Sinir Sıkışması Türleri Nelerdir?
Sinir sıkışması, bir sinir hücresinin kemik, kakırdak gibi yapıların basınç oluşturmasıyla ortaya çıkan durum olarak belirtilir. Oluşturulan baskı sonrasında sinir işlevleri hasar görür ve şiddetli ağrı, karıncalanma, hissizleşme veya halsizlik gibi semptomlar görülür.
Birden fazla biçimde sinir sıkışma türleri vardır. En sık görülen sinir sıkışması türlerini şu şekilde sıralayabiliriz;
Karpal Tünel Sendromu: Yaygın olarak meydana gelen sinir sıkışması olarak bilinir. Kişinin el bileğinin çevresinde sıkışma gerçekleşmesi sonucu oluşur. Kolun üstünde ki kısımlardan itibaren başta bulunan parmağa kadar yayılır. Bilek bölgesinden geçiş kısmı karpal tünel olarak adlandırılan bir dokunun içinden meydana gelir. Bilekte ödem oluşması neticesinde tünel içinden ilerleyen sinirde bir harici basınç oluşmasına neden olur ve bu olay zamanla karpal tünel sendromunun gelişmesiyle sonlanır.
Meralgia Paresthetica: Kalça kemiği kısmında bulunan, duyusal lifler içeren “lateral femoral kutanöz sinir” aşağı kısımlarda baskı görürse sinir sıkışması oluşur. Böyle durumda genellikle uyluk bölgesinin yan tarafının dış kısmında belirgin oranda ağrıma ve his kaybı yaşanır. Bu semptomlar özellikle tek bölgede oluşum gösterirler.
Sinir Sıkışması Belirtileri Nelerdir?
Sinir sıkışması sonucu meydana gelen semptomlar etki altına giren kısımlara göre farklılık oluşturabilir. Boyun kısmında oluşan sinir sıkışması genel olarak omuz bölgesinde etkisini gösteren ağrı biçiminde kendini belli eder. Ağrının yanı sıra pek çok semptom daha gözlemlenebilir. Bu belirtileri şu şekilde sıralayabiliriz;
- Boyun ve omuz bölgesinde sızı oluşması
- Sızının artış oranında değişiklik meydana gelmesi
- El ve ve parmak kısımlarında hafif hissizleşme
- Vücudun üst taraflarındaki kaslarda zayıflık
- El, kol, sırt bölümlerinde güç kaybetme
Yaygın olarak görülen sinir sıkışması hastalığı bulunan karpal tünel sendromu erkeklerde daha az görülür. Bu rahatsızlığın gelişimi ile beraber bilhassa gece vakitleri oluşan şiddetli ağrılar semptomlar oluşturabilir. Ağrının yanı sıra karıncalanma, halsizlik ya da eşyaları tutma gibi hareketler ile alakalı farklı durumlar rahatsızlığın diğer belirtileri olabilir.
Sinir Sıkışması Nedenleri Nelerdir?
Sinir sıkışması özellikle kendini tekrar eden yaralanma durumlarına karakterize bir biçimde oluşur. Bu yaralanma durumları genel olarak bireyin yaptığı iş ve çalıştığı ortamın koşullarına göre belirlenir. Örneğin, bilgisayar kullanımının devamlı olduğu işlerde karpal tünel sendromunun oluşma durumu yüksek olabilir.
Tekrar eden durumlar haricinde aniden oluşan zorlama ya da kemiğin kırılması gibi süreçlerin sinirlerin üzerinde baskı oluşturarak sinir sıkışması artışına neden olabilmektedir.
Bütün bu farklılıklar sinirleri olumsuz yönde etkilemektedir ve bu durum sinirleri işlevsiz bir hale getirir. Durum sonrasında sızı, karıncalanma ve işlev kaybı gibi sorunlar yaşanabilir. Sinir sıkışmasının oluşumunda etkili olan nedenleri şu şekilde sıralayabiliriz;
- Diyabet rahatsızlığı
- Eklem iltihabı
- Kitle veya kistlerin baskı oluşturması
- Hamilelik ya da perimenopoz
- Yağlanmaya bağlı kronik rahatsızlık
- Prenetal (doğuştan oluşan) şekil bozuklukları
- Ruhsal rahatsızlıklar
Sinir Sıkışması Nasıl Tedavi Edilir?
Sinir sıkışması tedavisi bir uzmana başvurduktan sonra gerçekleştirilir. Tedavi cerrahi ve cerrahi olmayan yöntemler olmak üzere temelde 2 ana gruba ayrılır. Cerrahi olmayan tedaviler; ilaç tedavisi, kişinin yaşam şeklinde değişiklik ve fizik tedavi yöntemleridir. Şiddetli ağrıyı destekleyen davranışlardan uzak durmak, evde ve çalışma alanında uygun çalışma şartlarını oluşturmak ya da problemlerin artmasına sebep olan çalışmalar dışında farklı görevlendirmeleri bulunan işleri seçmek, sinir sıkışmasını kontrol altında tutabilmek için uygulanacak farklılıklardır. Yağlanmaya bağlı kronik rahatsızlıklar gibi sebeplerle meydana gelen sinir sıkışmasında beden kütlesinin düşürülmesi sorunların çözümüne katkı sağlayabilir.
Fizik tedavi yöntemleri kişilerin ağrı olan kısımlarında esneklik, dayanıklılık ve hareket alanının yükselmesine katkı sağlar. Bu yöntemler ile birlikte sızı ve karıncalanma gibi semptomlarda iyileşme görülebilir. Kol ve omuzlarda oluşan bazı sinir sıkışması durumlarında uykudayken farkına varmadan bazı hareketler yapılabilir bu zorlayıcı hareketlerin oluşmaması için atel uygulaması katkı sağlayabilir. Doktor önerisi ile reçetelendirilip kullanılan ağrı kesici, ateş düşürücü azaltıcı ilaçlar arasında yer almaktadır. Bu ilaçlar sinirlerin baskı uyguladığı kısımdaki ödemin hafiflemesine ve iltihapın baskı görmesine katkı sağlar.
Cerrahi gerektirmeyen tedavi yöntemlerinde sonuca ulaşılamayan gelişmiş olaylarda farklı bölgesel rahatlık sağlayan ameliyatlar uygulanabilir. Bu uygulamalarda etki altında olan sinir ve etkilenen kısım belirlenir ve bu bölgedeki yumuşak yapının belirli bir bölümü alınarak sinirler üzerinde bulunan baskı azaltılabilir.