Ağır depresyon, (majör depresif bozukluk) duygu durumumuzu, zihinsel ve fiziksel alanlarımızı olumsuz etkileyen, ciddi ve tedavisi mümkün olan bir hastalıktır. Ağır depresyon, halk arasında kullanılan depresif hali durumu ile bağdaşmayıp, bu ruh hallerinden her açıdan ve tamamen ayrışan bir hastalık türüdür. Ağır depresyon tedavi edilmediğinde kişinin yaşamını felç eder. Ağır depresyon, sürekli üzüntü halinde olmaya, yaşamdan keyif almamaya yol açar. Ağır depresyon, kişinin duygu durumunun sürekli olarak değişmesine neden olur. Bu hastalık dikkate alınmadığında fiziksel olarak da kişiyi olumsuz yönde etkiler. Depresyon geçiren bireyler, sosyal hayatlarında görevlerini yerine getirmekte zorlanırlar. Ağır depresyon (majör depresif bozukluk) tedavisi psikiyatri uzmanı tarafından yapılmaktadır. Kişinin depresyon durumuna göre uygulanacak tedaviye psikiyatri uzmanı karar verir
Ağır Depresyon Nedir?
Ağır depresyon (majör depresif bozukluk) yaşadığımız üzüntü, stres ve sıkıntıların ruh halimizi olumsuz yönde etkilemesi sonucu oluşan duygu durum bozukluğudur. Ağır depresyon, sürekli mutsuz olmaya ve haz veren durumlardan keyif almamaya sebep olur. Ağır depresyon geçiren kişilerde bazı fiziksel ve ruhsal değişimler gözlenebilir. Bu kişiler, çalışma ve sosyal hayatlarında görevlerini yerine getirmekte zorlanır. Hastalığın ortaya çıkmasını tetikleyen bazı etkenlerden bir diğeri ise beynin farklı bölgelerinde oluşan kimyasal dengesizliktir. Ağır depresyon, bireyleri olumsuz etkilese de tedavi edilebilen tıbbi bir hastalıktır.
Ağır Depresyon Nedenleri Nelerdir?
Ağır depresyon hastalığını tek bir nedene bağlamak çok sağlıklı değildir. Bireyin yaşadığı olumsuzluklar, psikolojik etkenler ağır depresyona neden olabilir. Ağır depresyon nedenleri; biyolojik, psiko-sosyal ve genetik olmak üzere üç grupta incelenebilir.
Biyolojik Nedenler: Beyinde norepinefrin, serotonin gibi hormonlar bulunur. Yapılan araştırmalara göre bu hormonların depresyon ile ilişkisi olduğu kanıtlanmıştır.
Psiko-Sosyal Nedenler: Gündelik yaşamda sürekli olarak stres altında olan kişilerin depresyon geçirmeye daha yatkın oldukları gözlemlenmiştir. Küçük yaşta geçirilen travmalar ilerleyen yaşlarda depresyona girme olasılığını yükseltir. Yine küçük yaşlarda ihtiyaç duyulan sevilme, ait olma, güven duyma, kabul görme gibi duyguların karşılanamaması, ileriki yaşlarda depresyona girmeye zemin hazırlayan durumlardır.
Genetik Nedenler: Ağır depresyon hastalarının birinci derece yakınlarında da depresyon sıklıkla görülür. Bunun nedeni ise depresyon geçiren bireylerin sorunlarını yakınlarına yansıtmasıdır.
Ağır Depresyon Belirtileri Nelerdir?
Ağır depresyon, ilk olarak, fiziksel, psikolojik ve zihinsel belirtilerle ortaya çıkar. Hayattan keyif almamak, rutin işleri yerine getirememek, hastalığın en belirgin özelliklerindendir. Ağır depresyon belirtilerine örnek olarak, aşağıdaki durumları sıralayabiliriz.
- Birey kendini mutsuz ve huzursuz hisseder. Suçluluk, değersizlik hissi görülür.
- Günlük yaşamda her alanda ilgisizlik başlar.
- Kişiler gün boyu, özellikle de uyandıkları zaman depresif bir ruh hali içine girer.
- İleri düzeyde isteksizlik ve halsizlik yaşaması nedeniyle günlük işlerini aksatır.
- Birey yaşamdan zevk alamaz hale gelir.
- Kişi kendini motive etmekte zorlanır. Bundan dolayı gelecekle ilgili hedefler belirlemede ve uygulamada odaklanma sıkıntısı yaşar.
- Yeme içme bozukluğuna bağlı olarak kilo kaybı görülür. Kişi fazla yeme eğilimindeyse kilo alma yaşanır.
- Zihinde bulanıklık, dikkat eksikliği ve panik atak durumları fazlalaşır.
- İçsel sıkıntılar, kaygı bozuklukları ve gerginlik hisleri ortaya çıkabilir. Ağlama nöbetleri olabilir. Bazı hastalar ise ağlayamamaktan şikâyetçidir.
- Aşırı uyuma isteği ve sabahları uyanmada zorlanma çok sık yaşanır. Uykusuzluk ve uykuya geçmede sıkıntı yaşanabilir.
- Bireyin kendisine ve çevresine güveni azalır. Kendini yalnız hissedebilir.
- Kişi sosyal çevresinden uzaklaşmaya başlar.
- Motivasyonu düşer, enerjisi azalır, kişi çok hızlı yorulur.
- Ağır depresyonla beraber kişide mide ve bağırsak sorunları yaşanır.
- Kişi sürekli olarak geçmişte yaşamaya başlar.
- Cinsel isteksizlik oluşur.
- Ağır depresyon geçiren birey kendine zarar verebilir.
- Ölümü ya da intiharı düşünme durumları sıklaşır.
Ağır depresyon çocukluk döneminden yaşlılığa kadar her yaşta meydana gelebilir. Kadınlarda görülme oranı daha yaygındır. Bir kez depresyon geçiren kişiler ilerleyen yaşlarında depresyona tekrar yakalanabilirler.
Ağır Depresyon Tanısı Nasıl Konur?
Kişiye ağır depresyon tanısı konulabilmesi için öncelikle bir uzman tarafından değerlendirilmesi gerekir.
Aşağıda belirtilen maddelerin en az 5 tanesinin kişide bulunması ve en az 15 gün süre ile gün boyu gerçekleşmesi gerekmektedir.
- Depresif duygu durum bozukluğu
- Keyif almama, ilgisizliğin başlaması- isteğin azalması
- Yeme içmenin azalması ya da artması
- Uyku eksikliği veya çok uyuma isteği
- Düşüncenin ve fiziksel aktivitelerin yavaşlaması
- Enerji eksikliği, bitkinlik
- Değersizlik ve suçluluk hissi
- İşlev kaybı ve intihar eğilimi meydana gelir.
- Farklı ruhsal hastalıkla anlatılmaz.
- Kişi manik ya da hipomanik nöbet geçirmez.
Ağır Depresyon Tedavisi Nasıldır?
Ağır depresyon, (majör depresif bozukluk) bir uzman tarafından destek almadan tedavi edilebilen bir hastalık değildir. Bu hastalığın belirtilerini kontrol altında tutmak için uzman tarafından kişiye antidepresan ilaçlar önerilir. Kişinin duygu durumunu gözlemlemek için psikoterapi yada konuşma terapisi de tavsiye edilebilir. Bunun yanında hipnoz yöntemi de bu uygulamalara ek olarak depresyon tedavisi yöntemleri olarak kullanılabilir.
Bazen antidepresanlara ek olarak bazı ilaçlar, hastalığın tedavi edilmesinde daha etkin olabilir. Klinik depresyon için başka tedavi yöntemleri de mevcuttur. Elektrokonvülsif terapi (ECT) , ilaçlar etkisini göstermediğinde ya da belirtiler önemli olduğunda kullanılabilir. Düzenli olarak kullanılan antidepresanlar, etkisini 2-3 hafta sonra göstermeye başlar.
Ağır depresyon tedavisinde etkili olan yöntemlerden bir diğeri ise kişinin beslenmesine dikkat etmesidir. Beslenmenin yanında spor yapmak bireyi zinde tutar ve ruh halini olumlu yönde etkiler. Birey stresini bilinçli olarak yönetmeye çalışıp, sosyal ilişkilerini devam ettirirse sağlığına daha hızlı kavuşur. Bireyler profesyonel tedaviye ek olarak, bu kişisel bakım yöntemlerini kullanarak kendisine yardımcı olabilir.