Pek çok kadın, anne olduktan sonra biraz hüzün ve kaygılı hisseder ve ruh halinde önemli farklılıklar görülebilir, bu farklılıklar lohusa depresyonu olarak adlandırılır. Lohusa depresyonu doğumdan sonraki ilk altı hafta içerisinde sinsi bir şekilde başlar ve birkaç ay içerisinde düzelme sağlar ancak 1-2 yıla kadar da devam edebilir. Bu depresyonun pek çok sebebi bulunur. Hamilelik zamanında artan östrojen ve progesteron hormonu yani adet döngüsü ve gebeliği korumakta olan cinsiyet hormonu seviyelerinin doğum ile beraber hızlı bir şekilde azalması ya da geç başlayan doğum sonrası depresyonda tiroit problemleri etken olabilir. Bunun ile birlikte B9 vitamini de doğum sonrası depresyonda etkili olabilmektedir.
Bu depresyon döneminde annenin kafası karışık olabilir, sürekli gözleri dolar ve dikkati dağınıktır, derin derin iç çekme durumu görülebilir ve bedenindeki her bölgenin ağrıdığını hissedebilir. Doğumun ardından hüzün olarak isimlendirilen bu durum normaldir. 1 hafta ya da 10 gün içerisinde anne bebeğine ve yeni yaşam alanına uyum sağlayarak nasıl davranması gerektiğini yavaş yavaş kavrayacaktır.
Annelik konusunda tecrübesi olmayan kadınlar için ilk zamanlarda yakın çevresinden bulacakları destek çok önemlidir. Gebeliği zor yaşayan ya da düşük tehlikesi geçiren ya da güçlükle hamile kalmış anneler bebeklerini her an kaybedeceklerini düşünüp gergin, kaygılı ve telaşlı olabilmektedir.
Lohusa Depresyonu Nedenleri Nelerdir?
Lohusa depresyonunun yol açtığı hormonal farklılıklar ile birlikte psikolojik sebeplerde gözlemlenmektedir. Bu psikolojik sebepler; stres, ikili ilişkiler ve sosyal yardım alımı ile bağlantılı şekilde doğumdan sonra farklılıklar yaşanabilir.
Yaşamlarını kendilerinden fazla dış etkenlerin yönettiğini düşünmekte olan annelerin doğumdan sonra depresyon bakımından daha fazla tehlike grubundadır. Doğumdan sonraki üç gün içerisinde hormonlart hamilelikten önceki seviyeye gelmektedir, kimyasal farklılıklara ek olarak bebek sahibi olmak ile bağlantılı olan sosyal ve psikolojik farklılıklar da depresyon tehlikesini çoğaltır.
Lohusa Depresyonu Belirtileri Nelerdir?
Bu evre, yoğun hüzün veya boşluk hissi, duyarsızlaşma, aşırı bitkinlik, enerji yoksunluğu ve bedensel şikayetler gibi durumların doğumdan sonra meydana gelebilecek depresyon belirtileri olarak karşımıza çıkar. Bunun ile birlikte aile, arkadaş ya da keyif veren aktivitelerden uzak olma, annenin bebeğini yeteri kadar sevmediğine inanması veya bebeğin beslenmesi ve uykusu ile ilgili duyulan şüpheler ile bebeğe zarar verme korkusu depresyon belirtisi olabilir. Diğer depresyon belirtilerini de şu şekilde sıralayabiliriz;
- Konsantrasyon zorluğu
- Bellek zayıflaması
- Psikomotor hareketliliğinin artışı
- Sinirli ruh hali ve kaygı
- Bulantı, kusma
- Panik atak ve iştah kaybı
- Uykusuzluk
- Bebeği reddetme
- Değersizlik duygusu
- Ölüm ve intihar düşüncesi
Lohusa Depresyonu Nasıl Tedavi Edilir?
Doğum sonrası depresyon belirtileri depresyonun şiddetine ve tipine göre çeşitlilik gösterir. Bundan dolayı depresyon ilaçları ya da eğitim içi bir yardım grubuna katılımak tedavi seçenekleri içinde yer alabilir. Emziren anneler depresyon döneminde ise uzman doktor kontrolünde ilaç kullanabilir.
Tedavi edilemeyen lohusa depresyonu anne ve bebek için tehlike oluşturabilir. Gebeliğin ardından depresyon yaşayan anneler bu durumu görmezden gelmemelidir. Yeni doğum yapan anneler günlük durumlar ile mücadele edemez, kendisine ya da bebeğe zarar vermeyi düşünebilir ve günün büyük bölümünü aşırı kaygılı, tedirgin ya da panik halinde geçiriyorsa kesinlikle profesyonel bir destek almalıdır. Lohusalık döneminde annenin yanında anlayışlı, deneyimli ve yardım edebilecek bir yetişkin olmalıdır.
Anne, bebek ile beraber eş ilişkilerinin tekrardan şekillenebilir bunun ile birlikte duygusal sorunlar yaşanabilir bu konuda kişiler önceden bilgilendirilmeli ve bu durumun geçici bir durum olduğu bilinmelidir.