Akciğer Enfeksiyonu Nedir? Neden Olur?

Akciğer enfeksiyonu içerisinde en önemli gruplardan biri pnömonilerdir. Pnömoni tanım olarak, akciğer dokusunun enfeksiyonudur. Bu enfeksiyonun en büyük nedeni bakteriler, virüsler ve mantarlar gibi mikro organizmalardır. Fakat enfeksiyon dışında asit ya da yemek artıkları gibi yabancı maddelerin akciğere kaçması, nefes yolu ile alınması, radyasyona maruz kalmak akciğer enfeksiyonuna neden olabilir. Pnömoni ülkemizde ölüm nedenleri arasında 5. sıradadır. Enfeksiyona bağlı ölüm sıralamasında ise ilk sırada yerini alır. Tüm dünyada olduğu gibi yaş ile birlikte pnömoni sıklığı artmaktadır. Ülkemizde pnömoniye bağlı ölüm riski hastalığın ağırlığına bağlı olarak yüzde 1 ile yüzde 60 oranında değişmektedir. Hastaneye yatan hastalarda daha da fazladır.

Akciğer enfeksiyonu çeşitli sebeplerden meydana gelen alt solunum yolu rahatsızlığıdır. Akciğerde toplanıp çoğalan bakteriler ya da virüsler bu rahatsızlığa sebep olur. Ciğerde iltihaplanma görülür ve birey solunum sorunu çekmeye başlar. Birey rahatsızlık yaşadıktan sonra enfeksiyon sebebi ile, ateşlenme, göğüste ağrı, öksürme yaşanır.
Eğer ağır bir virüs durumu mevcut değil ise semptomlar zamanla düzelir. Ama bazı durumlarda rahatsızlık ilerleyerek ağırlaşır. Bu durumda kişi hastaneye bile yatabilir. Kronik hastalığı olan kişiler bir uzmana muayene olabilir.

Akciğer Enfeksiyonu Nedenleri Nelerdir?

Akciğer enfeksiyonuna yakalanan kişiler de bakteri akciğere yerleşir ve burada ilerlemeye devam eder. Kış mevsiminde ise en çok meydana gelen rahatsızlıkların içinde bulunur. Hastalığın yayılma hızı da çok fazladır. Öksürük yolu ile çevredeki kişilere geçer. Bu rahatsızlığı meydana getiren mikrobun belirli bir zaman havada asılı kalması, bulaşma oranını yükseltir. Bunun ile birlikte üst kısma inen mikroplar ile yakın temas kurulduğu zaman hastalık bulaşabilir.

Akciğer Enfeksiyonu Belirtileri Nelerdir?

Pnömoni, akut olarak başlayan öksürük ile karakterize bir hastalıktır. Akciğer enfeksiyonu ile birlikte meydana gelen bazı semptomlar vardır. Bu semptomları ise şu şekilde sıralayabiliriz;

  • Ateş 
  • Üşüme
  • Titreme
  • Balgam
  • Göğüs ağrısı
  • Nefes darlığı ve kanlı balgam

Tipik olmayan bulguları ise şu şekildedir;

  • Baş ağrısı
  • Bulantı
  • Kusma
  • Boğaz ağrısı 
  • Kas ağrısı
  • Karın ağrısı
  • İshal

Akciğer enfeksiyonunun tanımında öksürük ihmal edilmemesi gereken bir klinik bulgudur. Ayrıca buna eklenen ateş, üşüme, titreme ve mide bağırsak rahatsızlıkları gibi tipik olmayan bulgular, akciğer enfeksiyonu bakımından uyarmalı, kişi bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

Akciğer Enfeksiyonu Risk Grupları Nelerdir?

Kronik hasta olan kişiler ve bebekler dayanıksız beden direncine sahiptirler ve daha fazla risk mevcuttur. Bununla birlikte oluşan diğer risk grupları şu şekildedir;

  • Sigara içen kişiler
  • Mesleksel faktörler (pamuk işçileri, matbaa işleri ile uğraşan kişiler, kimyasal boya işleri yapanlar)
  • Başka diğer ek hastalıklar (Koah hastalığı, Astım, kronik bronşit hastalıkları)
  • Bağışıklık sistemi bozulan kişiler
  • Hava yollarında tıkanıklık
  • Hava yollarında tümör olması
  • Yabancı cisim olması
  • Tekrarlayan bademcik enfeksiyonları
  • Burun etleri
  • Dalağın alınması
  • Alkolizm
  • Bakım evinde yaşam
  • Kanser tedavisi gören kişiler
  • Yutma bozuklukları
  • Viral enfeksiyonlar
  • Gribal enfeksiyonlar
  • Direkt olarak ilaçların yan etkileri

Yukarıda belirtilen risk guruplarında; aniden ateşlenme, ishal, nefes darlığı, baş ağrısı gibi etkenler gözlemleniyor ise bu hastaların akciğer enfeksiyonu açısından değerlendirilmesi gerekir.

Akciğer Enfeksiyonu Ne Kadar Sürer?

Akciğer enfeksiyonu tanısı için belirtiler, muayene bulguları ve akciğer grafisinde görüntülerin saptanması yeterlidir. Yaşı 65’in üzerinde olan veya koah, kalp yetmezliği, diyabet, kronik böbrek hastalığı, kronik akciğer hastalığı olan hastalarda ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, bilinç bulanıklığı gibi solunum dışı bulgularda akciğer enfeksiyonun açısından incelemeye yönlendirmelidir. Sonuç olarak esas bulgu kliniktir. Bu bulgular akciğer muayene bulguları ile birleştirebilir. Akciğer de farklı akciğer seslerin görülmesi veya azalması buna örnek olabilir. En önemli tanı kriteri ise radyolojik olarak akciğerdeki dolgunluğun fark edilmesidir. Risk gruplarında öksürük gibi tipik bulgu olmasa bile kesinlikle akciğer enfeksiyonunun araştırılması gerekir. Enfeksiyonun geçme süresi altta yatan hastalıklara bağlı olarak değişmektedir. Hafif vakalar 3-5 gün arasında iyileşme göstermektedirler. Eğer akciğer enfeksiyonu ilerlemiş ise 10 günlük bir süreç gerekebilmektedir. Atipik denilen durumlarda 15 güne kadar hatta 3 haftaya kadar değişebilmektedir. Apseleşme olur ise iyileşme süresi 6 haftaya kadar çıkabilir.

Akciğer Enfeksiyonu Nasıl Tedavi Edilir?

Akciğer enfeksiyonunun ilerlemesi kişinin nefes alamaması anlamına gelir. Vücuda oksijenin girememesi durumudur. Enfeksiyon ilerlerse kişinin hayatta kalma nedeni olan oksijen gazı vücuda alınamaz ve kanımıza akciğer yolu ile geçmektedir, enfeksiyon durumunda geçemez. Oksijenin olmadığı şartlarda enerji üretimi durur ya da yavaşlar buda geniş dönemde kişinin boğularak ölmesi anlamına gelmektedir. Enfeksiyonun kendi ilerleyici enfeksiyon ile mücadele eden vücuttaki hormonlar da eğer antibiyotik tedavisi ile vaka iyileştirilemezse organlar kendi kendini imha eder. 
Akciğer enfeksiyonunun en önemli tedavisi etkene yönelik antibiyoterapi yöntemidir. Bunun için özellikle risk faktörlerinin üst hava yolu enfeksiyonları ile kirli havanın bulunduğu yerlerde, sağlıksız beslenme ile riske açık hale gelinmemelidir. Kirli havanın solunmaması önemlidir. El hijyeni, ağız ve burun enfeksiyonlarının engellenmesi ile birlikte aşı uygulamasına da dikkat edilmelidir. Erken tanı ve tedavi hayat kurtarır. En iyi sonucun alınabilmesi için akciğer enfeksiyonu tedavisine 4-8 saat içinde başlanması gerekir. Antibiyotik tedavi tanı konduğu andan itibaren olası durumlar düşünülerek başlanır. Daha sonra alınan balgam ve kan örneklerine göre uygun antibiyotik ve uygun bakteri, virüs ya da mantara göre hastaya uygulanmaktadır. Burada en önemli nokta antibiyotik tedaviye erken başlanılmasıdır. Ayrıca balgam sökücüler, hava yolu açan spreyler, bol su içmek ve temiz havalı ortamlarda bulunmak doğru beslenmek, yatak istirahati de akciğer enfeksiyonunun tedavi edilmesinde faydalı olan diğer etkenler arasındadır.

Akciğer enfeksiyonu birtakım bakteri ve virüslerin akciğerde toplanıp problemlere sebep olması ile bağlantılıdır. Bağışıklık sisteminin güçlü olmadığı çocuk ve yaşlı insanlarda daha ciddi sorunlara neden olabilir. Bazı hasta kişilerde akciğer iltihaplanmasına bağlı solunum sıkıntıları gelişir.
Akciğer enfeksiyonu viral, bakteriyel veya parazitten kaynaklı bir şekilde meydana gelen çok tehlikeli bir rahatsızlıktır.
Bitkisel tedavi için; bal, sarımsak, zencefil, nane, limon, ılık su fazla su tüketimi doğal yöntemler arasındadır.
Sizi Arayalım


Google Play Download_on_the_App_Store_Badge_TR_blk_100217