Beyincik sarkması, tıbbi adıyla Chiari malformasyonu, beyinciğin bir kısmının kafatasının alt kısmındaki foramen magnum adı verilen açıklıktan aşağıya doğru sarkarak omurga kanalına girmesiyle oluşan bir durumdur. Beyincik, motor hareketlerin kontrolü, denge, koordinasyon ve kas tonusu gibi hayati işlevlerden sorumludur. Bu anatomik bozukluk, beyin-omurilik sıvısının (BOS) dolaşımını engelleyerek basınç artışı, sinir sistemi sorunları ve çeşitli nörolojik semptomlara neden olabilir.
Beyincik sarkması, genellikle doğuştan gelen yapısal bir problem olsa da, kafa travmaları veya enfeksiyonlar gibi edinsel nedenlerle de gelişebilir. Rahatsızlık, hastalığın tipine ve şiddetine bağlı olarak farklı belirtilerle ortaya çıkar. Beyincik sarkması, omurga sıvısı dolaşımını etkileyebilir ve bu da siringomyeli gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir.
Beyincik sarkması hakkında daha fazla bilgi edinmek ve belirtileri tanımak, hastalığın erken teşhisi ve yönetimi açısından önemlidir.
Serebellum (Beyincik) Nedir?
Beyincik, beynin arka alt kısmında, beyin sapının hemen üzerinde yer alan ve motor kontrol, denge, kas tonusu ve koordinasyon gibi hayati işlevleri yöneten bir yapıdır. Beyincik, vücudun hareketlerini koordine etmekle kalmaz, aynı zamanda ince motor becerilerin öğrenilmesi ve düzenlenmesinde de kritik bir rol oynar. Örneğin, yazı yazmak, bir enstrüman çalmak veya bir spor hareketini gerçekleştirmek gibi beceriler, beyinciğin düzgün çalışması sayesinde mümkün olur.
Beyinciğin işlevleri yalnızca motor kontrolle sınırlı değildir; aynı zamanda duyusal girdileri entegre ederek vücudun dengesini sağlar ve hareketlerin doğru bir şekilde zamanlanmasına yardımcı olur. Beyincik, vücudun iç ve dış çevresiyle uyumlu bir şekilde çalışmasını destekler.
Beyincik sarkması, bu önemli yapının doğru pozisyonda bulunmamasına ve omurga kanalına doğru kaymasına neden olarak işlevlerini yerine getirmesini zorlaştırabilir. Bu durum, vücut dengesinde bozulmalara, motor kontrol kayıplarına ve kas tonusu ile ilgili sorunlara yol açabilir. Beyincik, düzgün çalışmadığında, kişinin yaşam kalitesi ciddi şekilde etkilenebilir ve nörolojik belirtiler ortaya çıkabilir.
Beyinciğin hayati işlevlerini anlamak, beyincik sarkmasının neden bu kadar önemli bir rahatsızlık olduğunu kavramak açısından kritik bir adımdır.
Beyincik Sarkması Belirtileri Nelerdir?
Beyincik sarkması belirtileri, rahatsızlığın türüne, şiddetine ve beyincik ile omurilik üzerindeki baskının derecesine göre değişiklik gösterebilir. Beyincik sarkması, nörolojik ve fiziksel semptomlarla kendini gösterir ve belirtiler genellikle zamanla kötüleşebilir. Beyincik sarkmasının en yaygın belirtileri:
Şiddetli Baş Ağrıları: Beyincik sarkması olan kişilerde, özellikle öksürme, hapşırma veya ıkınma sırasında artan şiddetli baş ağrıları sıkça görülür.
Boyun Ağrısı ve Sertlik: Beyincik sarkması boyun bölgesinde ağrı ve sertliğe yol açabilir. Bu durum genellikle uzun süreli oturma veya fiziksel zorlanmalarla artar.
Kol ve Bacaklarda Uyuşma ve Güçsüzlük: Beyincik sarkması, sinir sistemine baskı yaparak uzuvlarda karıncalanma, uyuşma veya güç kaybına neden olabilir.
Denge Kaybı ve Baş Dönmesi: Beyincik, dengeyi sağlayan ana yapılardan biridir. Beyincik sarkması, denge kaybı ve baş dönmesi gibi semptomlara yol açabilir.
Görme Problemleri: Beyincik sarkması çift görme, bulanık görme veya odaklanmada güçlük gibi görme sorunlarına neden olabilir.
Kulaklarda Çınlama ve İşitme Kaybı: Beyincik sarkması, kulaklarda çınlama, basınç hissi ve işitme kaybı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.
Yutma Güçlüğü ve Konuşma Problemleri: Beyincik sarkması olan kişilerde yutma sırasında boğulma hissi veya konuşmada zorluk gibi semptomlar ortaya çıkabilir.
Bu belirtiler kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve bazı hastalarda yalnızca hafif semptomlar görülürken, bazı hastalarda ciddi nörolojik sorunlar ortaya çıkabilir. Beyincik sarkması belirtilerinin doğru bir şekilde değerlendirilmesi, tanı ve tedavi süreci için kritik öneme sahiptir. Erken teşhis, bu belirtilerin kontrol altına alınmasında büyük rol oynar.
Beyincik Sarkması Tip I Belirtileri
Beyincik sarkması Tip I, en yaygın görülen türdür ve genellikle daha hafif semptomlarla ortaya çıkar. Bu tip, beyinciğin alt kısmının (tonsil) foramen magnumdan omurilik kanalına doğru sarkmasıyla karakterizedir. Belirtiler genellikle ergenlik veya erken yetişkinlik döneminde fark edilir ve zamanla şiddetlenebilir. Beyincik sarkması Tip I'in en yaygın belirtileri:
Baş Ağrısı: Özellikle öksürme, hapşırma veya fiziksel efor sırasında şiddetlenen baş ağrıları Tip I beyincik sarkmasının en belirgin semptomlarından biridir.
Boyun Ağrısı: Boyun bölgesinde sürekli ağrı veya sertlik hissi sıkça görülür.
Kol ve Bacaklarda Karıncalanma: Uyuşma, karıncalanma veya hafif güç kaybı özellikle üst ekstremitelerde daha sık hissedilir.
Denge Problemleri: Denge kaybı, baş dönmesi ve yürüme sırasında koordinasyon sorunları yaygındır.
Görme Bozuklukları: Bulanık görme, çift görme veya odaklanmada zorluk yaşanabilir.
Kulaklarda Çınlama ve İşitme Sorunları: Kulaklarda çınlama, basınç hissi veya hafif işitme kaybı meydana gelebilir.
Yutma Güçlüğü: Gıdaların yutulmasında zorluk veya boğulma hissi görülebilir.
Uyku Apnesi: Nefes alıp vermede düzensizlik ve gece boyunca sık uyanmalar gibi uyku problemleri yaşanabilir.
Beyincik sarkması Tip I belirtileri genellikle yavaş yavaş ortaya çıkar ve kişi semptomları uzun süre fark etmeyebilir. Semptomlar fiziksel aktiviteler, travmalar veya yaşla birlikte artış gösterebilir. Bu belirtilerin erken teşhisi ve uygun tedavisi, komplikasyonların önlenmesi açısından büyük önem taşır.
Beyincik Sarkması Tip II Belirtileri
Tip II beyincik sarkması, doğuştan gelen yapısal sorunlarla ilişkili bir durumdur ve genellikle spina bifida gibi omurga kapanma defektleriyle birlikte görülür. Bu tür beyincik sarkması, beyin sapı ve beyinciğin daha büyük bir kısmının omurga kanalına doğru sarkmasıyla karakterizedir. Tip II beyincik sarkması, Tip I'e kıyasla daha ciddi belirtilerle kendini gösterir. Tip II beyincik sarkmasının yaygın belirtileri:
Şiddetli Yutma Güçlüğü ve Solunum Problemleri: Yutkunmada zorluk, gıda ve sıvıların yanlış yöne gitmesi veya nefes almada güçlük gibi semptomlar sıklıkla görülür.
Kas Güçsüzlüğü ve Hareket Kısıtlılığı: Özellikle alt ekstremitelerde belirginleşen kas zayıflığı, hareket kısıtlılığına ve denge sorunlarına yol açabilir.
Skolyoz (Omurga Eğriliği): Tip II beyincik sarkması olan kişilerde omurga eğriliği sıkça görülür ve skolyoz rahatsızlığının ilerlemesine neden olabilir.
Büyüme ve Gelişim Gerilikleri: Doğumsal anormallikler ve beyin gelişimi üzerindeki etkiler nedeniyle çocuklarda büyüme geriliği ve motor beceri kazanımında gecikmeler yaşanabilir.
Ciddi Nörolojik Semptomlar: Beyin sapı ve omurilik üzerindeki baskı nedeniyle kas-iskelet sistemi problemleri, his kaybı, reflekslerde azalma veya sinir hasarı belirtileri ortaya çıkabilir.
Tip II beyincik sarkması genellikle doğum sırasında veya kısa bir süre sonra teşhis edilir. Belirtiler, yaş ilerledikçe daha belirgin hale gelebilir ve yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Erken teşhis ve doğru tedavi yöntemleri, bu ciddi belirtilerin kontrol altına alınmasında hayati önem taşır.
Beyincik Sarkması Tip III
Tip III beyincik sarkması, Chiari malformasyonunun en nadir ve en ciddi formudur. Bu türde beyinciğin büyük bir kısmı, hatta bazen beynin diğer yapıları, kafatasındaki doğal açıklıktan dışarı çıkarak omurilik kanalına iner. Tip III beyincik sarkması, doğumdan itibaren belirgin ve ciddi semptomlara neden olur ve genellikle diğer doğumsal anomalilerle ilişkilidir. Tip III beyincik sarkmasının en yaygın belirtileri:
Doğuştan Nörolojik Hasarlar: Beyincik ve beyin sapının ciddi şekilde yer değiştirmesi nedeniyle nörolojik işlevlerde bozulmalar görülür. Bu durum motor becerilerin kazanılmasını ve sinir sistemi işlevlerini ciddi şekilde etkiler.
Fiziksel Deformasyonlar: Tip III beyincik sarkması olan kişilerde kafa şekil bozuklukları ve omurga anomalileri gibi fiziksel deformasyonlar sık görülür.
Solunum Yetmezliği ve Ciddi Hareket Kısıtlılıkları: Beyin sapı üzerindeki yoğun baskı nedeniyle solunum yetmezliği gelişebilir. Kas zayıflığı ve hareket kısıtlılıkları, yaşam kalitesini ciddi şekilde düşüren önemli semptomlardır.
Tip III beyincik sarkması, genellikle yaşamla bağdaşmayan ağır komplikasyonlarla seyreder ve erken müdahale gerektirir. Tedavi seçenekleri sınırlı olsa da, semptomların yönetimi ve hastanın yaşam kalitesinin artırılması için multidisipliner bir yaklaşım benimsenir. Bu form, Chiari malformasyonunun en ciddi tipi olarak tıp literatüründe yer almaktadır.
Beyincik Sarkması Çeşitleri Nelerdir?
Chiari malformasyonu, beyincik sarkmasının farklı derecelerine ve etkilerine göre dört ana grupta sınıflandırılır. Her bir tip, beyincik ve beyin sapının omurga kanalına yer değiştirme derecesine bağlı olarak farklı özellikler gösterir:
Tip I: Tip I, en yaygın görülen beyincik sarkması türüdür. Bu durumda, beyinciğin alt kısmı (tonsil), foramen magnumdan hafifçe omurilik kanalına doğru sarkar. Belirtiler genellikle çocukluk veya yetişkinlik döneminde ortaya çıkar ve hafif nörolojik semptomlarla kendini gösterebilir. Tip I, genellikle ciddi bir cerrahi müdahale gerektirmez.
Tip II: Tip II, beyincik ve beyin sapının omurilik kanalına girdiği daha ciddi bir formdur. Spina bifida gibi doğuştan gelen omurga defektleriyle ilişkilidir. Bu tipte belirtiler daha ağırdır ve solunum problemleri, yutma zorlukları gibi ciddi nörolojik semptomlar görülebilir. Tip II, genellikle doğum sırasında teşhis edilir.
Tip III: Tip III, beyinciğin ve beyin dokusunun büyük bir kısmının kafatasından omurga kanalına doğru çıkmasıyla karakterizedir. Bu tip beyincik sarkması en nadir görülen ancak en ağır formdur. Doğuştan nörolojik hasarlar, fiziksel deformasyonlar ve solunum yetmezliği gibi ciddi komplikasyonlara yol açar. Tip III, yaşam kalitesini ciddi şekilde etkiler ve genellikle yaşamla bağdaşmayan durumlara neden olabilir.
Tip IV: Tip IV, beyinciğin gelişiminin eksik olması veya hiç gelişmemesi durumudur. Bu durum, beyincik dokusunun azlığı veya yokluğu nedeniyle motor beceri kayıpları, ciddi nörolojik bozukluklar ve yaşamla bağdaşmayan komplikasyonlara yol açar. Tip IV çok nadir görülür.
Bu dört ana tip, beyincik sarkmasının farklı şekillerde seyredebileceğini gösterir. Erken teşhis ve doğru tedavi, özellikle Tip I ve Tip II vakalarında, hastaların yaşam kalitesini artırmada önemli bir rol oynar. Tip III ve Tip IV gibi daha ciddi formlar için ise semptom yönetimi ve destekleyici tedaviler uygulanır.
Beyincik Sarkması Nedenleri Nelerdir?
Beyincik sarkmasının oluşumunda, doğuştan gelen yapısal bozukluklar ve yaşam boyunca edinilmiş faktörler etkili olabilir. Bu nedenler, rahatsızlığın türüne ve şiddetine bağlı olarak farklılık gösterir. Beyincik sarkmasının en yaygın nedenleri şunlardır:
Doğuştan Gelen Nedenler: Beyincik sarkması çoğunlukla doğuştan gelir ve genetik veya yapısal anormalliklerle ilişkilidir:
- Genetik Yatkınlık: Aile öyküsü olan kişilerde beyincik sarkması riski daha yüksektir. Bu, genetik faktörlerin rahatsızlığın gelişiminde önemli bir rol oynayabileceğini gösterir.
- Yapısal Bozukluklar: Beynin ve kafatasının doğum sırasında normal gelişememesi, beyinciğin yerinden kaymasına neden olabilir. Bu durum genellikle Tip II ve Tip III beyincik sarkması vakalarında daha yaygındır.
Edinsel Nedenler: Doğumdan sonra edinilen faktörler de beyincik sarkmasına yol açabilir:
- Kafa Travmaları: Kafaya alınan darbeler veya kazalar, beyinciğin foramen magnumdan sarkmasına neden olabilir.
- Omurga Sıvı Basıncındaki Değişiklikler: Omurilik sıvısındaki dengesizlikler, beyinciğin hareket etmesine ve foramen magnumdan aşağı kaymasına sebep olabilir.
- Tümörler: Beyin veya omurilik bölgesindeki tümörler, beyinciğe baskı yaparak sarkmasına yol açabilir.
- Enfeksiyonlar: Beyin ve omurilik enfeksiyonları, beyinciğin pozisyonunu etkileyerek sarkma riskini artırabilir.
Doğumsal nedenler genellikle Tip II ve Tip III beyincik sarkması vakalarında daha yaygınken, edinsel nedenler genellikle Tip I beyincik sarkması ile ilişkilidir. Her iki durumda da erken teşhis ve doğru tedavi, beyincik sarkmasının neden olduğu semptomların kontrol altına alınması açısından önemlidir.
Beyincik sarkmasının nedenlerinin doğru bir şekilde belirlenmesi, tedavi sürecinde uygun yaklaşımın seçilmesini sağlar ve hastalığın seyrini olumlu yönde etkiler.
Beyincik Sarkması Tanısı Nasıl Konur?
Beyincik sarkmasının tanısı, hastanın semptomlarının değerlendirilmesi ve detaylı görüntüleme yöntemleriyle kesinleştirilir. Tanı koyma sürecinde kullanılan yöntemler şunlardır:
Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): MRG, beyincik sarkmasının yerini ve şiddetini tespit etmek için en yaygın kullanılan görüntüleme yöntemidir. Beyinciğin omurilik kanalına sarkma derecesini göstererek doktorların kesin bir tanı koymasını sağlar. Ayrıca, omurga sıvısının dolaşımını ve omurilik üzerindeki olası etkileri değerlendirmek için kullanılır.
Bilgisayarlı Tomografi (BT): BT, kafatası tabanı ve kemik yapılarının incelenmesinde etkili bir yöntemdir. Beyincik sarkmasının neden olduğu yapısal değişiklikleri ve kemik deformasyonlarını detaylı bir şekilde gösterir.
Nörolojik Muayene: Doktor, hastanın kas gücünü, reflekslerini, hareket kabiliyetini ve denge durumunu değerlendirir. Beyincik sarkması, sinir sistemi üzerinde baskı oluşturduğundan bu tür fiziksel değerlendirmeler, belirtilerin şiddetini anlamada yardımcı olur.
Klinik Değerlendirme: Hastanın yaşadığı semptomlar detaylı bir şekilde değerlendirilir. Baş ağrıları, denge problemleri, yutma güçlüğü ve diğer nörolojik semptomlar, tanıya giden önemli ipuçları sunar.
İleri Görüntüleme ve Testler: Gerekli durumlarda, omurilik sıvısının dolaşımını incelemek için MRG'nin yanı sıra özel sıvı akışı testleri yapılabilir. Bu testler, siringomyeli veya diğer komplikasyonları değerlendirmede faydalıdır.
Beyincik sarkmasının doğru bir şekilde teşhis edilmesi, tedavi sürecinin belirlenmesi açısından kritik öneme sahiptir. Görüntüleme ve nörolojik muayenelerin birlikte değerlendirilmesi, hastalığın tipini ve şiddetini anlamada etkili bir yol sağlar. Erken teşhis, komplikasyonların önlenmesi için büyük önem taşır.
Beyincik Sarkması Nasıl Tedavi Edilir?
Beyincik sarkmasının tedavisi, hastalığın tipi, semptomların şiddeti ve beyincik ile omurilik üzerindeki baskının derecesine bağlı olarak değişir. Tedavi yöntemleri, semptomların hafifletilmesi, komplikasyonların önlenmesi ve yaşam kalitesinin artırılmasını hedefler. Beyincik sarkması tedavisinde kullanılan başlıca yöntemler:
İlaç Tedavisi: Beyincik sarkmasına bağlı baş ağrıları, kas ağrıları ve diğer semptomların hafifletilmesi için ilaçlar reçete edilebilir. Bu yöntem, genellikle semptomların hafif olduğu vakalarda uygulanır.
Fiziksel Terapi: Fiziksel terapi, dengeyi geliştirmek, kasları güçlendirmek ve hareket kabiliyetini artırmak için önerilir. Bu tedavi yöntemi, özellikle cerrahi gerektirmeyen hafif vakalarda etkilidir.
- Denge Egzersizleri: Yürüme ve hareket kabiliyetini geliştirmek için kullanılır.
- Kas Güçlendirme: Özellikle boyun ve sırt kaslarının güçlendirilmesi için özel programlar uygulanır.
- Esneklik Çalışmaları: Kas gerginliğini azaltarak hareket kabiliyetini artırır.
Cerrahi Müdahale: Semptomların şiddetli olduğu ve ilaç veya fiziksel terapinin yetersiz kaldığı durumlarda cerrahi müdahale gerekir. Dekompresyon ameliyatı, beyincik sarkmasının en yaygın cerrahi tedavi yöntemidir.
Semptom Yönetimi ve Destekleyici Bakım: Bazı durumlarda, beyincik sarkmasının tedavisi için cerrahi müdahale mümkün olmayabilir. Bu tür vakalarda semptom yönetimi ve yaşam tarzı düzenlemeleri önem kazanır:
- Ergonomik Düzenlemeler: Günlük yaşamda doğru oturma ve duruş alışkanlıkları edinmek.
- Düzenli Kontroller: Hastalığın ilerlemesini izlemek ve komplikasyonları önlemek.
Beyincik sarkmasının tedavisi, semptomların şiddetine ve hastalığın tipine göre özelleştirilir. Erken teşhis, komplikasyonları önlemek ve yaşam kalitesini artırmak için büyük önem taşır. Tedavi sürecinde, bir nöroloji veya beyin cerrahisi uzmanı tarafından yönlendirilmek, en uygun yöntemin seçilmesini sağlar.
Beyincik Sarkması Komplikasyonları Nelerdir?
Tedavi edilmediğinde veya ilerleyen vakalarda, beyincik sarkması ciddi komplikasyonlara neden olabilir. Bu komplikasyonlar hem nörolojik işlevlerin hem de genel yaşam kalitesinin bozulmasına yol açabilir. Beyincik sarkmasının en yaygın komplikasyonları:
Siringomyeli: Omurilikte sıvı dolu kistlerin (siring) oluşmasıdır. Bu durum, omurilik üzerinde baskı yaratarak his kaybı, kas güçsüzlüğü ve hareket kısıtlılığına neden olabilir. Siringomyeli, beyincik sarkmasının uzun vadeli komplikasyonlarından biridir ve genellikle cerrahi müdahale gerektirir.
Nörolojik Fonksiyon Kaybı: Beyincik sarkması nedeniyle beyinciğin ve omuriliğin sürekli baskı altında kalması, kalıcı sinir hasarına yol açabilir. Bu durum, uzuvlarda his kaybı, reflekslerin azalması, denge sorunları ve motor beceri kayıplarıyla kendini gösterir.
Solunum Problemleri: Özellikle Tip II ve Tip III beyincik sarkması vakalarında, beyin sapı üzerindeki baskı solunum merkezini etkileyebilir. Bu durum, uyku apnesi, solunum düzensizlikleri ve ağır vakalarda nefes almada zorluk gibi sorunlara yol açabilir.
Kronik Ağrılar: Baş, boyun ve sırt bölgelerinde sürekli hissedilen ağrılar, beyincik sarkmasının yaygın komplikasyonlarıdır. Bu ağrılar, genellikle omurilik sıvısı dolaşımındaki sorunlar ve sinir sistemi üzerindeki baskı nedeniyle oluşur.
Beyincik sarkmasının komplikasyonları, erken teşhis ve doğru tedavi ile büyük ölçüde önlenebilir. Ancak tedavi edilmediğinde bu komplikasyonlar kalıcı hasarlara ve yaşam kalitesinin ciddi şekilde düşmesine neden olabilir. Bu nedenle, beyincik sarkması belirtileri fark edildiğinde zaman kaybetmeden bir uzmana başvurulmalıdır.
Beyincik Sarkması Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Beyincik sarkması ameliyatı, genellikle dekompresyon cerrahisi olarak bilinen bir prosedürle gerçekleştirilir. Ameliyatın temel amacı, beyinciğin ve omuriliğin üzerindeki baskıyı azaltarak semptomları hafifletmek ve beyin-omurilik sıvısının (BOS) düzgün bir şekilde akmasını sağlamaktır. Ameliyat sürecinde izlenen adımlar:
Foramen Magnum Genişletilmesi: Ameliyat sırasında, kafatasının alt kısmında bulunan foramen magnum adı verilen açıklık genişletilir. Bu işlem, beyinciğe ve omuriliğe daha fazla alan sağlayarak baskıyı azaltır.
Baskıya Neden Olan Dokuların Çıkarılması: Baskıya neden olan zarlar veya anormal dokular çıkarılır. Bu işlem, omurilik kanalındaki daralmayı hafifletmek ve beyinciğin serbest hareketine olanak tanımak için yapılır.
Omurilik Sıvısının Akışının Düzenlenmesi: Omurilik sıvısının dolaşımını sağlamak ve basıncı dengelemek için dural greft adı verilen bir zar genişletme işlemi yapılabilir. Bazı durumlarda, sıvının akışını kolaylaştırmak için şant yerleştirilmesi gerekebilir.
Ameliyatın Amacı: Bu prosedür, beyincik sarkmasının neden olduğu semptomları hafifletmek, sinir hasarını önlemek ve omurilik sıvısının normal akışını tekrar sağlamak için uygulanır. Ameliyat sonrası iyileşme süreci, hastalığın tipi ve şiddetine bağlı olarak değişebilir.
Riskler ve Beklentiler: Her cerrahi işlemde olduğu gibi, beyincik sarkması ameliyatının da bazı riskleri vardır. Kanama, enfeksiyon veya nörolojik komplikasyonlar gibi yan etkiler görülebilir. Ancak uzman bir cerrah tarafından yapılan ameliyatlar, genellikle başarılı sonuçlar verir ve hastaların yaşam kalitesini önemli ölçüde artırır.
Beyincik sarkması ameliyatı, uygun adaylar için etkili bir tedavi yöntemidir. Bu prosedür, semptomların hafifletilmesi ve hastalığın ilerlemesinin önlenmesi açısından hayati bir öneme sahiptir. Ameliyat sonrası düzenli kontroller ve fiziksel rehabilitasyon, iyileşme sürecini destekler.