Cinsellik, biyolojik, psikolojik, sosyal, kültürel, geleneksel, ahlaki, dini, antropolojik, politik ve ekonomik boyutları olan karmaşık bir bütündür.
Cinselliğin biyolojik açıdan temel işlevi üremeyi sağlamak ve dolayısıyla insan neslinin devam etmesine imkân vermektir. Psikolojik düzeyde cinsellik, cinsel ilişkiden haz alma, sevgi, sevme ve sevilme gibi bireyin temel ihtiyaçlarının doyurulmasını amaçlamakta, bunlarla ilişkili olarak çeşitli bireysel davranışları ve insan ilişkilerini içermektedir.
Toplumsal düzeyde cinsellik, insan yaşamının pek çok yönü ile ilişkilidir: toplumun işleyişi, özelliği, değer yargıları, yasalar, sanat, tarih, cinslere verilen roller, üretim, eş seçme ve evlenme tercihleri gibi pek çok alan ile ilişki içindedir. Sağlıklı cinsel yaşam; kaygı ve suçluluk uyandırmayan, partnerlerin uyum içinde hazza yönelik duygu, düşünce ve davranış içinde olduğu, karşılıklı keyif alınan bir süreçtir. Cinsel yaşamda iki tarafında zevk alması esastır. Cinsel birşleşme sırasında karşılaşılan sorunlar varsa mutlaka uzman desteği alınmalı, ötelenmemeli, sorunun nedenleri anlaşılmalı, cinselliğe dair bilişsel çarpıtmalar giderilmeli, kendisini ve partnerini neyin mutlu ettiği anlaşılmalıdır.
Sağlıklı ve doyumlu bir cinsellik karşılıklı anlayış, hoşgörü ve iletişimle mümkündür. Birbirlerini cinsel anlamda çok iyi tanıyan çiftler yaşam boyunca zevkli heyecan dolu bir birliktelik yaşayabilirler.
Rust ve Golombok (1983) tarafından geliştirilen Golombok-Rust Cinsel Doyum Ölçeği (GRCDÖ), cinsel ilişkinin niteliğini ve cinsel işlev bozukluklarını değerlendirmeye yönelik bir ölçme aracıdır (akt., Tuğrul, Öztan ve Kabakçı, 1993). Sürekli bir eşi olan heteroseksüel bireylere ya da çiftlere uygulanmaktadır. Elde edilen toplam puan cinsel işlevlerin niteliği ile ilgili genel bir fikir vermekte, alt boyut puanları ise ilişkinin çeşitli yönleri ve tanı hakkında daha detaylı bilgiler ortaya koymaktadır (Tuğrul, Öztan ve Kabakçı, 1993).
Ölçeğin kadın ve erkek için hazırlanmış ve her biri 28 maddeden oluşan iki ayrı formu bulunmaktadır. Bu formlarda 5’i ortak olmak üzere 7 alt boyut yer almaktadır. Her iki formda ortak olan alt boyutlar; kaçınma, doyum, iletişim, dokunma ve ilişki sıklığı alt boyutlarıdır. Kadın formunda vajinismus ve orgazm bozukluğu (anorgazmi), erkek formunda ise erken boşalma (prematür ejakülasyon) ve empotans (erektil disfonksiyon) alt boyutları bulunmaktadır. Ayrıca her iki formda da bu alt boyutlar dışında kalan ancak cinsel ilişkinin niteliği ile ilgili dört madde yer almaktadır.