Pozitif Psikolojinin gelişim üzerindeki katkılarından aile içi iletişime kadar olan etkilerinden söz eden Tarhan, son yıllarda mutluluk bilimi ya da pozitif psikolojinin bilimsel bir kategori olarak ele alındığını söyledi. Pozitif psikolojinin ruh sağlığı ile ilgili olduğunu belirten Tarhan,”Sağlık iki türlü ele alınır; hastalık bilimi olarak sağlık, sağlık bilimi olarak sağlık Hastalık biliminde her zaman hastalık bilimi ve hastalıkların tedavisi üzerinde durulur.
Ama sağlık bilimi hep ihmal edilir. Genellikle sağlık bilimi denildiği zaman da beden sağlığı ön plana çıkar.
Ne içileceği, ne yenileceği, diyetler konuşulur. Ama ruh sağlığı daha doğrusu mutluluk bilimi konuşulmazdı. Ama son yıllarda o da bilimsel bir kategori olarak ele alınmaya başlandı. Bunun karşılığı da pozitif psikolojidir ama pozitif psikoloji Polyannacılık değildir” diye konuştu.
Pozitif Psikolojinin Sanayi Devrimi’nin bir sonucu olarak ortaya çıkan kapitalizmle birlikte önem kazanmaya başladığını kaydeden Tarhan, söz konusu bilim dalının ilk olarak kapitalizmden daha çok etkilenen Batı’da geliştiğini ifade etti.
Batı’nın mutluluk bilimini, Doğu’daki tasavvuf geleneğinden esinlenerek temellendirdiğini, ancak bundan söz etmediğini kaydeden Tarhan, eğitimcilere mutluluğu yaygınlaştırma adına önemli görevler düştüğünü sözlerine ekledi.Tarhan, sunumunun ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.
