İltihaplanma olarak belirtilen inflamasyon, her insanda görülebilen ve bağışıklık sisteminin bedeni farklı rahatsızlık ya da yaralanmalara karşı savunmak için meydana getirdiği bir tepkimedir. Bedende gerçekleşen pek çok iyileşme sürecinin ana temeli inflamasyon oluşmasıdır. Bazı bireylerde meydana gelen inflamasyonun sebebi bağışıklık sistemi dokularının bedenin öteki sağlıklı hücrelerine karşı antikor üretmesi neticesinde meydana gelen otoimmün rahatsızlıklar olabilmektedir.
İnflamasyon yapısı kendi içinde akut ve kronik olarak 2 kategoriye ayrılır. Akut inflamasyon genel olarak kısa zamanda oluşan önemli bir inflamasyon durumunu tanımlamaktadır. Akut iltihaplanmalarda zaman iki haftadan kısadır ve semptomlar hızlı biçimde gelişir. Yeni başlayan rahatsızlık ve yaralanma gibi durumlarda meydana gelmesi akut inflamasyon olarak açıklanır.
Kronik inflamasyon ise genel olarak 6 haftadan daha fazla zaman, ağır gelişmekte olan fakat önemli seyreden bir iltihaplanma durumudur. Belirli bir yaralanma durumu ile bağlantılı olmayan bu durumun altında yatan sebep iyileşse bile devam edebilir. Uzun zamanlı stres halleri ve otoimmün rahatsızlıklar kronik inflamasyon sebepleri arasındadır.
İnflamasyon, zarar veren kimyasal maddeler, çevresel etkenler, travmalar, bulaşıcı rahatsızlıklara bağlı gelişen doku yanıtı şeklinde tanımlanmaktadır. Bu doku yanıtı yaraların iyi olması ve mikrobik rahatsızlıkların kontrol edilmesi adına önemli bir süreçtir.
İnflamasyon Belirtileri Nelerdir?
Bedenin belirli kısmında oluşan inflamasyon yapısal olarak 5 semptoma sahip olmaktadır. Bu kısımda meydana gelen ağrı, sıcaklık, kızarma, şişlik ve işlev yoksunluğu, inflamasyonun 5 özelliğini oluşturmaktadır. Öteki özel semptomlar bu durumun var olduğu kısımda veya farklı sebepten dolayı değişiklik gösterebilir.
Uzun zamanlı inflamasyonlar kronik inflamasyon şeklinde kategorize edilir. Akut inflamasyonun tersine kronik inflamasyonda semptomlar daha belli etmeden ilerler ve çeşitli rahatsızlıkların semptomları ile karıştırılabilir. Yorgunluk, ateşlenme, ağızda yara, ciltte döküntü, karın ağrısı ve göğüste ağrı gibi semptomlar, kronik inflamasyon belirtileri içindedir. Semptomlar orta veya ciddi bir şiddete olabilir ve genel olarak aylar ya da yıllar alan bir zaman dilimi süresince ilerleyebilir. Kronik inflamasyon altı değişik tıbbi durumunu takiben oluşabilmektedir;
- Akut inflamasyon ile ilerleyen enfeksiyon rahatsızlığına karşı bedenin bağışıklık yanıtının eksik olması
- Savunma dokuları tarafından engellenemeyen tanımlanamayan madde varlığı sırasında
- Otoimmün rahatsızlıkların sürecinde
- İltihaplanmanın seyrinin ayarlanması ile alakalı hücresel fonksiyonlarda bozukluk yaşanmasıyla meydana gelen “Ailesel Akdeniz Ateşi” gibi rahatsızlıklarda
- İltihaplanma durumunun kronikleşmiş bir süreklilik olması sebebi ile zaman ile yorgunluk, uyuşukluk ya da eklemlerde hareket kabiliyetinin azalması gibi çeşitli yakınmalar da rahatsızlık tablosuna eklenebilmektedir.
Kronik inflamasyon durumunda meydana gelebilecek semptomlar şu şekildedir;
- Bedende ağrılar
- Kronikleşmiş halsizlik
- Uyku bozuklukları
- Depresyon, anksiyete, kaygılanma ve çeşitli duygudurum hastalıkları
- Kabızlık, ishal, reflü gibi sindirim sistemi sorunları
- Kilo alıp verme dengesinin bozulması
- Devamlı enfeksiyon hastalıklarına yakalanma
İnflamasyon Tanısı Nasıldır?
Bedende inflamasyon gelişiminin takibinin yapılması iltihaplanma gibi bazı maddelerin kan dolaşımındaki oranında artış yaşanması bu maddeleri inflamasyonu teşhis aşamasında önemli kılar.
C-reaktif proteini inflamasyon ayıraçları CRP olarak kısaltılmaktadır. İlk hafızaya gelen maddelerdir. CRP oranı ileri yaşı olanları, aşırı kilolu ya da kanser rahatsızlığı olan kişilerde de yoğun olarak ortaya çıkabilir. CRP seviyesinin yüksek olması akut ve kronik inflamasyon durumlarında artış gösterebilir. gösterir.
Kanda sedimentasyon hızı testi ESR olarak kısaltılmaktadır. İltihaplanma durumuna bağlı kırmızı kan dokularının içerisinde olduğu tüpte oluşan çökme hızını inceler. ESR inflamasyonunun sebebini belirleyemez fakat hasta olan kişideki bu olayın sürecinin takip edilmesinde önemli bir roldedir.
Uzmanlar tarafından uygun görülmekte olan durumlarda bilhassa hasta olan kişilerin belirli kısımları ile alakalı belirti ve bulguların belirlenmesini takip etmek için manyetik rezonans görüntüleme ve X-ray gibi türlü radyolojik testler de uygulanabilir.
İnflamasyon Tedavisi Nasıldır?
Son yıllarda gerçekleştirilen çalışmalar bireyin hayat şekli ile inflamasyon seviyesi arasında bir bağlantı bulunduğunu göstermektedir. Fazla CRP seviyesine sahip kişilerin genellikle fiziki inaktif, kan şekeri oranı fazla ve sağlıklı beslenme alışkanlığına sahip olmaması bu neticeleri doğru çıkarmaktadır. Bu bireylerde hipertansiyon ve aşırı kilo gibi çeşitli sağlık problemlerine karşı da bir eğilim görülebilmektedir. Beslenme düzeninin uygun bir diyet ile değiştirilebilir. Buna ek olarak hafif bir egzersiz planlaması uygulanabilir.
Yaşam biçimi ve beslenmenin sağlıklı olması ile ilgili farklılıklar kronik inflamasyonun akışını iyi biçimde etkilemektedir. Kilo vermek iltihaplanma akışını düşürmek adına atılan sağlıklı bir adımdır. Aşırı yağlı besinler tüketmemek, doymuş yap içeren besinlerden uzak durmak, sebze ve meyve gibi besilerin fazla tüketilmesi uygun bir diyet yapmak inflamasyonun etkisini kaybetmesi için uygulanabilecek beslenme biçimi farklılıkları içindedir.
Kronikleşmiş inflamasyona neden olan rahatsızlık için uzmanlar farklı ilaçların reçetelendirmesini yapabilir. Önerilen ilaçların haricinde önemli seyirli iltihabi rahatsızlar ve lupus gibi otoimmün rahatsızlıkların tedavisi için kortikosteroid uygulaması planlanabilir.
İnflamasyon vücudun olağan bir bağışıklık fonksiyonu olarak görülse de kronikleşme yaşanan kısmın hasara uğramasına sebep olur. Bu süreçte bedende belirli bir semptom veya bulgu fark edilmesi durumunda bir uzmandan destek alınması gerekmektedir.