Sedef Hastalığı Nedir? Sedef Hastalığı Tedavisi Nedir?

Sedef Hastalığı Nedir? Sedef Hastalığı Tedavisi Nedir?

Sedef hastalığı kesin tedavisi bulunmayan ama doğru ve etkili tedavi yöntemleri ile kontrol altına alınabilecek kronik bir cilt hastalığıdır. Bu hastalık, kişinin sosyal yaşam kalitesini düşürebilir ve kişinin psikolojik sağlığında sorunlara sebebiyet verebilir. Genellikle aile öyküsünün bulunduğu genetik yolla geçebilen sedefin, ilerlememesi ve daha ciddi sağlık sorunlarına yol açmaması için hekim tarafından olabildiğince erken tanısı konulmalı ve hsta için en uygun, etkili olan tedavi sürecine başlanmalıdır.

Sedef hastalığı tıbbi adıyla psoriasis bir cilt hastalığıdır. Cilt hücrelerinin normalden daha hızlı çoğalmasına neden olarak cilt üzerinde pul pul dökülen kırmızı lezyonlar oluşturur. Çoğunlukla dizler ve dirseklerde, sırtta, kafa derisinde ve ellerde görülse de vücudun herhangi bir yerinde görülmesi olasıdır. Kesin tedavisi bulunmayan kronik ve tekrarlayan bir hastalıktır. Sıklıkla erken yetişkinlik dönemlerinde görülür fakat her yaşta ortaya çıkabilir.

Sedef Hastalığı Nedir?

Sedef hastalığı bazı vakalarda genetik olarak aile üyelerine geçebilecek bir hastalık olması ile beraber bulaşıcı bir hastalık değildir. Ağır vakalarda hastalık, vücudun büyük bir bölümünü kaplayabilir. Bu lekeler zamanla iyileşebilir ve daha sonra tekrar oluşması muhtemeldir.

Sedef hastası bir kimsede, bağışıklık sisteminin T lenfosit hücreleri aktifleşir ve deride biriken hücreler çoğalarak, deri üzerinde sedef hastalığına özgü beyaz-gri plaklar oluşturur. Sedef hastalığı otoimmün, yani bağışıklık sisteminin yanlışlıkla vücudun normal dokularına saldırdığı bir hastalıktır. Sedef hastalığı her yaşta ortaya çıkabilir ve ömür boyu sürer. Sadece deriyi değil, hastanın tüm hayatını etkiler. Hastalığın çeşitleri arasında yer alan “Eritrodermik” ve “Püstüler” sedef, hastaların yaşam kalitelerini düşürürken, hayati tehlike de yaratabilmektedir. Sedef hastalığının semptomları, uygun yöntemler ile kontrol altına alınarak, uzun süreli iyileştirme sağlanabilir. Psoriasis, toplumda sıkça rastlanan, alevlenmelerle görülen bu hastalık, hastaların % 75’inde çok hafif seyreder.

Sedef Hastalığı Neden Olur?

Sedef hastalığının oluşumunun altında yatan neden kesin olarak tanımlanamamıştır. Yapılan çalışmalar sonucu genetik sebepler ve bağışıklık sistemi ile ilgili faktörlerin ya da birden fazla faktörün kombinasyonunun hastalığın seyrinde etkisi olabileceği düşüncesinde durulmaktadır.

Bağışıklık sistemi kontrolünde oluşan sedef hastalığında, deri hücreleri cildin derin katmanlarında üretilir, yavaşça yüzeye doğru yükselir ve belirli bir süre sonra yaşam döngülerini tamamlayıp dökülmeleri gerekir. Yaşam döngüsünü tamamlayan hücreler dökülemez ve üst üste birikmeye başlarlar. Bu şekilde meydana gelen lezyonlar başta eklem bölgelerinde olmak üzere hastanın birçok uzvu üzerinde, yüz derisinde de ortaya çıkabilir. Bu hücrelerin gelişiminde bazı çevresel ve genetik faktörlerin de hastalık üzerinde tetikleyici olabileceği düşünülmektedir.  Vakaların 3/1’inde çocukluk çağında hastalığın başlangıcı görülür. Genellikle genetik geçişli olduğu görülen sedef hastalığında aile öyküsünün bulunması önemli bir risk faktörüdür. Yakın aile üyesinde bu hastalığın görülmesi, sedef hastalığından şüphelenilen kişiye sedef tanısı konmasında belirleyici rol oynar. Ancak bazen kuşak atlayabilir. Örneğin sedef hastası olduğu şüphelenilen çocuğun, ebeveynlerinden bir geçiş söz konusu değildir fakat dededen toruna hastalık geçebilir.

Sedef Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

Sedef hastalığı uzun süreli devam eden bir hastalıktır ve hastaların genelinde deri üzerinde plaklar ve kepeklenme oluşumu gözlemlenir. Kendiliğinden iyileşme hali nadiren görülür fakat bazı hastalarda alevlenme ve yatışma durumu yaşanabilir. Belirtileri net olarak sıralamak gerekirse:

  • Özellikle deri üzerinde canlı kırmızı renkli döküntülerin üzerinde sedef rengi kabukların oluştuğu görülür ve beraberinde kaşıntı da söz konusudur. Bu kabuklar çatlayabilir ve kanayabilirler. Daha ağır vakalarda cildin çok geniş alanlarını kaplayacak şekilde büyüyebilirler.
  • Hastalık tedavi edilmezse; oluşan döküntüler artar ve kalınlaşarak hareket halini zorlaştırabilir.
  • Yalnızca deriyi etkilemeyen bu hastalığın aynı zamanda nadiren de olsa eklemlerde; hasara, kızarıklığa, şişmeye ve ağrıya sebep olduğu (psoriatik artirit), kalp damar sistemini etkilediği ve şeker hastalığına ya da obeziteye sebep olduğu bilinmektedir.
  • Hastalık şiddetli seyrediyorsa ve saçlı kafa derisinde görülmekteyse saç dökülmesine sebep olabilir.
  • Tırnakları da etkileyebilen bu hastalık;  tırnakta çukurlar, tırnak kalınlaşması, tırnakta renk değişikliği, bazen tırnak çevresinde şişlik, kızarıklık gibi durumlara sebep olabilir.
  • Vücut ısısını korumada güçlük, üşüme ve titreme bazı semptomlarındandır.

 Sedef Hastalığı Tedavisi Nedir?

Sedef hastalığı kronik bir hastalık olduğu için kalıcı bir tedavisi yoktur. Ancak, hastalığın nüksettiği dönemlerde durumun kontrol altına alınması için uygulanan oldukça etkili tedavi yöntemleri mevcuttur. Bu yöntemler uygulandığında lezyonlardaki iltihaplanmada azalma görülebilir, cilt hücrelerinin üreme ve gelişim hızında kontrol sağlanabilir. Eğer lezyonlar derinin %10’undan fazlasına yayılmışsa cilt hücrelerinin büyümesini yavaşlatmak için cilde ultraviyole ışık verilir (fototerapi) ve sistematik bir tedavi uygulanır.

  • Elde veya yüzde sedef görülmesi kişide sosyal izolasyon isteğine ve psikolojik sorunlara neden olabilir. Kişiye konulacak erken tanı tedaviye olabildiğince erken başlanmasını sağlar.
  • Tedavide amaç lezyonları arttırıcı faktörlerden kaçınmak, (tahriş etmemek, kaşımamak vb.) en kısa sürede iyileşmesine çalışırken uzun süre iyilik sağlamak ve yan etki oluşmasını önlemektir.
  • Hastalığın yaygınlık durumu, hastanın yaşı, tedaviye uyumu, daha önceden kullandığı ilaçlar tedavi sürecinde önem taşır. Sınırlı bir alandaysa krem ilaçlar ve nemlendiriciler kullanılır. Tedavi ile deri belirtileri iz bırakmadan tamamıyla kaybolabilir. Uygun tedavilerle hemen hemen belirtisiz bir durum olan iyilik dönemleri yaşanabilir.
  • Sedef hastalığı kendiliğinden geçmez ve etkili, doğru bir tedavi uygulanmadığında, kişilerin hayat sürecinde yansıyan olumsuz etkileri devam edebilir.
  • Stres, alkol, viral veya bakteriyel enfeksiyonlar alevlenmelere neden olabilir. Tütün kullanımı da hastalığı şiddetlendirebilen faktörler arasında yer alır ve kullanılması tavsiye edilmez. Sedef hastalığı gibi kronik seyreden hastalıklarda yaşam boyu sağlıklı beslenmek önemlidir.
  • Aynı zamanda kemik iliği, karaciğer ve akciğer sorunlarına yol açabildiği için sadece ağır vakalarda kullanılan metotreksat ilacı da tedavi sürecinde bir başka etkili yöntemdir. Bu ilaç kullanımında birey, doktor tarafından yakından izlenir ve laboratuvar testleri, göğüs röntgeni ile karaciğer biyopsisi yapılması gerekebilir.

Paylaş
Güncellenme Tarihi05 Mart 2024
Oluşturulma Tarihi28 Ekim 2021
Sizi Arayalım
Phone