belirtiler, uyku ile ilgili ciddi bir soruna işaret edebilir ve mutlaka bir uyku merkezinde değerlendirilmelidir.

Sık Görülen Uyku Bozuklukları

Tıkayıcı Uyku Apnesi (Obstrüktif Uyku Apnesi - OSAS)

Uyku sırasında kişinin solunumunun tamamen kesilmesine “apne”, kısmi olarak kesilmesine ise “hipopne” denir. Tıkayıcı uyku apnesi, üst solunum yollarında meydana gelen tıkanıklık nedeniyle ortaya çıkar ve ciddi sonuçlara yol açabilir.

OSAS, uyku sırasında üst solunum yolunun tekrar eden şekilde kısmen ya da tamamen tıkanmasıyla karakterize bir uyku bozukluğudur. Bu tıkanma, genellikle boğazdaki kasların, dilin ve çevresindeki yumuşak dokuların gevşemesiyle oluşur ve hava akışını kısıtlar.

Nefes almanın durduğu apne dönemleri sırasında kan oksijen seviyeleri düşer ve beyinden gelen bir uyarı ile kişi uyanarak solunumu yeniden başlatır. Bu uyanmalar genellikle kısa sürer ve kişi farkında olmaz. Ancak bu durum, uyku döngüsünü ciddi şekilde bozar.

Belirtiler:

  • Gece boyunca gürültülü horlama
  • Solunumun sık sık durup yeniden başlaması
  • Sabah baş ağrısıyla uyanma
  • Gün içinde yorgunluk, halsizlik ve uykulu hissetme

Nedenler:

  • Beyinle ilgili nedenler
  • Aşırı kilo
  • Büyük bademcikler veya geniz eti
  • Sigara içimi ve alkol kullanımı
  • Anatomik anormallikler (boyun çevresi genişliği ve benzeri)

Tedavi:

  • Yaşam tarzı değişiklikleri: Kilo verme, sigara ve alkol tüketiminin bırakılması.
  • CPAP cihazı kullanımı: Hava yolunu açık tutarak solunumu düzenler.
  • Cerrahi müdahaleler: Bademciklerin alınması, burun tıkanıklığını gideren işlemler.

Huzursuz Bacak Sendromu (Restless Leg Syndrome - RLS)

Genellikle akşam saatlerinde veya istirahat halinde bacaklarda rahatsızlık hissiyle ortaya çıkar. Huzursuzluk hissi, hareket etme isteğini tetikler ve kişinin uykuya dalmasını zorlaştırır.

Huzursuz Bacak Sendromunun kesin nedeni bilinmemekle birlikte dopamin işlevinde bir bozukluğun etkili olduğu düşünülmektedir:

Dopamin, istemli hareketlerin kontrolünden sorumlu bir nörotransmitterdir.

Beyindeki dopamin eksikliği veya sinyalizasyon bozukluğu, hareketi düzenleyen sinir yollarında dengesizliklere yol açabilir.

Belirtiler:

  • Bacaklarda karıncalanma, ürperme, kaşıntı veya yanma hissi
  • Huzursuzluk hissi genellikle hareketle azalır
  • Uyku sırasında istemsiz bacak hareketleri

Nedenler:

  • Demir eksikliği anemisi
  • Böbrek yetmezliği
  • Diyabet veya nöropati gibi kronik hastalıklar
  • Genetik yatkınlık

Tedavi:

  • Demir eksikliği varsa, demir takviyesi
  • Kas gevşetici veya dopamin düzenleyici ilaçlar
  • Düzenli egzersiz ve bacak masajı

İnsomnia (Uykusuzluk)

Uykuya dalma, uykuyu sürdürme veya sabah çok erken uyanma ve tekrar uyuyamama durumunu ifade eden yaygın bir uyku bozukluğudur. İnsomnia, kişinin uyku kalitesini ve miktarını etkileyerek gündüz yorgunluğu, konsantrasyon sorunları ve genel yaşam kalitesinde düşüşe yol açabilir.

Nedenler:

  • Stres, kaygı veya depresyon.
  • Kronik ağrı, astım veya reflü gibi fiziksel sağlık sorunları.
  • Kafein, alkol veya uyarıcı ilaçların kullanımı.

Tedavi:

  • Uyku hijyenine dikkat etmek (örneğin, yatmadan önce ekranlardan uzak durmak).
  • Bilişsel davranışçı terapi (CBT).
  • İlaç tedavisi (uyku verici ilaçlar veya melatonin).

Hipersomnia (Aşırı Uykululuk)

Kişinin gündüzleri aşırı uykululuk hali yaşadığı, geceleri yeterli süre uyumasına rağmen gün boyunca uyuma ihtiyacı duyduğu bir uyku bozukluğudur. Hipersomnia, günlük yaşamı ve işlevselliği olumsuz etkileyebilir ve genellikle altta yatan başka bir sağlık durumuyla ilişkilidir. Bu durum, kişinin konsantrasyonunu, enerjisini ve yaşam kalitesini düşürebilir.

Nedenler:

  • Narkolepsi

  • Uyku apnesi

  • Tiroid bozuklukları veya ilaç yan etkileri

Tedavi:

  • Altta yatan hastalığın tedavisi
  • Uyku düzeninin iyileştirilmesi ve uyku hijyeni sağlanması

Narkolepsi

Beyindeki uyku-uyanıklık düzenleyicisinin bozulmasıyla ortaya çıkar. Merkezi sinir sistemini etkileyen, kişinin ani ve kontrolsüz bir şekilde uykuya dalmasına neden olan kronik bir nörolojik bozukluktur. Narkolepsi hastaları, gün boyunca aşırı uykululuk hali yaşar ve uyku-uyanıklık döngüsünü düzenleyen mekanizmada bozukluk yaşar. Uyku atakları gün içinde herhangi bir zamanda, genellikle beklenmedik anlarda ortaya çıkabilir ve kişinin günlük yaşamını ciddi şekilde etkileyebilir.

Belirtiler:

  • Gündüz kontrol edilemeyen uyku atakları
  • Kas zayıflığı veya ani düşmeler (katapleksi)
  • Uyku paralizisi (uykudan uyanırken hareket edememe)

Tedavi:

  • Uyarıcı ilaçlar
  • Gün içinde kısa şekerleme yapma

Parasomniler

Uyku sırasında anormal davranışların ortaya çıkmasıyla karakterize edilir. Bu durumlar, genellikle uyku-uyanıklık geçişleri sırasında, uykunun farklı evrelerinde veya uykudan uyanma sırasında ortaya çıkar. Parasomniler, uyku kalitesini etkileyebilir ve kişinin kendisi veya çevresindekiler için rahatsızlık ya da güvenlik sorunları oluşturabilir.

Uyurgezerlik:

  • Kişi uykuda kalkar, yürür veya günlük aktiviteleri yapar.
  • Genellikle çocuklukta görülür ve yaş ilerledikçe azalır.

Gece Terörü:

  • Ani çığlık atma, korku içinde uyanma.
  • Çoğunlukla çocuklarda görülür.

Kabuslar:

  • Kötü rüyalarla uyanma.
  • Stres veya travma sonrası daha sık ortaya çıkar.

Sirkadiyen Ritim Bozuklukları

Vücudun doğal biyolojik saatinin (sirkadiyen ritim) uyku-uyanıklık döngüsü ile uyumsuz hale gelmesi sonucu ortaya çıkan bir uyku bozukluğudur. Sirkadiyen ritim, vücudun 24 saatlik döngüye dayalı biyolojik süreçlerini düzenleyen bir iç saattir ve uyku, uyanıklık, hormon salgılanması, vücut ısısı gibi pek çok fizyolojik süreci kontrol eder. Bu bozukluk, kişinin uyuması veya uyanması gereken saatlerde bunu başaramaması ile sonuçlanabilir.

Örnekler:

Jet Lag: Hızlı saat dilimi değişimi sonrası adaptasyon sorunu.

Vardiyalı Çalışma Sendromu: Gece vardiyasında çalışan bireylerde aşırı uykululuk, yorgunluk ve uykusuzluk olarak kendini gösterir

REM Uykusu Davranış Bozukluğu

Uyku sırasında rüyaların fiziksel hareketlerle veya seslerle dışa vurulduğu bir parasomni türüdür. Normalde, REM (hızlı göz hareketi) uykusu sırasında vücut kasları geçici olarak felç olur ve kişi rüyalarını hareketsiz şekilde yaşar. Ancak REM uykusu Davranış Bozukluğunda bu felç mekanizması düzgün çalışmaz ve kişi rüya içeriklerini hareket ederek ifade eder. Bu durum hem kişinin kendisi hem de yatak partneri için tehlikeli olabilir.

Belirtiler:

  • Rüya sırasında bağırma, tekme atma veya hareket etme.

Nörolojik hastalıklarla bağlantılı olabilir. Öncelikle altta yatan nörolojik hastalığın tedavisi ve gece şiddet içerikli atakları önlemek için uyku verici ilaçlar kullanılabilir.

Bruksizm (Diş Gıcırdatma)

Kişinin uyku sırasında (uyku bruksizmi) veya uyanıkken (uyanık bruksizm) dişlerini sıkması, gıcırdatması veya çenesini kuvvetle sıkması ile karakterize bir durumdur. Bu durum dişlere, çene eklemine ve çevre dokulara zarar verebilir. Bruksizm genellikle farkında olunmadan gerçekleşir ve zamanla ağız sağlığını ve genel yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.

Sonuçlar:

  • Çene ağrısı ve diş minesinde hasar.
  • Tedavi için dental aparatlar, botulinum toksin veya çeşitli ilaçlar kullanılabilir

Gece Yeme Bozukluğu (Night Eating Syndrome)

Kişinin gece boyunca aşırı miktarda yemek yemesi veya gece uyanarak yemek yeme ihtiyacı hissetmesiyle karakterize bir yeme bozukluğudur. NES, kişinin hem beslenme düzenini hem de uyku ritmini olumsuz etkileyebilir. Genellikle stres, anksiyete ve depresyon gibi psikolojik faktörlerle ilişkilendirilir ve bireylerin yaşam kalitesinde düşüşe yol açabilir.

Belirtiler;

  • Günlük kalorinin büyük kısmını akşam saatlerinde veya gece tüketmek.
  • Gece Yemek Yeme Atakları.
  • Kilo alma
  • Gece yemek yemek için sık sık uyanma.
  • Uyku bölünmesi ve yorgun uyanma

Kontrol Eksikliği

  • Gece yeme alışkanlıkları üzerinde kontrol sağlayamama
  • Sık sık "kendini durduramama" hissi

Psikolojik Faktörler:

  • Stres, depresyon ve anksiyete gibi durumlar gece yeme davranışını tetikleyebilir.
  • Olumsuz duygularla başa çıkmak için yemek yeme bir tür "kendini rahatlatma" aracı olarak kullanılabilir.

Biyolojik Faktörler:

  • Melatonin (uyku hormonu) ve leptin (tokluk hormonu) seviyelerinde dengesizlik.
  • Kortizol (stres hormonu) seviyelerinin artması.

Uyku bozuklukları sadece bireyin yaşam kalitesini düşürmekle kalmaz, aynı zamanda kalp hastalıkları, diyabet ve depresyon gibi birçok ciddi sağlık sorununa da zemin hazırlar. Belirtilerin fark edilmesi ve zamanında bir uyku uzmanına ya da nöroloğa başvurulması, uygun tedaviye başlanması açısından kritik öneme sahiptir.

Psg Çekim (Hava Akımı Kontrolü) - 1Psg Çekim Uyku Evresini Görmek İçin Yapılan İşlem 1 - 2Psg Çekim Uyku Evresini Görmek İçin Yapılan İşlem 2 - 3Psg Çekim - 4Espoiki İşlemi - 5Headbox - 6Uyku Laboratuvarı -1 - 7Uyku Laboratuvarı -2 - 8Uyku Laboratuvarı - 9Uyku Laboratuvarı - 10Uyku Laboratuvarı - 11Uyku Laboratuvarı - 12
Paylaş
OluşturanNP İstanbul Hastanesi Yayın Kurulu
Güncellenme Tarihi08 Ocak 2025
Oluşturulma Tarihi01 Eylül 2020
Sizi Arayalım
Phone