Epilepsi Cerrahisi Nedir ?

Epilepsi cerrahisi, halk arasında sara hastalığı olarak da bilinen epilepsi durumunda düşünülen bir tedavi seçeneğidir. Epilepsi, sinir hücrelerinin anormal elektriksel aktivitesi nedeniyle meydana gelen nöbetlerle karakterize kronik bir hastalıktır. Epilepsi hastalarının büyük çoğunluğu ilaçlarla tedavi edilebilirken, ilaçlara yanıt vermeyen veya kontrol altına alınamayan hastaların yaklaşık %10'u cerrahi tedavilere ihtiyaç duyabilir. Bu cerrahi müdahaleler, beyindeki anormal elektrik aktivitesinin kaynağını belirleyerek ve etkisiz hale getirerek nöbet kontrolünü sağlamayı amaçlar.

Epilepsi cerrahisi, uygun adaylar için multidisipliner bir değerlendirme süreci sonucunda belirlenir ve beyin cerrahisi ile nöroloji uzmanları tarafından yönetilir.

Epilepsi Cerrahisine Uygunluk Nasıl Belirlenir?

Her epilepsi hastası için ameliyata ihtiyaç olmadığını belirtmek önemlidir. Genel olarak, yüksek dozda en az iki farklı ilaç tedavisine rağmen, 1 yıldan uzun süredir inatçı epilepsi atakları yaşayan hastalar, ameliyat için uygun adaylar olabilirler. 

Ameliyat kararı için hastaların öncelikle bir nöroloji uzmanı tarafından detaylı bir şekilde değerlendirilmesi gerekir. Bu değerlendirmeler, MR ve EEG tetkiklerinin deneyimli ve teknolojiye hakim bir merkezde yapılmasını içermelidir. Tedaviyi doğru bir şekilde belirleme öncesinde doğru bir karar verme, bu süreçte daha da önemlidir.

Bu değerlendirmelerin ardından uygunluk belirlenirse, beyin ve sinir cerrahisi ekibi ile nöroloji ekibi bir konsey oluşturarak hastanın durumu hakkında bir karara varır. Bu kararın ardından hasta ve yakınları detaylı bir şekilde bilgilendirilir. Epilepsi cerrahisi adaylarının belirlenmesi, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir ve hastaların uzman bir ekip tarafından değerlendirilmesi kritik öneme sahiptir.

Epilepsi Cerrahisinde Kullanılan Yöntemler Nelerdir?

Epilepsi cerrahisinde tercih edilen birkaç etkili yöntem bulunmaktadır: 

Mikroskopik Cerrahi: Beyinde epilepsi nöbetlerini tetikleyen odak bölgenin cerrahi müdahale ile çıkartılması veya elektriksel iletimin düzenlenmesini içerir. Nöronavigasyon ve gerektiğinde tomografi rehberliğinde uygulanabilen bu işlem, doğru endikasyonlarla yapıldığında yüksek başarı oranlarına sahiptir.

VNS (Vagal Sinir Stimülasyonu): Beyine dokunulmadan, boyun bölgesinden geçen Vagus sinirini uyaran bir pilin cilt altına yerleştirilmesini içerir. Mikroskopik cerrahiye göre daha düşük risk taşıyan bir seçenektir ve uygun hastalarda olumlu sonuçlar elde edilebilir.

DBS (Derin Beyin Stimülasyonu): Parkinson hastalığında da kullanılan bu yöntem, ameliyathane şartlarında beyinin belirli bölgelerine uyarıcı kabloların yerleştirilmesini içerir. Bu kablolar cilt altına yerleştirilen bir pile bağlanarak beyin elektriksel aktivitesinin düzenlenmesini sağlar. Bu yöntemin komplikasyon riski düşüktür.

Her bir yöntem, hastanın durumuna ve ihtiyaçlarına bağlı olarak seçilir. Hangi yöntemin uygulanacağına karar vermek için beyin cerrahisi ve nöroloji doktorları tarafından oluşturulan bir heyet, hastanın durumunu ayrıntılı bir şekilde değerlendirir ve en uygun tedavi seçeneğini belirler.

Epilepsi Ameliyatı Sonrası

Epilepsi ameliyatı sonrası süreç, hastanın genel sağlık durumu, kullanılan cerrahi yöntem ve teknolojiye bağlı olarak değişiklik gösterir. Operasyon sonrasında, hasta yoğun bakım ünitesinde gözlem altına alınabilir ve stabil duruma geldikten sonra normal bir bakım ünitesine transfer edilir. 

İlk haftalarda, düzenli sağlık takipleri yapılır, ilaçlar düzenli olarak verilir ve dozları ayarlanır. Rehabilitasyon programları, motor becerilerin ve kognitif fonksiyonların yeniden kazanılmasını desteklemek amacıyla uygulanabilir. Ameliyat sonrası kontroller düzenli olarak gerçekleştirilir ve beyin görüntüleme yöntemleri ile EEG gibi testler, beyin aktivitesinin izlenmesi için kullanılır. 

Yaşam tarzı değişiklikleri önerileri arasında düzenli uyku, sağlıklı beslenme, stresten kaçınma ve düzenli egzersiz bulunmaktadır. Her hasta farklı olduğu için, sağlık ekibi bireysel ihtiyaçlara uygun olarak ameliyat sonrası süreci yönetir ve hastanın en iyi şekilde iyileşmesini sağlamak için iş birliği yapar.

Hasta çok sık atak geçiriyorsa, bu ataklar hastanın yaşam kalitesini bozuyorsa, dışarı bile çıkamayacak hale geldiyse epilepsi cerrahisi akılda bulunulmalıdır. Yapılacak tetkiklerde deşarjın merkezi bulunursa hastaya cerrahi uygulanabilir.
Epilepsi cerrahisini ikiye ayırmak gerekir. Bunlar açık ve kapalı cerrahidir. Ameliyattan sonra hastanın nöroloji ile takibi çok önemlidir. İlaç tedavisi de nöroloji ile birlikte olmaktadır. Hastanın yoğun bakım süreci yoktur. 2 veya 3 gün sonra hastaneden çıkabilir. Cerrahi sonrası atakları kısaldı mı diye takip edilir. 2 yıl içinde de yine nöroloji ile değerlendirilir.
Epilepsi hastalarının hepsi cerrahi ameliyat olacak değildir. Dirençli epilepsi cerrahisi hastayı zor duruma düşüren bir konumda ise epilepsi cerrahisi her zaman gereklidir. Hastanın tamamen epilepsiden arınması söz konusu değildir. Cerrahi sonrası bilimsel sonuçlara göre yılda 1 veya 2 kere nöbet geçirdiğini düşünürsek cerrahinin başarılı olduğu söylenebilir. Epilepsi cerrahisinin asıl amacı hastayı kurtarmak ve hastalığın vücuda yayılmasını engellemektir.
Epilepsi ameliyatı yapılan kişilerde ağır bir enfeksiyon, uzun süre yorgunluk epilepsiyi tetikleyebilir. Epilepsi hastalarının ameliyat sonrası dikkat etmelerini öneririz. Ancak hastalarımız günlük hayatlarına devam ederler. Epilepsi cerrahisi olan hastalarımızı takip etmekteyiz. Hastalar günlük hayatlarına devam etmekte ve herhangi bir sorun yaşamamaktadırlar.
Ameliyat esnasında nereden ameliyat yapacağımız, hangi kıymetli dokuların yanından geçeceğimizi, beynin hassas bölgelerine yakın mıyız uzak mıyız bize yüksek teknoloji bildirmektedir. Yüksek teknoloji cerrahide elimiz ayağımızdır. Cerrahide en yüksek teknolojiyi kullanmaktayız. Hastaya hasar vermek riski yüzde 3 seviyesindedir.
Lezyon cerrahisinde hastaya çekilen EEG’de gözüken bir epileptik odak var ise oradan çıkarılmasıdır. Epilepsi odağının çevresel bağlantıları kesilir. Çevre dokularla olan ilişkisi kesilir. Bunların dışında epileptik bir odak bir tümörse veya bir damar yumağı ise ya da herhangi bir patolojik bir lezyon ise cerrahi her zaman gereklidir.
Mustafa BOZBUĞA
Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahı
Prof. Dr. Dr. Mustafa BOZBUĞA
Sizi Arayalım


Google Play Download_on_the_App_Store_Badge_TR_blk_100217