Gergin Omurilik Sendromu Nedir?

Gergin Omurilik Sendromu Nedir?

Aşağıdaki başlıklara tıklayarak, Gergin Omurilik Sendromu Nedir? alanındaki ilgili içeriklere kolayca ulaşabilirsiniz.

Gergin Omurilik Sendromu (Tethered Cord Syndrome), omuriliğin omurgaya anormal şekilde yapışarak gerilmesi sonucu ortaya çıkan bir nörolojik rahatsızlıktır. Bu durum, omurilik dokusunun hareket özgürlüğünü kısıtlar ve sinirlerde kalıcı hasara yol açabilir. Genellikle doğuştan gelen anomalilerle ilişkilendirilse de, cerrahi müdahaleler, travmalar ya da omurilikte oluşan tümör ve kistler de bu sendromun gelişmesine neden olabilir. Bel ve bacak ağrısı, kas zayıflığı, duyu kaybı, mesane ve bağırsak kontrol problemleri gibi belirtilerle kendini gösterir. Tanıda manyetik rezonans görüntüleme (MRI) gibi ileri görüntüleme teknikleri önemli bir rol oynar. Tedavi sürecinde en etkili yöntem cerrahi müdahaledir ve bu genellikle omuriliği serbest bırakarak semptomların hafifletilmesini hedefler. Erken tanı ve tedavi, sinir hasarını önlemek ve yaşam kalitesini artırmak açısından kritik öneme sahiptir.

Tedavi edilmeyen durumlarda ise sinir hasarı ilerleyerek hastanın hareket kabiliyeti ve yaşam kalitesi üzerinde daha ciddi etkiler yaratabilir. Cerrahi sonrası süreçte fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulamaları, kas gücünü artırmak ve fonksiyonel kayıpları en aza indirmek için önemlidir. Ayrıca mesane ve bağırsak kontrol sorunları yaşayan hastalarda ürolojik destek ve düzenli takip gerekebilir.

Gergin Omurilik Sendromu, genellikle çocukluk döneminde teşhis edilse de, yetişkinlerde de semptomlar ortaya çıkabilir. Özellikle omurga ile ilgili ağrı ve nörolojik şikayetleri olan bireylerde bu sendromun göz ardı edilmemesi gerekir. Uzman bir ekip tarafından yapılan detaylı muayene ve değerlendirmeler, erken müdahale şansı sunarak kalıcı hasar riskini en aza indirir. Modern tıbbi yaklaşımlar sayesinde, bu sendromla yaşayan bireyler için daha sağlıklı ve konforlu bir yaşam hedeflenmektedir.

Gergin Omurilik Sendromu Neden Olur?

Gergin Omurilik Sendromu, omuriliğin normalde serbestçe hareket etmesi gereken omurga kanalı içinde anormal şekilde yapışması ve gerilmesi sonucu oluşur. Bu durumun nedenleri doğuştan gelen ve sonradan gelişen faktörler olarak ikiye ayrılabilir. Doğumsal nedenler arasında spina bifida, lipomiyelomeningosel ve dermal sinüs traktı gibi omurilik ve omurga gelişimindeki anomaliler yer alır. Edinsel nedenler ise omurilik cerrahisi sonrası oluşan skar dokuları, tümör ve kistler, travmalar ve enfeksiyonları içerir. Nadiren, doğum sırasında oluşan yaralanmalar veya yaşlanmaya bağlı dokusal değişiklikler de bu sendromun oluşmasına yol açabilir. Gergin Omurilik Sendromu, erken teşhis ve müdahale edilmediğinde sinir hasarına ve ciddi nörolojik problemlere neden olabilir.

Gergin Omurilik Sendromu, omuriliğin serbest hareket etmesi gereken omurga kanalı içinde anormal şekilde yapışarak gerilmesi sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Bu rahatsızlığın nedenleri doğuştan gelen anomaliler ve sonradan gelişen çeşitli durumlar olarak iki ana başlık altında incelenebilir. Doğumsal nedenler, omurga ve

omuriliğin gelişiminde meydana gelen anomalilerden kaynaklanır. Bunların başında spina bifida gelir; bu durum omurganın kapanmaması sonucu omurilikte anormal yapılar oluşmasına neden olur. Lipomiyelomeningosel, omurilikte yağ dokusunun bulunması ve bu dokunun omurga ile bağlantılı olması nedeniyle gerginliğe yol açabilir. Dermal sinüs traktı ise deri ile omurilik arasında bir bağlantı oluşturarak sinir dokusunun gerilmesine zemin hazırlar.

Edinsel nedenler ise genellikle yaşamın ilerleyen dönemlerinde ortaya çıkar. Özellikle spina bifida gibi rahatsızlıkların cerrahi tedavisi sonrası oluşan skar dokuları, omuriliğin serbest hareketini engelleyerek gerginliğe neden olabilir. Tümörler, kistler ve omurga çevresindeki diğer anormal yapılar da omuriliğin yapışmasına ve gerilmesine yol açabilir. Ayrıca travmalar, omurga yaralanmaları ve enfeksiyonlar da omuriliğin hareket özgürlüğünü kısıtlayan faktörler arasındadır. Nadir olarak doğum sırasında yaşanan travmalar ve ileri yaşlarda dokuların elastikiyetini kaybetmesi de bu duruma neden olabilir.

Gergin Omurilik Sendromu, tedavi edilmediği takdirde sinir dokusunda kalıcı hasara, kas gücü kaybına, mesane ve bağırsak kontrol problemlerine neden olabilir. Bu nedenle, belirtiler fark edildiğinde zamanında tanı koymak ve tedaviye başlamak son derece önemlidir. Erken teşhis edilen vakalarda cerrahi müdahale ile omurilik serbest bırakılarak semptomların hafifletilmesi ve sinir hasarının önlenmesi mümkün olabilmektedir. Ancak, uzun süreli gerginlik durumlarında, oluşan sinir hasarının kalıcı olabileceği unutulmamalıdır. Gergin Omurilik Sendromu, multidisipliner bir yaklaşımla ele alınması gereken, dikkat ve özen gerektiren bir rahatsızlıktır.

Gergin Omurilik Sendromu (Tethered Kord Sendromu) Belirtileri Nelerdir?

Gergin Omurilik Sendromu (Tethered Cord Syndrome), omuriliğin anormal şekilde gerilmesi sonucu çeşitli nörolojik ve fiziksel belirtilerle kendini gösterir. Belirtiler, hastanın yaşına, omuriliğin gerilme derecesine ve sinir dokusunun maruz kaldığı hasara bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bu sendromun belirtileri genellikle çocukluk döneminde ortaya çıksa da, yetişkinlikte de semptomlar görülebilir.

Yaygın Belirtiler

Ağrı: Bel, sırt ve bacaklarda ağrı, özellikle hareket sırasında veya uzun süreli oturma durumunda artış gösterir.

Kas Güçsüzlüğü ve Hareket Problemleri:Alt ekstremitelerde kas zayıflığı ve koordinasyon kaybı. Yürüme güçlüğü ve topallama. Bacaklarda spastisite (sertlik) veya kas krampları.

Duyu Kaybı: Ayaklarda veya bacaklarda uyuşma, karıncalanma ya da his kaybı.

Mesane ve Bağırsak Problemleri: İdrar kaçırma, mesaneyi tamamen boşaltamama. Sık sık idrara çıkma isteği veya idrar yapmada zorluk. Kabızlık veya bağırsak kontrolünde güçlük.

Cilt Anomalileri: Bel bölgesinde doğumsal bir çukur (dermal sinüs traktı), ciltte renk değişikliği ya da tüylenme. Lipom gibi yağlı kitleler.

Omurga Problemleri: Skolyoz (omurganın yana eğrilmesi) veya diğer omurga deformiteleri.

Ayak Deformiteleri: Çukur taban (pes cavus) ya da düztabanlık gibi ayak yapısında anormal değişiklikler.

Çocuklarda Belirtiler

Motor gelişim geriliği, yürüme sırasında dengesizlik. İdrar veya dışkı kontrolünün sağlanmasında zorluk. Belirgin cilt bulguları ya da omurgada anomaliler.

Yetişkinlerde Belirtiler

Çocukluk döneminde tedavi edilmemiş vakalarda veya skar dokusu nedeniyle sonradan gelişen durumlarda bel ve bacak ağrıları. Nörolojik belirtilerin ilerlemesi, mesane ve bağırsak problemlerinin artışı.

İlerlemiş Vakalar

Omurilikteki gerginlik arttıkça belirtiler şiddetlenebilir ve geri dönüşü olmayan sinir hasarları meydana gelebilir. Bu durumda hareket kaybı, ciddi duyu kaybı ve kalıcı mesane-bağırsak disfonksiyonu gelişebilir.

Gergin Omurilik Sendromu belirtileri, zamanla ilerleyebilir ve yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Bu nedenle, erken tanı ve tedavi, sinir dokusunda kalıcı hasarın önlenmesi açısından kritik öneme sahiptir. Belirtiler görüldüğünde bir nöroloji veya beyin cerrahisi uzmanına başvurulması önerilir.

Gergin Omurilik Sendromu Nasıl Teşhis Edilir?

Gergin Omurilik Sendromu (Tethered Cord Syndrome) teşhisinde, hastanın şikayetleri ve fiziksel belirtileri detaylı bir şekilde değerlendirilir. Öncelikle, hastanın tıbbi geçmişi alınarak doğumsal anomaliler, cerrahi geçmiş veya travmalar araştırılır. Fiziksel muayenede ise kas gücü, refleksler, duyu kaybı ve omurgadaki yapısal bozukluklar değerlendirilir. Kesin tanı koymak için görüntüleme yöntemleri önemli bir rol oynar. Manyetik rezonans görüntüleme (MRI), omuriliğin yapısını, gerilme derecesini ve olası yapışıklıkları belirlemede en yaygın kullanılan tekniktir. Bilgisayarlı tomografi (BT) taramaları ve ultrason ise omurgadaki kemik yapıları veya cilt altındaki anormallikleri değerlendirmek için tercih edilebilir. Bazı durumlarda, mesane ve bağırsak disfonksiyonunu değerlendirmek için ürodinamik testler uygulanabilir. Teşhiste erken müdahale, sinir hasarını önlemek ve tedaviye hızlı bir şekilde başlamak açısından kritik önem taşır.

Gergin Omurilik Sendromu Nasıl Tedavi Edilir?

Gergin Omurilik Sendromu (Tethered Cord Syndrome) tedavisi, omuriliğin serbest hareket etmesini sağlamak ve semptomların ilerlemesini önlemek amacıyla planlanır. Tedavi, hastanın yaşına, semptomlarının ciddiyetine ve omuriliğin maruz kaldığı gerilmenin derecesine bağlı olarak belirlenir.

Cerrahi Tedavi

Gergin Omurilik Sendromu'nun ana tedavi yöntemi cerrahidir. Bu ameliyat, omuriliği gerilmeden kurtarmak ve sinir dokusunu serbest bırakmak için yapılır.

Dekompresyon Ameliyatı: Omurilik üzerindeki basıyı azaltmak için yapılır. Bu işlem, omurilikteki yapışıklıkların serbestleştirilmesini içerir.

Lipom veya Kistlerin Çıkarılması: Eğer gerginliğe neden olan yağ dokusu veya kist varsa, bu yapılar cerrahi olarak çıkarılır.

Skar Dokusunun Temizlenmesi: Daha önce yapılan ameliyatlardan kaynaklanan skar dokuları temizlenebilir.

Cerrahi müdahale sonrası, omurilik üzerindeki gerilim hafifler ve semptomlar önemli ölçüde iyileşir. Ancak, ileri seviyede sinir hasarı oluşmuşsa bazı nörolojik semptomlar kalıcı olabilir.

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon

Cerrahi sonrasında kas gücünü artırmak, hareket kabiliyetini geliştirmek ve spastisiteyi azaltmak için fizik tedavi önemlidir. Yürüme bozuklukları veya kas zayıflığı olan hastalar için özel egzersiz programları uygulanır. Bacak ve omurga hareketliliğini artırmaya yönelik terapiler önerilir.

Mesane ve Bağırsak Yönetimi

Gergin Omurilik Sendromu'na bağlı mesane ve bağırsak disfonksiyonlarını kontrol etmek için multidisipliner bir yaklaşım gereklidir.

Ürolojik Tedavi: İdrar kaçırma veya mesane boşaltma problemleri için ürodinamik testlerin sonuçlarına göre ilaç tedavisi veya mesane eğitimi planlanabilir.

Gastroenterolojik Destek: Kabızlık veya bağırsak kontrol problemleri için diyet düzenlemesi ve ilaç tedavisi uygulanabilir.

Ağrı Yönetimi

Bel ve bacaklarda görülen ağrıyı kontrol altına almak için ağrı kesici ilaçlar veya sinir blokajları kullanılabilir.

Kronik ağrı durumunda, nöroloji uzmanının yönlendirdiği ağrı yönetim protokolleri uygulanabilir.

Takip ve Kontrol

Tedavi sonrasında düzenli takip, gerginliğin tekrarını önlemek ve sinir fonksiyonlarının korunmasını sağlamak için kritik öneme sahiptir.

Cerrahi müdahaleden sonra omurilikte yeniden yapışıklık oluşabileceği için düzenli aralıklarla MRI gibi görüntüleme testleri yapılabilir.

Çocuklarda büyüme döneminde belirtilerin geri dönme riski bulunduğundan dikkatli bir takip süreci gereklidir.

Sonuç olarak, Gergin Omurilik Sendromu'nda erken tanı ve tedavi, sinir hasarının önlenmesi ve semptomların kontrol altına alınması açısından hayati öneme sahiptir.

Tedavi süreci, cerrahiden rehabilitasyona kadar multidisipliner bir yaklaşımla ele alınmalıdır.

Gergin Omurilik Sendromu (Tethered Kord Sendromu) Nasıl Önlenir?

Gergin Omurilik Sendromu (Tethered Cord Syndrome) tamamen önlenebilir bir durum değildir, çünkü genellikle doğuştan gelen anomalilerle ilişkilidir. Ancak, edinsel nedenlere bağlı olarak gelişen vakalarda bazı önlemler alınabilir. Ayrıca, erken tanı ve müdahale ile bu durumun ilerlemesi engellenebilir. İşte bu sendromun önlenmesi için alınabilecek önlemler:

Hamilelik Döneminde Önlemler

Folik Asit Kullanımı: Hamilelik öncesi ve sırasında yeterli folik asit alımı, doğuştan gelen omurilik anomalilerinin (örneğin spina bifida) riskini azaltabilir.

Düzenli Prenatal Bakım: Gebelik sırasında yapılan düzenli kontroller, omurga ve omurilik gelişimindeki sorunların erken tespitine yardımcı olabilir.

Çocukluk Döneminde Önlemler

Doğumsal Anomalilerin Takibi: Spina bifida veya diğer doğumsal omurilik problemleri tanısı konmuş çocuklar, düzenli aralıklarla takip edilmelidir. Erken dönemde yapılan müdahaleler, ileride oluşabilecek gerginlik problemlerini önleyebilir.

Cilt Anomalilerinin Kontrolü: Çocuklarda bel bölgesindeki ciltte görülen çukur, tüylenme veya renk değişiklikleri gibi belirtiler, omurilik anomalileri açısından değerlendirilmelidir.

Travmalardan Kaçınma

Omurga travmalarını önlemek için çocuklar ve yetişkinler arasında güvenli hareket ve spor aktivitelerine dikkat edilmelidir. Omurga yaralanmalarından kaçınmak, omuriliğin zarar görme riskini azaltır.

Cerrahi Müdahale Sonrası Takip

Daha önce omurilik ameliyatı geçirmiş bireyler, ameliyat sonrası oluşabilecek skar dokusunun neden olabileceği gerginliği önlemek için düzenli olarak kontrol edilmelidir. Cerrahi müdahaleden sonra rehabilitasyon sürecine önem verilmelidir.

Enfeksiyonların Önlenmesi

Omurga ve omurilik çevresinde enfeksiyon riskini azaltmak için genel hijyen kurallarına dikkat edilmeli ve bağışıklık sistemi güçlü tutulmalıdır.

Erken Tanı ve Müdahale

Çocuklarda ve yetişkinlerde bel, sırt veya bacak ağrısı gibi belirtiler ihmal edilmemeli ve nörolojik sorunlar erken dönemde bir uzman tarafından değerlendirilmelidir.

Görüntüleme yöntemleri (MRI, ultrason gibi) ile erken dönemde teşhis, durumun ilerlemesini önleyebilir.

Gergin Omurilik Sendromu'nu tamamen önlemek mümkün olmasa da, doğuştan gelen risk faktörlerini azaltmak ve edinsel nedenlere karşı koruyucu önlemler almak sendromun ortaya çıkma veya ilerleme olasılığını düşürebilir. Düzenli kontroller ve erken müdahale, sinir hasarını ve yaşam kalitesinde düşüşü önlemede kritik öneme sahiptir.

Gergin Omurilik Sendromu Ameliyatı

Gergin Omurilik Sendromu (Tethered Cord Syndrome) Ameliyatı, omuriliği serbest bırakarak sinirlerin üzerindeki gerilimi azaltmayı ve semptomların hafiflemesini sağlamayı amaçlayan cerrahi bir müdahaledir. Bu ameliyat, sendromun en etkili tedavi yöntemidir ve genellikle omurilik üzerindeki gerginlik nedeniyle oluşan nörolojik semptomlar ilerlemeden gerçekleştirilmesi önerilir.

Ameliyatın Amaçları

Omuriliği Serbest Bırakmak: Omuriliği yapıştığı dokulardan kurtararak hareket kabiliyetini geri kazandırmak.

Sinir Hasarını Önlemek: Sinir dokusu üzerindeki gerilimi azaltarak daha fazla hasar oluşmasını engellemek.

Semptomları Hafifletmek: Ağrı, kas zayıflığı, duyu kaybı ve mesane-bağırsak problemleri gibi semptomların düzelmesini sağlamak.

Ameliyat Öncesi Hazırlık

Tanı ve Değerlendirme: Ameliyat kararı, manyetik rezonans görüntüleme (MRI) veya bilgisayarlı tomografi (BT) sonuçlarına ve nörolojik muayeneye dayanarak verilir.

Risk Değerlendirmesi: Cerrah, ameliyatın risklerini ve faydalarını hastaya detaylı bir şekilde açıklar.

Anestezi Planlaması: Ameliyat genel anestezi altında yapılır ve hastanın ameliyat öncesi genel sağlık durumu değerlendirilir.

Ameliyat Süreci

Cilt ve Kas İnsizyonu: Omuriliğe ulaşmak için sırtın alt kısmında cerrahi bir kesik açılır.

Omurilikteki Yapışıklıkların Serbestleştirilmesi: Omurilik ile omurgayı bağlayan anormal dokular, lipomlar veya skar dokuları dikkatlice çıkarılır.

Omuriliğin Korunması: Cerrah, omurilik ve sinir dokularını koruyarak operasyonu hassasiyetle yürütür.

Yapışıklıkların Tekrarını Önleme: Bazı durumlarda, cerrahi sonrasında skar dokusu oluşumunu azaltmak için özel materyaller kullanılabilir.

Ameliyat Sonrası Süreç

Hastanede Kalış: Ameliyat sonrası hasta genellikle birkaç gün hastanede gözlem altında tutulur.

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon: Ameliyat sonrası hareket kabiliyetini artırmak ve kas zayıflığını gidermek için fizik tedavi programı önerilir.

Düzenli Takip: Ameliyat sonrası dönemde cerrahi bölge ve omuriliğin durumu düzenli olarak kontrol edilir. Görüntüleme yöntemleri, olası tekrar yapışıklıkların değerlendirilmesi için kullanılabilir.

Mesane ve Bağırsak Yönetimi: Ameliyat sonrası bu sistemlerle ilgili semptomlar devam ediyorsa, ürolojik veya gastroenterolojik destek sağlanabilir.

Erken tanı ve müdahale ile yapılan ameliyatlar, semptomların düzelmesi ve yaşam kalitesinin artırılması açısından oldukça başarılı sonuçlar verir. Ancak, sinir dokusunda kalıcı hasar meydana gelmişse bazı semptomlar tamamen düzelmeyebilir.

Sonuç olarak, Gergin Omurilik Sendromu ameliyatı, omurilikteki anormal gerilimi azaltmak ve hastanın nörolojik durumunu stabilize etmek için etkili bir yöntemdir. Bu süreç, multidisipliner bir yaklaşım ve uzman bir ekip tarafından yürütülmelidir.

Gergin Omurilik Sendromu Ameliyatı Sonrası

Gergin Omurilik Sendromu (Tethered Cord Syndrome) ameliyatı sonrası süreç, hastanın iyileşmesi ve ameliyatın sonuçlarının değerlendirilmesi açısından oldukça önemlidir. Bu dönem, sinir dokusunun toparlanması, semptomların hafifletilmesi ve omuriliğin tekrar yapışmasının önlenmesi için düzenli takip ve rehabilitasyon gerektirir.

Ameliyat Sonrası Sürecin İlk Günleri

Hastanede Gözlem: Ameliyat sonrası hasta genellikle 2-5 gün boyunca hastanede gözlem altında tutulur. Bu süre, hastanın genel sağlık durumu ve ameliyatın zorluk derecesine bağlı olarak değişebilir. Anestezi etkilerinin geçmesi, ağrının kontrol altına alınması ve enfeksiyon riskinin değerlendirilmesi sağlanır.

Ağrı Yönetimi: Ameliyat sonrası bel ve sırt bölgesinde ağrı olması normaldir. Ağrı kesici ilaçlar ile bu durum kontrol altına alınır. Ağrı birkaç hafta içinde hafifler ve çoğu hasta bu süreci rahat bir şekilde atlatır.

Yara Bakımı: Cerrahi bölgedeki dikişlerin enfekte olmaması için düzenli pansuman yapılır. Hastanın ameliyat bölgesini kuru ve temiz tutması önerilir.

İyileşme Süreci

Fiziksel Hareket: İlk günlerde yatak istirahati önerilir. Ancak, doktorun yönlendirmesiyle hasta kademeli olarak hareket etmeye başlayabilir. Hareket kısıtlaması, özellikle omurga üzerinde fazla yük oluşturacak aktivitelerden kaçınılması için gereklidir.

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon: Ameliyat sonrası kas gücünü artırmak, spastisiteyi azaltmak ve hareket kabiliyetini geliştirmek için fizik tedaviye başlanabilir. Yürüme problemleri olan hastalar, fizik tedavi programıyla fonksiyonel iyileşme sağlayabilir.

Mesane ve Bağırsak Fonksiyonlarının Düzelmesi: Mesane ve bağırsak disfonksiyonları ameliyat sonrası kademeli olarak düzelebilir. Ancak bazı durumlarda bu semptomlar kalıcı olabilir. Ürolojik tedavi ve bağırsak yönetimi için ek destek gerekebilir.

Semptomların Takibi: Bacaklardaki duyu kaybı, kas güçsüzlüğü gibi semptomlar düzelebilir ancak sinir hasarının derecesine bağlı olarak bazı belirtiler kalıcı olabilir.

Özellikle çocuklarda, büyüme döneminde durumun tekrarlama riski nedeniyle düzenli takip gereklidir.

Düzenli Kontroller

Ameliyat sonrası dönemde hastanın düzenli olarak nörolojik muayeneye gitmesi önerilir. İlk kontrol genellikle ameliyattan 2-4 hafta sonra yapılır. Doktor, hastanın durumuna göre MRI veya diğer görüntüleme yöntemlerini isteyebilir. Bu, omuriliğin yeniden yapışma riskini değerlendirmek için yapılır.

Uzun Dönem Bakım

Aktivite Kısıtlamaları: Özellikle iyileşme sürecinde ağır kaldırma, zorlu fiziksel aktiviteler veya ani hareketlerden kaçınılmalıdır.

Doktor onayı olmadan spora veya yoğun egzersizlere başlanmamalıdır.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Omurga sağlığını korumak için ergonomik önlemler alınmalı ve postür düzeltme egzersizleri yapılmalıdır. Uzun süreli oturma veya ayakta durma gibi omurgayı zorlayıcı durumlardan kaçınılmalıdır.

Gergin Omurilik Sendromu ameliyatı sonrası düzenli takip ve uygun rehabilitasyon, iyileşme sürecinin başarılı bir şekilde tamamlanması için kritik öneme sahiptir. Ameliyat sonrası süreçte hasta, doktorun önerilerine tam uyum göstermelidir.

Paylaş
OluşturanNP İstanbul Hastanesi Yayın Kurulu
Güncellenme Tarihi27 Ocak 2025
Oluşturulma Tarihi20 Ağustos 2024
Sizi Arayalım
Phone