İş hayatında ortaya çıkan kronik stres, kimi zaman baş etme mekanizmalarını aşarak ruh sağlığının bozulmasına yol açabiliyor. İşyerinde yaşanan stresin yönetimi için hem işverene hem de çalışana önemli görevler düşüyor. Uzmanlara göre işverenler uygun ve huzurlu bir çalışma ortamı sağlamalı, çalışanlar ise zaman yönetimi yapabilmeli, aciliyet ve önem sırası oluşturmalı.
Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu’nun girişimi ile 1992 yılından bu yana her yıl 10 Ekim, "Dünya Ruh Sağlığı Günü" olarak kutlanıyor. Öncelikli hedefi ruh sağlığı konusunda kamu bilinci oluşturmak ve bu süreçte ruhsal bozukluklara karşı koruyucu çalışmaların ve tedavi hizmetlerinin tanıtılmasını ön plana çıkarmak olan Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün bu yılki teması “işyerinde ruh sağlığı” olarak belirlendi.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Emre Tolun Arıcı, iş hayatında ruh sağlığının önemine dikkat çekti.
İnsanların ruh sağlığını etkileyen çevresel faktörlerin başında iş ve aile yaşamı geldiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Emre Tolun Arıcı, “Bu alanlarda hafif şiddette de olsa kronik stres, baş etme mekanizmalarını aşarak ruh sağlığının bozulmasına neden olmaktadır. İşyerlerinde günümüzün büyük kısmını geçiririz. Hayatımızın önemli bir kısmını hem direk hem de dolaylı olarak etkiler” dedi.
İyi ve doyumlu bir işin ihtiyaçlarımızı karşılamamız için gerekli maddi kaynağı sağlamanın yanında ruhsal olarak yeterli hissetmemizi sağladığını ve sorun çözme mekanizmalarımızı güçlendirdiğini kaydeden Yrd. Doç. Dr. Emre Tolun Arıcı, “Fakat işyerinde stres çalışanların motivasyonunun düşmesine, mutsuz olmalarına, değersiz yetersiz hissetmelerine, dikkat sorunlarına, uykusuzluğa, ağrılara, öfkeye, tükenmişliğe ve hatta ciddi psikiyatrik hastalıkların ortaya çıkmasına neden olabilmektedir. Bu hastalıkların başında depresyon gelir. Ayrıca anksiyete bozuklukları, uyum bozuklukları, somatizasyon, sigara- alkol bağımlılığı da gelişebilmekte, var olan psikiyatrik hastalıklar kötüleşebilmektedir” diye konuştu.
İşyerindeki olumsuzluklar ruh sağlığını etkiliyor
Yrd. Doç. Dr. Emre Tolun Arıcı, şunları söyledi:
“Çalışanlar sıklıkla işyerindeki olumsuzluklardan dolayı ruh sağlığı sorunları yaşamaktadırlar. Örneğin aşırı mesailer, zaman ya da hedef baskılı yoğun işler, kişinin görev tanımının olmaması, mobbing uygulanması, kariyer-maddi beklentileri karşılanmaması, işten atılma korkusu işyerlerindeki stresin başında gelmektedir. Bunlar dışında koşulları zor, tehlikeli ya da riskli işlerin kendisi de stres oluşturabilmektedir; madencilik, polislik, şiddete maruz kalan sağlık çalışanları gibi.
Özel hayattaki sıkıntılar da etkili oluyor
Çalışanların kendilerinden kaynaklı sorunlar da işyerinde ruh sağlığı sorunlarına neden olabilmektedir. Ailesel problemler etkileyebilmekte ya da kişilik yapılarından dolayı zorlanabilmektedirler. Rekabetçi, mükemmelliyetçi, aşırı sorumluluk sahibi, kaygılı, ilişkilerde aşırı duyarlı kişilik tipleri daha fazla stres yüklenebilmektedirler.”
Türkiye’de meslek seçimleri; eğitim sistemi, aile yönlendirmeleri ve yetersiz bilgilendirmeler nedeniyle yetenekler ve ilgi alanlarına paralel olmamaktadır. Ayrıca işsizliğin yaygın olması kişileri çaresiz hissettirmekte ve çalıştığı pozisyonda o işe uygun olmasalar da devam etmelerine neden olmaktadır. Bu sorunlar çalışanların motivasyonu düşürmekte ve kişilerin mutsuz çalışmasına neden olmaktadır.”
Aile ve sosyal yaşam ile iş hayatının yoğun etkileşim halinde olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Emre Tolun Arıcı, “İş hayatındaki ruhsal sorunların iş dışında da devam ettiğine şahit olmaktayız. Hayatın genelinden yeterinde keyif alamama, mutsuzluk, sosyalleşmek istememe, aileye tahammülsüzlük, tartışmalar, işle ilgili sorunları evde de düşünmeye devam etme, uzun mesailer nedeniyle aileye kendine yeterince vakit ayıramama, işyerinde yetersiz güvensiz hissetmenin aile ve arkadaş ilişkilerini de bozması sıkça rastladığımız durumlardır” dedi.
İşverene düşen görevler
İşverenlere çalışanlarının ruh sağlığını korumak adına önemli görevler düştüğünü kaydeden Yrd. Doç. Dr. Emre Tolun Arıcı, bunları şöyle sıraladı:
1. Uygun çalışma ortamı sağlanması. Fiziki koşulları rahat, kişilere konfor alanı sağlayan, güvenli çalışma ortamı motivasyonu artıracaktır.
2. Mobbingin engellenmesi, çalışanlar arasında iyi iletişimin kurulması
3. Ruhsal sorunların görmezden gelinmemesi, ruh sağlığı profesyonelleri ile temasın sağlanması, damgalanmanın önüne geçilmesi. Psikiyatrik hastalıklar tedavi edilmediğinde verimliliğin düşmesine, iş gücü kaybına, iş kazalarının artmasına neden olacaktır.
4. İşyerinde düzenli psikolog/psikiyatrist bulundurulması.
İşyerinde stresle başa çıkmak için
Yrd.Doç.Dr. Emre Tolun Arıcı, çalışanlara iş stresi ile baş etmeleri için de şu önerilerde bulundu:
1. Uyku ve beslenmenin düzenli olması
2. Aile ve arkadaşlara yeterince zaman ayırılması
3. Spor yapılması, hobi edinilmesi
4. İşte zaman yönetiminin iyi yapılması, aciliyet ve önem sırası oluşturulması
5. Gereğinde hayır denilebilmesi, görev dağılımı yapılabilmesi
6. İşyerinde iyi ilişkiler kurulması, işle ilgili sorunların paylaşılması
7. Gereğinde mola verilmesi, izin yapılması, yeterince dinlenilmesi
8. Kişisel faktörlerin fark edilmesi ve bununla ilgili psikolojik destek alınması
9. Gerektiğinde psikiyatriste başvurulması önemlidir.
Temeldeki sorunlar çözülmeli
Yrd. Doç. Dr. Emre Tolun Arıcı, kişilerin baş etme mekanizmalarının güçlenmesi, depresyon ya da tükenmişliklerinin tedavi edilmesi bazı sorunların ortadan kalkmasını, bazılarına ise işe yarar çözümler üretebilmeyi sağlayacağını ifade ederek “Bu nedenle iş stresini kabullenmeyip mutlaka yardım alınması gerekmektedir” uyarısında bulundu.