Perthes hastalığı genellikle çocukluk çağında ortaya çıkan ve erkek çocuklarında sıklıkla görülen bir çeşit eklem-kemik hastalığıdır. Çocuklarda görülen bu hastalık yürümede topallama ve aksama gibi zorluklar yaratarak meydana gelmektedir. Perthes hastalığında, hastalığın gelişmemesi adına erken teşhis çok büyük önem taşırken aynı zamanda çocukluk çağından yetişkinliğe kadar hastalığın takip edilmesi gerekmektedir.
Genellikle çocukluk çağında ortaya çıkan perthes hastalığı, tedavi sürecinin seyrinin önemli olduğu ortopedik bir hastalıktır. Kemik ve eklemlerin hedef alındığı perthes hastalığında, hastalığın ömür boyunca takip edilmesi önem taşır. Perthes hastalığında, kalçada bulunan patolojik bir sorun sebebiyle çocuğun yürürken aksaması ya da topallaması gibi belirtiler ile kendini gösterir. Kız çocuklarına nazaran erkek çocuklarında daha sık görülen bu hastalığın ilerlememesi adına erken teşhis ve tanı konulması hastalığın ileriki dönemlerinde daha ciddi sorunlara sebep vermemesi adına önem taşır, bununla beraber sağlıklı büyüme ve gelişme adına da önemlidir. Son yıllarda yaygın olarak görülen perthes hastalığı 10 ila 12 yaş arası çocuklarda sıklıkla görülürken bu hastalık çocukluk döneminde oluşan ağrılı hastalıkların arasında önemli bir yer tutmaktadır.
Perthes hastalığı genellikle tek bir uyluğu etkiler. Fakat bazı vakalarda her iki uylukta da hastalığın geliştiği görülmüştür. Bu durum normalde tek bir uyluğu etkileyen perthes hastalığının farklı hastalıklarla karıştırılmasına sebep olabilmektedir.
Perthes Hastalığı Neden Olur?
İyileşmesi yıllar alabilecek perthes hastalığı, sıklıkla yürümede zorluk şikâyeti ile hekime başvurulur. Kalçada bulunan uyluk kemiğinin (femur) beslenmesinin bozularak gücünü yitirmesi durumunda meydana gelmektedir. Uyluk kemiğini hedef alan perthes hastalığında, vücut hasar görmüş uyluk kemiği başını onarmaya çalışırken bir yandan da onarım sürecindeki kemik henüz güçsüz ve dayanıksız olduğundan günlük aktiviteler sırasında hareketleri gerçekleştirmekte güçlük çeker ve kırılabilir. Bu durumda uyluk başı kırık ile beraber çöker ve deformasyona uğrar. Uyluk başında bulunan kemikleşme çekirdeği, kemiğin büyümesini sağlar ve bu bölgeye kan akışının durması sebebiyle büyüme durur. Bu da bacakta kısalık meydana getirir ve kişide perthes hastalığını oluşurur.
Özellikle çocukların %10’luk bir kesiminde ikinci kalçanın etkilenmesi de söz konusu olmaktadır.
Perthes Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
Perthes hastalığı başlangıçta belirtileri hafif seyreden bir hastalıktır. Bazen belirti göstermezken, bazen de hafif kalça ve diz ağrılarıyla gündeme gelebilir. Bu nedenle çocuklar ve aileler tarafından ciddiye alınmaz ve geçici olduğu düşünülür. Bu hastalığın yaygın belirtileri ise şu şekilde sıralanabilir:
- Kalça ve dizde oluşabilecek ağrılar
- Topallama ve yürümede aksama
- Bacak çapında incelme ve bacağın gelişiminde durma
- Bacaklarda şişme
- Bacağın kısalması
- Eklem hareketlerinde oluşan güçlük
Yukarıda belirtilen perthes hastalığının yaygın belirtileri olmakla birlikte bu belirtiler kişiye ve durumlara göre değişiklik gösterecektir. Hastalığın başlangıcında hafif seyreden belirtiler, zaman zaman şiddetlenebilir ya da daha da hafifleyebilir.
Perthes hastalığında erken tanı büyük önem taşıdığı için kalça ve diz bölgesinde ağrı şikayeti olan çocukların en kısa sürede bir ortopedi uzmanına muayene ettirilmesi önem teşkil eder.
Perthes Hastalığında Tanı Nasıl Konur?
Perthes hastalığında tanı nasıl konulur sorusunu yanıtlamak gerekirse, hastalığın tanısını koyma süreci uzman bir ortopedi doktoru tarafından fiziki muayene ile birlikte alınan hasta öyküsü ile başlar. Bu süreçte radyografiden alınacak bulgular önem taşır. Hastalığın erken dönemlerinde MR (manyetik rezonans) incelemeleri tanı koyulmasında işlevsel olur. Radyolojik bulguların normal bir manzara çizmesi durumunda ve vücutta bulunan ağrı ve aksamaların 10 günlük süre zarfında geçmemesi durumunda MR ve tomografi tetkiklerinden faydalanılabilir. Bu incelemelerin ardından perthes hastalığı teşhisi koyulursa tedavi sürecinde en kısa zamanda başlanılmalı ve süreç titizlikle yönetilmelidir.
Perthes Hastalığının Evreleri
Perthes hastalığının gerçekleşebilecek 4 evresi bulunmaktadır.
1. Evre: (H3)Hastalığın kendini ilk gösterdiği süreçtir. Bu evrede hastada bir belirti gözlemlenmeyebilir. Hastalığın teşhis edilmesi için ancak radyolojik görüntüler aracılığıyla mümkündür.
2. Evre: (H3)Bu evre kapsamında hastalığın erken dönem belirtileri oluşabilir. Hasta çoğunlukla bu evrede hekime başvurur.
3. Evre: (H3)Hastalık belirtilerini daha net bir şekilde gösterir. Bu evrenin sonuna doğru uyluk kemiği başında kemik dokusu hasarı belirgin bir şekilde görülür.
4. Evre: (H3)Hastalığın son evresinde, eğer hastalık ilerlerse ve tedavi edilmezse kalça ekleminde kalıcı hasar oluşabilir. Osteoartrit oluşmasıyla beraber hastalık ciddi bir hal almışsa hastaya cerrahi müdahale ile erken yaşta yapay kalça eklemi takılması gerekebilir. Tedavi sürecindeki asıl amaç vücudun kemik dokusunu yenilemesine yardımcı olmak ve uyluk kemiği başının kalça ekleminde bulunan yuva içerisinde kalmasını sağlamaktır.
Perthes Hastalığı Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Perthes hastalığının tedavisinde, femurun beslenememesi ve zarar görmesi sebebiyle bazen bir kısmında bazen de bütününde kemik ölümü yani nekroz görülür. Vücut bu hasarlı kemiği ortadan kaldırır ve kemiği yeniden yapılandırır. Yeniden yapılanma sırasında femur başı bulunduğu kalıba göre şekil alır. Bu nedenle tedavi sürecinde kalça eklemini yuva kısmının içinde tutmak amaçlanır.
Hastalığın tedavisinde temel amaç ise eklem hareketlerinin açıklığının korunmasını sağlamaktır. Bu durum başın bütünüyle gelişebilmesi için önemlidir. Anti-inflamatuvar ilaçlar ve istirahat iyileşme sürecine katkı sağlar. Perthes hastalığının tedavi süreci yaklaşık 2 yılı aşkın bir süreyi kapsar. Bu süre zarfında hastanın spor aktivitelerinde bulunması, atlaması ya da zıplaması ya da kalçayı aşırı derecede çalıştıracak hareketlerde bulunması sakıncalıdır ve bu durumlardan kaçınılmalıdır. Bunun dışında günlük aktivitelerin gerçekleştirilmesi sorun teşkil etmemektedir. Hastalığın seyrinin 2 yıldan fazla bir süre olduğu için çocukların alçı ve ortez tedavilerine uyum sağlaması zordur. Bu sebeple genelde ortopedi hekimleri hastayı cerrahi müdahaleye yönlendirirler.
Bununla beraber, femur başı topunu yuvada tutmak amacıyla alçı uygulaması, ortez kullanımı ve cerrahi müdahaleler ortopedi uzmanları tarafından kullanılan bir diğer alternatif yöntemler olarak açıklanabilir.