Karaciğer hastalıkları, vücutta yer alan birçok sistemin mekanizmasını önemli ölçüde etkileyen ciddi sağlık sorunlarındandır. Proteinlerin ve yağların sentezlenmesinde, ilaç ya da farklı maddelerin vücuttan atılması gibi birçok önemli işleve sahip olurken vücutta bulunan en büyük organ ve bir salgı bezidir. İşleyişini bozacak herhangi bir hasar, diğer sistemlerin de fonksiyonlarında aksaklıklara neden olabilir. Tedavisi riskli gruplarda bulunan bireyler için çok önemlidir.
İlk evrelerde tespiti yapılıp doğru tedavi yöntemleri ile kontrol altına alınmadığı zamanlarda vücudun işlevleri hızlıca bozulabilir ve ilerleyen evrelerde hayati tehlikelere neden olabilecek sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Bu durumla ilgili hastalıklar ve bu hastalıkların semptomlarını bilmek kişilerin sağlığı açısından önem taşımaktadır.
Karaciğer Hastalıkları Nelerdir?
Kendini yenileyebilme özelliğine sahip olan organ, bazı farklı durumlarda kendini iyileştiremeyecek durumlara gelebilir ve çok fazla hasar alabilmektedir. Ayrıca birtakım hastalıkların oluşması da bu organa zarar verebilmektedir. Başlıca karaciğer hastalıkları şu şekildedir:
Hepatit
Hepatit, organ üzerinde birtakım enfeksiyonlara ve iltihaplanmalara neden olabilmektedir. Bu oluşumun nedenleri ise virüsler, uzun süre kullanılan ilaçlar ve alkole bağlı olarak gelişen zehirlenmeler olabileceği gibi vücuttaki savunma sistemi de organda bulunan hücreleri farklı bir hücre olarak görebilir ve enfeksiyon oluşumu başlatabilir.
En fazla görülen hepatit türü ise viral nedenli hepatitlerdir. Bu durumda Hepatit A, B, C, D ve E virüsleri farklı nedenlerle bireye bulaşabilir ve dokuda iltihaba neden olabilir. Hepatit B ile meydana gelen hastalık çoğunlukla kendi kendine iyileşme gösterebilir. Nadi olarak bir bölümde tekrarlayabilir ve kronik hal alabilir. Ardından siroz olarak isimlendirilen karaciğer yetmezliği ortaya çıkabilir.
Bunların yanı sıra çok fazla alkol tüketmek, birtakım ilaçlar ve ağrı kesiciler, bazı antibiyotikler, epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçlar ve bazı bitkisel gıda takviyeleri hepatit tablosuna neden olabilir.
Akut Karaciğer Yetmezliği
Daha öncesinde bu organın işleyişinde bir sorun yaşamayan ve hastalığı olmayan kişilerde, bir hasarın yaklaşık 7-8 hafta içinde ortaya çıkması bu duruma neden olmaktadır. Bu durumda organın işlevselliğinde anlık değişmeler görülebilir ve bozukluğa bağlı olarak farklı belirtiler görülebilmektedir. Doğru tedavi yöntemi uygulanmazsa ciddi kayıplar yaşanabilir ve siroz durumu meydana gelebilir.
Kronik Karaciğer Hastalığı
Bu hastalık, hepatit ve alkol gibi etkenlerin neden olduğu ciddi bir tablo ve son evredir. Bu durumda dokular arasında nasırlaşma (fibrozis) gelişir ve organda yer alan hücrelerin işlevi bozulur. Bu durumun çok fazla görülen nedenleri arasında alkolizm ve hepatit tablosu ve yağlanma bulunmaktadır.
Karaciğer Kistleri
Bu kistler, doğuştan oluşabileceği gibi daha sonradan da ortaya çıkabilmektedir. Sıklıkla karşılaşılan bu kistler dört farklı türde tanımlanmaktadır. Tedavilerinde genellikle cerrahi yöntemler uygulanmaktadır. Kistin alınmasının ardından organın işlevleri büyük ölçüde düzelmektedir.
Karaciğer Enfeksiyonları
Virüs dışında gelişebilen enfeksiyonlar kist hidatik, bakteriyel apse ve amebik apse şeklinde meydana gelmektedir. Benzer belirtilerle görülen bu hastalıkların tedavisi çoğunlukla antibiyoterapi ile yapılmaktadır. Bu tedavide erken teşhis etki bakımından önemlidir.
Karaciğer Tümörleri
Bu hastalığın türleri ise iki türlü olarak görülürken iyi ve kötü huylu şeklindedir. Farkı nedenlere bağlı olarak oluşan bu tümörlerin tedavi süreci, tümörün konumunda, kişinin yaşına ve taşıdığı farklı hastalıklara bağlı olarak değişebilmektedir.
Karaciğer Hastalıkları Belirtileri Nelerdir?
Organın işlevselliğinin bozulmasına neden olan bütün bu hastalıklar organ üzerinde ciddi hasar oluşturmaktadır. Bu hastalıkların neden olabildiği fonksiyon kaybının yaşandığı durumlarda karaciğer hastalıkları belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
Sarılık: İşleyişin bozulması durumunda safra üretimi sağlamaz ve bu durumda vücuttan atılması gereken birtakım maddeler atılamazken vücutta kalır. Bu durum sarılığa neden olabilirken kişinin gözünde bulunan beyazlıkta başlayan durum sonrasında ciltte görülürken son olarak bütün vücuda yayılabilir.
Şişlik ve Ağrılar: Bu hastalıklarda çok fazla görülen belirtiler arasında karın ağrıları ve şişlikler bulunmaktadır. Karın boşluğunda biriken sıvı bu duruma neden olmaktadır.
Ayak ve Bacaklarda Ödem: Organın işlevini yerine getiremediği durumlarda birtakım kan dolaşımı sorunları ortaya çıkabilir. Genellikle vücudun alt bölümlerinde meydana gelen ödemler bu duruma neden olabilmektedir.
Kaşıntılar: Safra yolu ile vücuttan atılamayan maddeler cilt üzerinde safra tuzlarını da biriktirerek kişide yoğun bir kaşıntı durumuna neden olabilmektedir.
İdrarda Koyu Renk: Safra yoluyla vücuttan atılamayan maddeler idrar yollarına geçer ve bu yolla vücuttan atılmaya çalışılır. Bu nedene bağlı olarak kişilerin idrarında koyu renk belirtisi görülebilmektedir.
Dışkıda Soluk Renk: Bilirubin maddesinin safra yolu ile sindirim hattına katılması ve dışkı yoluyla atılmaması dışkıda renk değişimine ve normale oranla soluklaşmaya neden olabilmektedir.
Dışkıda Görülen Kan: Kan dolaşımında yaşanılan sorunlar kanamalara neden olabilirken bu durumda en fazla görülen belirti ise dışkının kanlı olmasıdır.
Uzun Süren Yorgunluklar: Vücutta bulunan mekanizmaların fonksiyonlarında ortaya çıkabilen ciddi hasarlar ve sorunlar kişinin sindirim sisteminin ve metabolizmasını olumsuz yönde etkiler. Bu durum kişide yorgunluk belirtisine ortaya çıkarmaktadır. Sıklıkla görülen belirtilerden biridir.
Bulantı, Kusma ve İştahsızlık: Bu organda üretilen birçok enzim vücuttaki sindirimin ve metabolizmanın işleyişi bakımından büyük önem taşımaktadır. Buralarda yaşanan sorunlar sindirimi etkileyerek birtakım belirtileri ortaya çıkarırken kişide, bulantılara, kusmalara ve iştahsızlığa neden olabilmektedir.
Bunların dışında kişinin yaşayabileceği birtakım belirtiler vardır. Bunlar; uyku problemleri, morarmalar ve çürükler, ateş, ciltte döküntüler şeklindedir.
Bebeklerde Karaciğer Hastalıkları Belirtileri Nelerdir?
Bebeklerde bilirubin yükselmesi ile birlikte sarılık hastalığı sıklıkla yaşanmaktadır. Fakat bu durum hastalığa neden olmaz ve bebeklerdeki sarılığın geçici olarak bilinmesidir. Normalde 2 veya 3 günde gerileme gösteren bu hastalık bebeğin yeterli ölçüde anne sütü tüketmesi ile birlikte tamamen düzelmektedir. Bu durumun altında farklı bir sağlık sorunu olduğunda bilirubin oranı azalmaz ve sarılık durumu devam edebilir.
Uzun süren sarılık bu hastalığın belirtileri arasında bulunmaktadır. Bebeklerin göz ve cildinde sarı renk oluştuğunda, halsizlik ve emmeye karşı isteksizlik olduğunda, dışkılarındaki renk soluk olduğunda bu hastalık durumu ortaya çıkabileceği için bu sorunu yaşayan bebekler vakit kaybetmeden hastaneye götürülerek uzman doktor tarafından muayene edilmeli ve gerekli görülen tedavilerin uygulanması gerekmektedir.
Karaciğer Hastalıklarında Beslenme Nasıldır?
Yapısı gereği kendini yenileyebilen ve iyileştiren bir organdır. Çok fazla alkol tüketimi ve sağlıksız beslenmeler hücrelerin zarar görmesine neden olabilir. Bu organın desteklenmesine yönelik beslenilmesi ve alkol tüketiminin durdurulması ile birlikte iyileşmesi sağlanabilir.
Bu hastalıklarda tüketilmesi gereke besinler ve alınması gereken ve vitaminler şu şekildedir:
- C vitamini
- Magnezyum
- Enginar
- Kabak
- Brokoli
- Lahana
- Kereviz ve karnabahar
- Sarımsak ve soğan
- Üzüm, portakal, elma ve limon
Bunların yanı sıra tüketilmemesi gereken gıdalar da bulunmaktadır. Bu kişiler pekmez, sakatat gibi demir seviyesi yüksek gıdaları sıklıklar tüketmemelidir.
Vücuttaki birçok sistemi etkileyen bu organın sağlığına dikkat etmek önemlidir. Hızlı bir şekilde ilerleyebilen bu hastalıklara karşı bilinçli olmak ve sağlıklı beslenmek de hastalıkların ortaya çıkmasını önlemektedir.